Devlete güvendik yatırım yaptık

Denizli Uğur Dershanesi Kurucu Temsilcisi Mustafa Kemal Arslan, son dönemin en çok tartışılan konusu olan dershanelerin kapatılma ile ilgili denizlihaber.com’un sorularını yanıtladı. Arslan, konuyu hem eğitimci, hem de bu sektöre umut bağlayan bir yatırımcı olarak değerlendirdi. İşte Arslan’ın gündemin en önemli konusuna getirdiği yorumlar….

Büşra Kuru: Dershanelerin kapanması ülke gündeminde… Düşüncelerinizden önce duygularınızı sormak istiyorum.

Mustafa Kemal Arslan: Bir doktora hastahaneni kapatıyoruz,bir esnafa dükkanını kapatıyoruz,bir gazeteciye gazeteleri kapatıyoruz dendiğinde ve bunu diyen de devlet olduğunda sizler ve diğerleri ne hissediyorsa ben de benzer duygular hissediyorum.

” OTORİTEYE GÜVENİMİZ SARSILDI”

Büşra Kuru: Mevcut durumda ne yapmayı düşünüyorsunuz?

Mustafa Kemal Arslan: Ben bu kurumu devletin yasa ve yönetmeliklerine güvenerek kurup çok ciddi yatırım yaptım, çalışan arkadaşlarımım bu kuruma, bana ve dolayısıyla devletin gücüne güvenerek geleceğini dershane öğretmeni ve çalışanı olarak biçimlendirdi;şimdi aynı devlet bunu kapatacağız,dönüştüreceğiz gibi inanılmaz bir söylem içinde.Benim ve arkadaşlarımın geleceğe ve otoritelere güveni ciddi biçimde sarsıldı.Bu duyguların ve düşüncelerin yanında başka görüşlerin çok da anlamlı olduğunu düşünmüyorum, zira Türkiye’de yüzbinlerce dershane çalışanı,dershaneyle bağlantılı çalışanın duyguları alt üst olmuş durumda.İnsanların elinden ekmeğini almak,geleceğe dönük umutlarını yıkmak kimsenin hakkı olmasa gerek.

 “KAPATMAK SORUNU ÇÖZMEZ”

Büşra Kuru: Sizce dershaneleri kapatmak eğitimin sorunlarını çözecek bir yol mu?

Mustafa Kemal Arslan: Bu soruyu sorduğunuz hiç kimseden evet yanıtı alamazsınız. En özet anlatımıyla eğer dershaneler on yıllarca önce bir sorunu çözmek için ortaya çıkmış,kurulmuşsa siz o sorunu başka yolla çözemediğiniz sürece, o sorunu çözmek için dershane kapatmak biraz komik olmaz mı? Peki sınavlar varsa,seçme varsa,hem de milyonların içinden birkaç yüzbin kişi seçilecekse adı ne olursa olsun dershaneler olacaktır.

Peki daha iyi olmak için tekvando dersi almak,daha iyi konuşmak için diksiyon dersi almak,farklı hissetmek için müzik dersi almak mümkün olacak ama daha iyi matematik,fizik,tarih anlamak için ders almak yasak olacak! Bu anlaşılması olanaksız bir durumdur.

” ÖZEL OKULA DÖNÜŞME MÜMKÜN DEĞİL”

Büşra Kuru: Dershanelerin özel okula dönüşmesi sizce mümkün mü?

Mustafa Kemal Arslan: Bu durumun bu soru etrafında tartışılmasını şahsen ben çok anlamsız ve hatta yanıltıcı buluyorum;şöyle ki:bu ülkede özel okul açmanın önünde,özel okul açmak için teşvik sağlamanın önünde engel var mı?Hayır yok, o halde istenildiği kadar özel okul açılabilir ve de açılıyor zaten.Özel okul açılması için teşvik veriliyor zaten.Peki dershaneleri niçin kapatıyoruz o zaman?

Hali hazırda dershaneler teşvik almadan,özel ayrıcalıklar görmeden açılıyor,iyi işletiliyor ve de öğrenciler bu kurumlara gönüllü olarak geliyorsa,üstelik doluluk oranları özel okulların çok üstündeyse dershaneleri kapatmanın mantığı nasıl açıklanır bilemiyorum.

İZMİR’DEKİ TOPLANTI 

Büşra Kuru: İzmir’de bakanlığın bir toplantısı vardı katıldınız mı bu toplantıya?

Mustafa Kemal Arslan: Bu toplantıya iki arkadaş gittik,bir arkadaşım dışarıda protesto eden arkadaşlarlaydı,ben de özellikle üç soruiyu yöneltmek için toplantı salonuna girdim,sorularımı yöneltip salondan ve izmir’den ayrıldım.Sorularım şunlardı: 1-Biz devlete güvenip dershane açtık ama şimdi kapatıyoruz diyorsunuz;biz size yine güvenip nasıl özel okul açabiliriz? 2-Dershaneler yasalarla kurulmuş,vergi,ssk primi ödeyen kurumlarken ve tümüyle kaçak etüt merkezleri,özel ders büroları herkesin gözü önünde dershanelerle haksız rekabet ediyorken siz bunları engellemek için ne yaptınız?Yarın özel okul olanların haklarını nasıl koruyacaksınız? 3-Dershanelere özel olduğu için sahip çıkmayan ve onlara üvey evlat yapan devlet kurumları yarın özel okullara ne yapacak?

Büşra Kuru: Denizli’de dershane sahipleri bir araya gelip kapatmaya karşı duruyor. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Mustafa Kemal Arslan: Öncelikle dershanelere sahip çıkması gerekenler,dershaneciler,öğretmenler değil,halktır;çünkü yarın özel okula gidemeyecek,bunun parasını karşılayamayacak ve üniversite giriş sınavlarında mağdur olacak yüzbinlerdir bahsettiğim bu halk,bunların anası,babası,kardeşidir.Şimdi 2.000-3.000 liraya çok kaliteli dershanelerde sınavlara hazırlanan dar gelirli yarın ne yapacak?

Öte yandan gerek dershanemin gerek benim duruş ve düşüncem bellidir. Bu duruş duruma göre eğilip bükülen,duruma göre birilerinin peşinden ayrılıp birilerinin peşine takılmaz.Bu duruş dün de dershane kapatılmasının karşısındaydı,bugün de karşısında. Ve yine dün üyelerini yanıltıp yüzlerine bakamadığı için başkanlıktan istifa etmek zorunda kalanların başkanlığını üstlendiği bir oluşumda bulunmayı ilkesizlik olarak algıladığım için de bir takım oluşumlarda bulunmuyorum.Ancak her platformda,her zaman ve mekanda dershanelerin kapatılmasının ciddi bir yanlış,önemli bir haksızlık olduğunu savunmaya da devam edeceğim.