REKLAMI GEÇ

HEDEFTEKİ ADAM CİHANER LİNÇ GİRİŞİMİNE KARŞI HUKUK MÜCADELESİ BAŞLATTI!

HEDEFTEKİ ADAM CİHANER LİNÇ GİRİŞİMİNE KARŞI HUKUK MÜCADELESİ BAŞLATTI!

CHP Denizli Milletvekili Adayı İlhan Cihaner, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı dinlettiği yönündeki iddialarla ilgili olarak, “Başbakan’ı dinlemek gibi, artık hezeyanı, iftira kavramını bile aşan birtakım suçlamalarla karşı karşıya kalıyoruz” dedi ve ekledi; “Artık konuyu yargıya taşıyorum.”

/ DENİZLİHABER / 25 Mayıs 2011 Çarşamba, 16:09

CHP’li Cihaner, AKP Gaziantep Milletvekili Adayı Şamil Tayyar tarafından Denizli’de düzenlenen bir etkinlikte dile getirilen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı dinlettiği yönündeki iddialara yanıt verdi.

“PANİK GÖSTERGESİ”
Bu konunun daha önce de konuşulduğunu, gündeme gelen iddiaların tamamının adalet müfettişlerince incelendiğini ifade eden Cihaner, “Bunun tekrar tekrar gündeme getirilmesi, ancak seçimdeki bir paniğin göstergesi olabilir” diye konuştu. Cihaner, “İstanbul’da görülen davada bir gizli tanık ile Denizli’de bulunan bir milletvekili adayı gazetecinin aynı saatte, aynı şeyi söylemelerinin de çok ilginç” olduğunu ifade etti.

“GEREĞİNİ YAPARLARDI”
İsminin sürekli olarak hiç ilgisinin olmadığı davalarla ilişkilendirilmeye çalışıldığını savunan Cihaner, şunları söyledi: “Bu iddialar daha önce de gündeme getirilmişti ve bu iddiaların tamamı benim hakkımdaki incelemeyi yapan Adalet müfettişlerince ya da işte soruşturmayı yapan mercilerle zaten incelenmişti. Yani bunun tekrar tekrar gündeme getirilmesi ancak seçimdeki bir paniğin göstergesi olabilir. Daha önce de benim hiç ilgim olmayan Kafes eylem planının sanığı olduğum iddia edilmişti. Hiç ilgim olmayan davalarla ilişkilendiriyorum. Başbakan’ı dinlemek gibi iddialarla ilişkilendiriliyorum. Artık hezeyanı ve iftira kavramını aşan suçlamalarla karşı karşıya kalıyoruz.Bakın arkadaşlar ben yaklaşık 2 yıl boyunca hukuk dışı bir şekilde dinlendim. Takip edildim. Halen de takip ediliyorum ve bu kayıtlar siyasi iktidarın elinde. Benim bire bir ne yaptığımı biliyor bu arkadaşlar. Eğer benim Başbakan’ı dinlemem söz konusu olsaydı, herhalde şimdiye kadar bunu yasal yollarla hallederlerdi”

“SİYASET DİBE VURDU”
Siyasetin dibe vurduğunu da savunan İlhan Cihaner, “Şu anda siyaset gerçekten dibe vurmuş durumda. Siyasi iktidar ilk olarak seçim barajlarının arkasına sığındı. Bu yetmedi, bir siyasi partinin seçime girmesi engellendi, bir siyasi parti seçim barajı nedeniyle bağımsız girmek zorunda kaldı. O da yetmedi, bir siyasi partinin yönetim kadrosunu tabiri caizse kurma kadrosunu hukuk dışı yöntemlerle devre dışı bırakan bir komplonun arkasına sığındı. Yani bu seçimler sonucunda AKP nasıl ben bu seçimde aldığım oyu programımla iddialarıyla siyaseten aldım diyecek. Bu şuna benziyor, karşındaki rakibinin elini kolunu gözünü kulağını bağlayıp onunla kavga etmeye benziyor. Ve maalesef siyasi rakiplerimiz de Denizli’deki ve ülke genelindeki paniğin vermiş olduğu kızgınlıkla eski defterleri karıştırıyorlar. Hukuken incelenmiş iddiaları karıştırıyorlar. Denizli’de de herhalde güçleri yetmediği için ithal bir takım iftira atan kişileri getiriyorlar. Hezeyanları getiriyorlar. Aslında bunlar çok ciddiye alınacak şeyler değil” diye konuştu.

“BAŞBAKANIN TEHDİT VE ŞANTAJA MARUZ KALMADIĞINI NEREDEN BİLECEĞİM”
Yasa dışı telefon dinlemelerinin Türkiye’de büyük bir tehdit unsuru oluşturduğunu, bu sorunun çözülmesi gerektiğini de ifade eden Cihaner, şöyle devam etti: “Birtakım konuşma kayıtlarının sırada bekletildiği söyleniyor. Benim de konuşma kayıtlarımın bekletildiği söyleniyor. Herkesin bunun üzerine gitmesi gerekir. Çünkü, bu tehdidin ve şantajın kimleri baskısı altına aldığını bilemeyiz. Başbakanın da bu tehdit ve şantaja maruz kalmadığını nereden bileceğim. Başbakanın dış politikada çok önemli zikzakları oldu. Hatırlayın füze kalkanına keskin bir karşı çıkış vardı, daha sonra izin verildi. NATO’nun Libya’da nesi var denildi, ardından sonra gemi gönderdik. İşte buna benzer keskin anlaşılamayan keskin dönüşler oldu. Ben nereden bileceğim Başbakanın da önüne konulan bir kasetten dolayı böyle bir dönüş yaptığını ya da yapmadığını” açıklamasını yaptı.

“YOK ÖYLE BİR ŞEY”
Gizli tanık Efe ile görüştüklerine ilişkin sorulan soruya da cevap veren İlhan Cihaner, “Hayır yok öyle bir şey. Bakın ben şimdi hakkımda telefonlarım aylarca dinlendi. Biliyorsunuz bu daha önceden basına yansımıştı. Samimi olduğum biriyle sanırım bir iki kere görüşmelerim kaydedilmiş olması lazım dimi. Ya da telefon ayrıntılarımın dökümü var. Herhalde samimi olduğum biriyle bir kaç kere görüşmüş olmam gerekirdi. Gizli tanık siyasetten dolayı öne sürüldü. İktidarın gidişi belli. Dikkat ediyorsanız CHP’nin projelerini toplumun önüne sunduğu geleceği tartışmak yerine ya abuk sabuk projeler ile gündem saptırılıyor ya da siyaset bu İstanbul’daki dava ekseninde tartışılmaya çalışılıyor. Oysaki davalar mahkemelerde görülür mahkeme orada. Burada siyasi bir iddia ile ortaya çıkılmalı. Onun söylenmesi lazım. Yani kalkıp Cumhuriyetin kurucularına hakaret ederek, bir genel başkanın inancını kitlelere yuhalatarak, yuhalatacak kadar panik içerisinde olan siyasi iktidar tüm kozlarını kullanıyor. Öyle anlaşılıyor” dedi.

“DAVA AÇACAĞIM”
Şamil Tayyar hakkında dava açacağını da söyleyen İlhan Cihaner, “Ancak bu tekrar edince, hele hele yok 69 kişi tutuklandı 16 ilde bu kadar insan göz altına alındı gibi iftirayı da aşan dezenformasyon olan, bir merkezden yönetildiği anlaşılan bir kurgunun sözcüsü haline gelince siyasi rakiplerimiz artık yasal yollara başvuracağız. Bugün muhtemeldir ki avukat arkadaşlarım yetiştirebilirlerse hem hukuk hem de ceza davası konusunda adımlar atacaklar.Getirilmesi çok açık siyasidir Şamil Tayyar’ın ta Antep’ten buraya gelip aynı tezleri ileri sürmesinin gerekçesi çok açık. Sizde gidip bakın Erzurum iddianamesinde kaç kişi tutuklanmış kaç ilde arama yapılmış. Ama Şamil Tayyar’ın iddiasına göre 10 ilde arama yapılmış. 69 kişiyi tutuklatmışım. 69 rakamına nasıl ulaştı onu da bilemiyorum ama orada 10 veya 9 kişi tutukluydu. Bu kadar göz göre göre yalan söylenmesinin gerekçesi bence siyasi geri düşüşün bir çalışması. Biz sadece AKP’nin siyasi açıklamalarıyla mücadele etmiyoruz AKP’den nemalanan holdinglerin sahipleriyle, kontrolündeki medyayla o medyanın yarattığı dezenformasyonla mücadele ediyoruz” diye konuştu.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı