REKLAMI GEÇ

“EĞİTİMDE SORUNLAR BİTMEK BİLMİYOR”

“EĞİTİMDE SORUNLAR BİTMEK BİLMİYOR”

Eğitim-İş Denizli Şube Başkanı Kandemir, 2010-2011 Eğitim-Öğretim Yılı’nı değerlendirdiği açıklamasında, “2010-2011 Eğitim Öğretim Yılı’nın tatil zili çaldı. Ancak ne yazık ki geçtiğimiz bu dönemde, eğitimin sorunlarına çare bulmak şöyle dursun, var olanların sayısı daha da artmıştır” dedi.

/ DENİZLİHABER / 29 Ocak 2011 Cumartesi, 17:01

Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş) Denizli Şube Başkanı Osman Kandemir, 2010-2011 Eğitim-Öğretim Yılı’nı değerlendirdi. Eğitime ayrılan bütçenin yetersiz olduğunu ifade eden Kandemir, “Hükümetin, 2011 yılı bütçesinde Milli Eğitim Bakanlığı’na ayırdığı pay, 34 milyar 112 milyon TL’dir ve kaliteli eğitim hedefini gerçekleştirmekten çok uzaktır” dedi.

Türkiye’de okullaşma oranının yetersiz olduğunu dile getiren Kandemir, öğretmen ve derslik açığının da artarak devam ettiğini bildirdi. Öğretmen atamalarındaki ve maaşlarındaki yetersizliğe de dikkat çeken Kandemir, dershane sektörünün devlet eli ile büyütülmesinin, okullardaki eğitim öğretimin kalitesini düşürdüğünü söyledi.

Kandemir, “Milli Eğitim Bakanlığı, şimdi de dershanelerin önüne geçebilmek için onları özel okullara dönüştürmek gibi garip bir projeye imza atmaya hazırlanmaktadır. Bakanlık, hem de arsa tahsisi ve vergi muafiyeti gibi bazı kolaylıklar tanınacağını da ilan etmektedir. Yani Milli Eğitim Bakanlığı, kendi okullarını güçlendireceği yerde, devlet parasıyla dershaneleri özel okul yapmaya soyunmuştur. Bugün ortaöğretimdeki uygulamalara baktığımızda tamamen bir kafa karışıklığı yarattığını görüyoruz. Meslek okullarının özel sektöre (işverenlere) devredilmesi, genel liselerin Anadolu liselerine dönüştürülmesi projeleri ile eğitim sistemi deneme tahtası haline getirilmekte, bu durum gerek öğrencilerin tercihlerinde gerekse okulların ve idarecilerin gerekli düzeni sağlaması ve sistemi uygulanır hale getirmesi konusunda çeşitli sorunlara neden olacaktır. Gerekli fiziki ve sosyal koşullar sağlanmadan bu tür yapılandırmalara ve değişikliklere gitmek eğitimin akışını ve sürekliliğini sekteye uğratma riski yaratmaktadır” diye konuştu.

Kandemir, devletin dağıttığı kitapların içerik yönünden yetersiz olduğunu, öğrencilerin barınma sorunlarına hala tam anlamıyla çözüm bulunamadığını belirterek, Milli Eğitim Bakanlığı’ndaki gerici kadrolaşmaya dikkat çekti. Kandemir, “Milli Eğitim Bakanlığı her geçen gün yenilerini bünyesine kattığı gerici kadrolarıyla, liyakate ters düşen işlere imza atmaya devam ediyor. Rektör ve dekan atamalarındaki usulsüzlükler, AKP yandaşlarına peşkeş çekilen kadrolar, KPSS’deki skandalın ardından tüm merkezi sınavlarda da ortaya çıkan cemaat eksenli kopya çeteleri; işte tüm bu yolsuzluklar Türkiye’nin en büyük kurumlarından birisi olan Milli Eğitim Bakanlığı’nın tüm kurumsallığını ortadan kaldırmıştır. SBS’ninuygulamada hezimete uğramasının ardından kaldırılması, zaten sınavlarla deneme tahtasına dönen eğitim sistemini iyice güvenilmez hale getirmiş, öğrencileri ve velileri tamamen belirsizlik içinde bırakmıştır.Bilgisiz ve beceriksiz kadrolar, sırf hükümet yanlısı olduğu için yönetici pozisyonuna getirilmektedir. ‘Bizden olanlar ve olmayanlar’ ayrımı keskinleşmiş, gerici kadrolar liyakate uygun olmayan bir şekilde önemli görevlere gelmektedir. Bu uygulamalarla ilgili olarak yandaş sendika, ülke genelinde atama dairesi gibi çalışmaktadır.Sınav görevlendirmeleri adil olmalı, sırayla herkese görev verilmelidir. Ödüllendirme ve sicil raporları nesnel ölçütlere göre yapılmalıdır. Eğitim fakültelerinde idareci yetiştiren bölümler açılmalı ve eğitim kurumlarına buradan mezun olan kişiler atanmalıdır.2010-2011 eğitim-öğretim yılının ikinci döneminde sorunlara akılcı ve kalıcı çözümlerin üretildiği bir yıl olması dileklerimizle, öğrencilerimize, öğretmenlerimize, velilerimize ve tüm eğitim çalışanlarımıza başarılı bir eğitim-öğretim dönemi diliyorum” diye konuştu.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı