KAN DAVASINDAN KAÇTILAR, SEFALETLE KUCAKLAŞTILAR!

Çok değil bundan henüz aylar öncesine kadar Van’ın Erciş İlçesi’ne bağlı Bucakönü köyünün sakinleriydi Yıldırım Ailesi. 15 haneli köyde 700 dönümlük topraklar üzerinde hayvancılık ve tarımla uğraşarak geçimini sağlayan Halkani Aşiretine bağlı Yıldırım Ailesi’nin 129 üyesi, şimdi Denizli’nin Aşağışamlı Beldesi’nde sonlanan zorunlu göçün ardından 7 göz odalı evde yaşam savaşı veriyor.

HER ODA 20 KİŞİ
Camları naylon kaplı bu evde bulunan 7 göz odadan biri mutfak olarak kullanıyor. Geri kalan 16 oda başına ise 20 kişi düşüyor. Tuvaletin aynı zamanda banyo olarak kullanıldığı evde, tuvalete girmek, banyo yapmak ve hatta yemek yemek için bile sırada bekleniyor.

ZORUNLU GÖÇ ETTİLER
Çoğu kadın ve henüz ilkokul çağında 42 çocuğun aralarında bulunduğu Yıldırım Ailesi’nin 129 ferdini göçe zorlayan ise kan davası… Bir kaza kurşunu sonrası Memani Aşireti’nin Lideri Nedim Dursun’un ölmesi nedeniyle başlayan kan davasının daha büyük sonuçlara yol açmaması için Halkani Aşireti’nin diğer üyeleri tarafından göçe zorlanan aile, Dersim Olayları’nın ardından Van’dan göçüp Denizli’ye yerleşen CHP Denizli Milletvekili Ali Rıza Ertemür’ün kardeşi Adnan Ertemür ailesinin mevsimlik işçiler için yaptırdığı ahırdan bozma kerpiç eve yerleşti.

İŞ BULAMIYORLAR
Yıldırım ailesinin içine düştüğü ekonomik durum ise içler acısı. Evin erkeklerinin hepsi işsiz. İddialarına göre iş bulmak için çaldıkları kapılar yüzlerine kapanmış. Evin sadece üç kadını bir tekstil firmasında çalışıyor. Tüm yük bu üç kadının üzerinde. Ancak alınan asgari ücretli aylıklar 129 kişinin karnını doyurmaya yetmiyor.

YAKINDA EVSİZ DE KALACAKLAR
Ertemür Ailesi’nin kendilerine tahsis ettiği bu kerpiç ev, aslında mevsimlik işçiler için yapılmış. Bu nedenle kısa süre içinde ailenin bu evi boşaltması gerekiyor. Keza önümüzdeki aydan itibaren Ertemür Ailesi’ne bağlı tarım arazilerinde ekim ve bakım çalışmaları başlayacak. Bunun için Çukurova Bölgesi’nden beldeye mevsimlik işçiler gelecek.

ŞİMDİ TÖREYE LANET OKUYORLAR
Ali Yıldırım, töreye ve kan davasına ateş püskürürken, “Bunlar geçen yıl kaza kurşunuyla başladı. Bizim ailemizin bir tek sabıkası bile yok. Ancak Van’da aşiretlerin sözü geçiyor. Böyle bir olay yaşanınca bize gelip, ‘Ya gidin ya katliam yaparız’ dediler. Biz de Jandarma ile de konuşup Denizli’ye geldik. Burada Aşağışamlı’ya yerleştik. Burada CHP’li vekilin kardeşi Adnan Ertemur bize yardımcı oldu. Ancak o da mevsim işçileri geldiği zaman çıkartırım dedi. O da haklı. Biz iş bulamıyoruz. Bazen çöplerden kağıt toplayarak yaşamımızı idam ettiriyoruz. Sadece Valilik bize aylık sosyal yardımlaşma derneğinden 300 TL maaş bağladı. Aşağışamlı’daki Jandarma bize yiyecek getirmese tamamen aç kalacaktık. Perişan haldeyiz. Çocuklarımızın ve bizim yaşadığımız yeri görüyorsunuz. Ama elimiz kolumuz bağlı. Bu kadar nüfusla bir şey yapamayız” dedi.

Çocuklar ise, okumak istediklerini, sağlıklı bir kişi olmak istediklerini ifade ederek, “Biz de diğer çocuklar gibi sağlıklı bir ortamda kalıp, eğitim görmek istiyoruz” dediler. Güzel Yıldırım ise ne yapacaklarını şaşırdıklarını söyleyerek, “Bizim çocuklarımız bizden değerli. Onların karnını zor doyuruyoruz. Belki sabah kahvaltısında bir parça ekmek ile birer zeytin düşüyor herkese, o da sıra gelirse. Elbise alacak zaten paramız yok. Çok perişanız. Yardım elinin uzanmasını istiyoruz. Ne olur bize yardım edin” diye konuştu.