Buldan Çarşı Camii’da özenle korunan ahşaplar

Buldan’da 17’nci yüzyıldan kalan Çarşı Camii, taş duvarları ve iç mekanda özenle korunan ahşap işleriyle dikkat çekiyor. Minberinden tavan işlemesine, ahşap sütunlar altındaki mermer kesmelerden ahşap kapısına kadar birçok özelliği korunan camide, restorasyon sırasında kullanılan Kütahya çinileri de özenle seçilmiş.

Buldan… El dokumalarıyla ünlü tekstil diyarı, aynı zamanda çok sayıda tescilli yapısıyla da kültürel bir mirasın izlerini taşıyor. Birbiri ardına restorasyonu yapılan Buldan Evleri, ilçeye eski dokusunu yeniden kazandırırken, asırlık dini mabetler de özenle korunuyor.

Çarşı Camii, Aşyağı Düzalan Camii, Abbas Camii, Yenimahalle Camii, Şükür Camii, Güroluk Camii, Yalçınkaya Camii, Yalçınkaya Camii ve Karşıyaka Camii, ilçede tescillenerek koruma altına alınan dini yapılar.

Bugün size tanıtacağımız ibadethane Çarşı Camii… Yapı 17’nci yüzyılda inşa edilmiş. Kim tarafından yapıldığı, kimin yaptırdığı bilinmiyor. Kare şeklindeki yapının tamamı taş malzeme kullanılarak inşa edilmiş.

İmam Ömer Uykun, görev yaptığı Çarşı Camii ile ilgili bilgi verirken, “Bu camide birçok malzeme orijinal. İlk günkü gibi korunarak günümüze ulaşmış” ifadesini kullandı. Uykun’un anlatımına göre, giriş kapısı caminin ilk yapıldığı dönemden.

Camideki orijinalliği korunan bir başka bölüm minber. Ahşaptan yapılan minberdeki oymalar, sanatın tüm güzelliğini yansıtıyor. Minberde kullanılan diğer ahşapların dizaynı ve renk seçimleri de bu bölümü en gözde yapan özelliklerden.

Haberin DevamıReklam

Pencereler de ilk yapıldığı haliyle korunmuş. Güney cephesinde 12 pencere yer alıyor. Dikdörtgen biçimli pencerelerin alt sırasındakiler büyük, üst bölümündekiler küçük olarak yerleştirilmiş. Doğu ve kuzey cephelerinde ise sekizer pencere bulunuyor. Caddeye bakan batı bölümünde ise hiç pencereye yer verilmemiş.

Harimde iki katkı mahfil bulunuyor. Mahfili, 8 ahşap sütun taşıyor. Üst katta da 8 ahşap sütun var. Bunların bağlantılarını ise kemerler sağlıyor. Ahşap kullanılan mahfilin orijinalliğinin korunduğu, mahfili taşıyan ahşap sütunların altına yerleştirilen mermer blokların da yapının orijinal parçalarından olduğu ifade ediliyor.

Çatısı kiremitle kaplı olan çatının tavanı düz ahşapla kaplı. Ancak tavanın ortasına yerleştirilen ve orijinal olduğu belirtilen ahşap işleme, çok özel bir parça olduğunu hemen hissettiriyor.

2007’de restorasyonu yapılan Çarşı Camii’nde, orijinalliği günümüze taşınamayan ender bölümlerden birisi mihrap. Yenilenen muhrap, Kütahya işi çinilerle kaplanmış.

SAKAL-I ŞERİF BULUNUYOR
Çarşı Camii’nin bir başka farkı da “Sakal-ı Şerifi”nin bulunması. Anlatılanlara göre, hacca giden Buldanlı, tesadüfen Suudi Kralı ile karşılaşır. Kral, sohbetinden hoşlandığı Buldanlıya Hz. Peygamber’in sakalını hediye eder. Hacdan dönen Buldanlı, Sakal-ı Şerifi hangi camiye vereceği konusunda kararsızdır. Bunun üzerine birisi “Devenin üzerine koyalım, nerede durursa o camiye verelim” önerisinde bulunur. Bu öneri kabul görür. Sakal-ı Şerifi taşıyan deve gelip Çarşı Camii’nin önünde durur. Böylece Sakal-ı Şerif o gün bugündür bu camide bulunuyor. Kilitli bir kasada tutulan Sakal-ı Şerif, sadece Ramazan ayında idrak edilen Kadir Gecesi’nde ziyarete açılıyor.

Cami 17. yy’da inşa edilmiştir. Taş malzeme ile inşa edilen yapı, düz ahşap tavanla kaplı ve kırma çatı ile örtülüdür. Yapı, hemen yanında yer alan tescilli han ile birlikte Buldan eski çarşı dokusu hakkında önemli bir belge niteliği taşımaktadır.