Gürbüz iddialı

Demokrat Parti Denizli Belediye Başkan Adayı Mustafa Gürbüz, seçim çalışmalarını dün de tekstil sanayi kuruluşlarında sürdürdü. Gürbüz, işletme sahipleri ve işçilerle görüşmeler yaparak projeleri hakkında bilgiler verdi. Çalışmalarında özellikle vatandaşlarla iç içe olmayı tercih eden Gürbüz, seçildiği takdirde yapacağı çalışmalarda, Denizli insanıyla el ele, gönül gönüle olacağının da sinyallerini veriyor.

DP Belediye Başkan Adayı Mustafa Gürbüz, dün de Organize Sanayi Bölgesi’nde hemşehrileriyle buluştu. Aslı Tekstil, Meko Tekstil, Asil Nakış ve Dok-San Dokuma firmalarında projelerini anlatan Gürbüz, ziyaretleri sırasında yaptığı konuşmalarda, seçmenlerine sıcak mesajlar verdi.

Asil Nakış A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı ve Denizli Sanayi Odası Eski Meclis Başkanı Süleyman İlgeri, ziyaret sırasında yaptığı konuşmada, Mustafa Gürbüz ve ekibine çok güvendiğini ve önemli işler başaracaklarına duyduğu inancın tam olduğunu söyledi. İlgeri, “15 yıldır biz de siyasetin içindeyiz ama böyle bir birliktelik görmedim” dedi.

29 Mart 2009’da yapılacak yerel seçimlerin, Denizli’nin ve ülkenin kaderinin belirlenmesinde çok önemli rol oynayacağının altını bir kez daha çizen Gürbüz, hedeflerinin; mimarisiyle barışık, mutlu ve huzurlu insanların yaşadığı yeşil bir Denizli meydana getirmek olduğu iddiasını burada da vurguladı.

Yerel seçimlerde seçmenlerin, ya taraf, ya da hayat seçeceğini belirten Gürbüz, “Bu seçimlerde iki alternatifiniz var: Ya tarafınızı, ya da hayatınızı seçeceksiniz. Taraf seçerseniz; Denizli ve Türkiye hızla kan kaybetmeye, fakirleşmeye devam edecek. Hayat seçerseniz; Türkiye ve Denizli hızla normalleşecek. Karar sizlerin.” dedi. Ayrıca seçim yarışının kendileri ile mevcut belediye başkanı arasında geçeceğini söyleyen Mustafa Gürbüz, diğer adaylara şans tanımadıklarını da ifade etti. Gürbüz, geziler sırasında karşılaştıkları ilgi ve teveccühten büyük mutluluk duyduğunu kaydederek, “Hayatımızın hiçbir döneminde insanımıza tepeden bakan bir anlayışa sahip olmadık. Çünkü siz bizsiniz, biz de siziz. Etle tırnak ayrılır mı?” dedi.

DP Adayı Mustafa Gürbüz, insanların evlerinde ekmek bekleyen çocukları varken kısır siyasi çekişmelerle ilgilenecek durumda olmadıklarını söyledi. İş, aş, ekmek ve gelecek kaygısı gütmeyen, merkezine insanı almayan bir siyasi anlayışın iflas ettiğini vurgulayan Gürbüz, “Kısır çekişmeler içinde, benim işçimin, çiftçimin, memurumun, esnafımın, emeklimin derdini soran yok. Ama benim vatandaşım bilinçlidir. Adaylara, projelerine bakacak ve bu şehri kimin en iyi biçimde yöneteceğine karar verecek” dedi.

Özellikle dar gelirlilerin oturduğu semtlerde insanları doğalgaza mahkûm etmeyeceklerini söyleyen Gürbüz, bu mahallelerde, kömür tozuyla çalışan ısı merkezleri inşa edeceklerini vurguladı. Gürbüz; “Özellikle çevre semtlerimizde kuracağımız ısı merkezleriyle sizlerin ısınma masraflarını 3’te 1 oranında düşüreceğiz. Ayrıca insanımızı bu çarpık imardan da kurtaracağız. Ben rant peşinde değilim, sizlere huzur verme peşindeyim, sizin hayatınızın peşindeyim” dedi.

DP Adayı Mustafa Gürbüz, eğitimle ilgili de çok ciddi projeleri bulunduğunu belirterek bunlardan bazı örnekler aktardı. Gürbüz, “İmkânları yeterli olmayan ailelerimizin çocukları maalesef, kolejlerde okutulan çocuklarımızla aynı koşullara sahip değil. Oluşturacağım Mahalle Konakları’nda sizin çocuklarınızın da ücretsiz kurslar almasını ve böylece diğer çocuklarla aynı eğitim seviyesine yükselmelerini sağlayacağım. Buna gönüllü katkı koyacak bir sürü emekli öğretmen büyüğümüz var. Ayrıca bu merkezlerde birçok vatandaşımız, aşçılık, berberlik vb. konularda da kurslar alabilecekler. Bizim sosyal belediyecilik anlayışımız bunu gerektirir” dedi.

Çarpık kentleşmenin önlenmesi konusunda da ciddi çalışmalara imza atacaklarını söyleyen Gürbüz, “En büyük hayalim uydu kentlerdir. Şehrin üzerindeki baskıyı, ancak çevrede oluşturacağımız cazibe merkezlerine doğru kaydırarak azaltabiliriz. Şehri şehrin içine sıkıştırmamak gerekir. Yoksa ne ulaşımı, ne de çarpık yapılaşmayı çözebiliriz. Ayrıca belediyenin işi konut yapmak değil, ucuz arsa üretmektir. Bugün birçok hemşehrim TOKİ mağduru durumundadır. Açıkçası ben sizleri o kötü ve özensiz yapılara layık görmüyorum” dedi.