REKLAMI GEÇ

Denizli’deki iki çiftin tatil hevesleri zehir oldu

Denizli’deki iki çiftin tatil hevesleri zehir oldu

Geçtiğimiz hafta Denizli’nin Sarayköy İlçesi’nde bir polis memurunun yaralanmasıyla sonuçlanan polisin silahlı araç takibi olayının altından akıllara durgunluk veren bir hatalar zinciri çıktı. İki ailenin tatil için çıktıkları yolculuğu gerilim filmine çeviren korkunç hata şimdi yargı yolunda.

/ DENİZLİHABER / 11 Mayıs 2013 Cumartesi, 16:34

Denizli’nin Sarayköy İlçesi’nde geçtiğimiz Cuma akşamı, polisin şüpheli bir araç takibi kanlı sonuçlanmış, bir polis memuru mesai arkadaşının tabancasından çıkan mermiyle hafif yaralanmıştı.

Olayın basına yansımasının ardından geçilen bilgi notunda şüpheli aracın içinden aranan zanlının çıkmadığı ve sürücünün panik yaparak kaçması üzerine otomobilin lastiklerine ateş açılmak durumunda kalındığına yer verilmişti.

3 Polis memuru hakkında suç duyurusu
Sarayköy’deki o araç takibi olayının altından korkunç hatalar zinciri ortaya çıktı. İki ailenin birlikte hafta sonu tatili için çıktıkları yolcukları korku filmine çeviren hatalar, şimdi yargı yolunda. Polisin Sarayköy’de ateş açarak durdurduğu 20 ANC 85 plakalı otomobil içinde bulunanlar, otomobillerine ateş açan polis memurları hakkında suç duyurusunda bulundu. Sarayköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvuran iki çift, olaya karışan 3 polis memurundan şikayetçi oldu.

Savcılık soruşturma başlattı
Sarayköy Cumhuriyet Başsavcılığı polisler hakkında görevi ihmal ve mala zarar verme konusunda suç duyurusunda bulunan otomobilin sürücüsü ve araçta bulunan diğer 3 kişinin ifadesini alarak soruşturma başlattı.

O anları Denizlihaber’e anlattı
Polisin ateş açarak durdurduğu otomobilin içinde bulunan Erhan Hansu, o anları Denizlihaber.com’a anlattı. Bankacı Erhan Hansu, “Hayatımın en korkunç anlarıydı. Bir ara hepimiz öleceğiz dedim. Otomobilde eşlerimiz ve en büyüğü 21 aylık olan 3 bebeğimiz vardı. Eşlerimiz çığlık atıyor, biz de sakin olmaya çalışıyorduk” dedi.

“Trafik canavarına bak dedik”
Arkadaşı Hakan E ile geçtiğimiz hafta ailecek Bodrum tatili için hazırlık yaptıklarını ve Bodrum’a daha güvenli olduğu için Aydın üzerinden gitme kararı aldıklarını dile getiren Erhan Hansu, saat 21.00 gibi Denizli’den yola çıktıklarını ve Sarayköy’e geldiklerinde hayatlarının en korkunç dakikalarını yaşadıklarını söyledi. “Hakan eşine ait otomobili kullanıyordu. Ben de yanındaydım. Arka koltukta eşlerimiz oturuyordu. İki kızımdan biri eşimde, diğeri Hakan’ın eşinin kucağındaydı. Hakan’ın 21 aylık oğlu arkada huzursuzlanınca kucağıma aldım. Sarayköy’ün içinden çıktık Menderes Tekstil’e doğru giderken emniyet şeridinden bir otomobil inanılmaz hızla geçti. Süratini yadırgayıp, ‘trafik canavarına bak’ dedik kendi kendimize” diyen Hansu, yanlarından hızla geçen otomobilin Menderes Tekstil ışıklarında geldiklerinde kendileri için kabusa döndüğünü ileri sürdü.

“Araçtakiler üzerimize yürüyüp ateş etmeye başladı”
Menderes Tekstil ışıklarına yaklaşırken kırmızı ışık yandığını görünce arkadaşının yavaşladığını söyleyen Erhan Hansu, “Tam o sırada emniyet şeridinden hızla geçen ticari tarzdaki otomobilin orta şeritte beklediğini fark ettik. İçinden biri iri yarı 2 kişi çıktı. Ellerinde silahla üzerimize doğru yürümeye başladı. Ne yapacağımızı şaşırdık. Ben Hakan’a geri vitese tak diye bağırdım. Geri vitese takar takmaz öndeki iri yarı olan, otomobilimize doğru ateş etmeye başladı” diye konuştu.

Kabus gibi dakikalardı’
Silahlar patlar patlamaz panikle geri geri gitmeye başladıklarını söyleyen Erhan Hansu, o sırada silahlı iki kişinin kendilerini yaya olarak kovalamaya başladığını iddia etti. “Hakan’a yönümüzü çevirmemiz lazım dedim. Hakan o sırada arabayı sağa doğru kırdı. Kırınca iri yarı olan adam bize çok yaklaştı. Sağ ön tekere ateş etmeye başladı. Çok yaklaştığı için bir anda aracı döndürmekten vazgeçtik geri geri gitmeye devam ettik. Eşlerimiz çığlık atıyordu. Çocuklarımız korkudan çılgına dönmüştü. Sakin olmaya çalışıyorduk” dedi.

Polisi görünce şükürler olsun dedik
Yaya silahlıdan uzaklaşınca bu kez aracı geri geri sola kırıp burnunu Sarayköy’e çevirmeyi başardıklarını söyleyen Erhan Hansu,  “Emniyet şeridine geçip basmaya başladık. Sakin olmaya çalışıyordum” sözleriyle korku dolu anları anlattı. Hansu,   “Ben telefonu alıp 155’i aramaya karar verdim. Karşımızdan bir resmi polis otomobili görünce dördümüz birden sevinç çığlıkları atmaya başladık” diye konuştu. Polisin arkalarındaki silahlı adamları durdurmak için olay yerine geldiğini sandıklarını ileri süren Hansu, “Lastiklerimiz patlak olduğu için güçlükle ilerliyorduk ama kendimizi güvenli bir yere atmak istiyorduk. İki ateş arasında kalmamak için iyice sola yanaştık” dedi.

Bize yetişip otomobilimize çarptılar
Polise yaklaştıkları an arkalarındaki silahlı adamların otomobilleriyle yanlarına kadar geldiğini fark ettiklerini dile getiren Hansu, “O iri yarı adam bu kez direksiyondaydı. Benim oturduğum taraftan tam iki kez çarparak bizi yol dışına çıkardı. Bir anda kabus yeniden başlamıştı. Yolun tamamen dışına çıkınca durduk” diye konuştu.

Kapıyı açıp Hakan’ı yere yatırdılar
Otomobilden inen silahlı adamların ilk olarak şoför mahaline yönelip Hakan’ı araçtan indirdiklerini ve yere yatırdıklarını söyleyen Erhan Hansu, “Kucağımda Hakan’ın oğlu vardı. Sağ kapıyı da açıp beni çıkarmaya çalıştılar. O sırada arkaya dönüp çocuğu bizimkilere uzattım. Bu arada içlerinden biri ‘kelepçe’ diye bağırınca eşlerimiz siz ‘polis misiniz?’ diye sordu. Polis olduklarını öğrenince Hakan’a üzülme arkadaşım polismiş diye seslendim. Tabi yaşadığımız gerilimli dakikalara rağmen onların polis olduklarına inanılmaz sevinmiştik” diye konuştu.

Kelepçenin anahtarı için polisin evine gittik.
“Bizi ekip otomobiline aldılar. Durumu anlamaya çalışıyorduk. Bu arada bana takılan kelepçenin anahtarının evde unutulduğunu öğrendik. Karakola gitmeden önce üniformalı polislerden birinin evine uğrayıp anahtarı aldık” diyen Hansu, daha sonra karakola götürüldüklerini, avukat talebinin üzerine gece 02.00’ye kadar avukat beklediklerini belirtti. “Olayın tarafı olarak sadece Hakan’ın  ifadesini alacaklarını söylediler. Kullandığımız otomobilin plakası daha önce bir cinayet olayına karışmış. Bu nedenle önümüze çıkıp bize ateş edenler meğer polis ve peşinde oldukları da cinayet zanlısıymış “ diyen Hansu, kanunlar gereği kendileri için görevlendiren avukatın karakola gelmesinin ve Hakan E.’nin ifadesinin alınmasının ardından serbest bırakıldıklarını söyledi.

denizli-tatil-hevesleri-zehir-oldu-i

Avukat tutup şikayetçi olduk
Hafta içi Avukat Kerem Tahir Üzelce’ye giderek başlarından geçeni anlatan Hakan E. ve Erhan Hansu, yaşadıkları olaydan dolayı suç duyurusunda bulunmak istediklerini söyledi.  Eşleri ve avukatları ile birlikte Sarayköy’e giderek suç duyurusunda bulunduklarını dile getiren Erhan Hansu, “Tatil hevesiyle çıktığımız yolculuk bir anda korku filmine döndü. Üzerinden bir hafta geçti ve hem bizler hem de çocuklarımız o kabus dakikalarını atlatamadı. Bizim güvenliğimiz için görevli olan polislerin böylesine dikkatsiz davranması kabul edilemez. Suç duyurusunda en çok da benzer olayların yaşanmasına engel olmak adıyla bulunduk” dedi.

İlk hata emniyet kayıtlarında
Müvekkillerinin olaya karışan otomobili daha 1 ay önce bir otomobil bayisinden yeni aldıklarını ve Denizli Emniyet Müdürlüğü’nün olaya neden olan plakayı yeni alınan otomobile tahsis ettiğini vurgulayan Av. Kerem Tahir Üzelce, “İlk yanlış araç takip sistemi ile trafik tescil kayıtlarının birbiriyle örtüşmemesinden kaynaklanıyor. Öğrendiğimize göre tahminen 3 ay önce yaşanan bir cinayet olayına karıştığı tespit edilen plaka, yeni alınan bir otomobile tahsis ediliyor ve olaylar bu noktaya ulaşıyor” diye konuştu.

Ne dur ihtarı var ne de ibare
Olay sonrası polislerce tutulan olay yeri tutanaklarında ve polislerin savcılığa verdiği ifadelerde müvekkillerine 20 AEN 91 plakalı sivil polis otomobiliyle dur ihtarının bulunulduğunun iddia edildiğini dile getiren Av. Üzelce, “Ancak dur ihtarının yapıldığı söylenen Sarayköy içindeki ışıklarda müvekkillerim ne bir polis otomobili ne de önlerine geçmeye çalışan insanlar görmediklerini söylüyor. Otomobilin içinde 4 yetişkin ve 3 bebek var. Ve daha sonra söz konusu olaylar yaşanıyor” diye konuştu.

Bilirkişi tespiti yaptırdık
Müvekkilleriyle birlikte görevi ihmal ve mala zarar verme gibi konulardan şikayetçi olmak üzere Sarayköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na gittiklerini ve görevli savcıya her şeyi tüm çıplaklığıyla anlattıklarını dile getiren Av. Üzelce, açılması muhtemel dava sürecinde kullanılması için otomobilde bilirkişi tespiti yaptırdıklarını söyledi.

Yorumlar

ümit   -  Bağlantı 14 Mayıs 2013, 18:05

resmen irkildim.ya çocuklara birşey olsaydı.yazıklar olsun.

Mehmet   -  Bağlantı 13 Mayıs 2013, 09:21

burda ölüm olsaydı bunun suçlusu kimdi. Polise silahı ateş et diyemi veriliyor. Polis Devleti olduk. Denizli emniyeti araclara savaş açtı halk otobüsleri kırmızı ışık bile dinlemiyor, ama denizli nin için de hırsızlık diz boyu oldu. Gündüz bile soygun yapıyorlar artık. Polis siyasi partileri koruyor sadece

zafer   -  Bağlantı 12 Mayıs 2013, 12:02

Eşkiya devlet üniforması ile şehirde terör estiriyor.Buna ”Dur ! ” diyecek kimse yok mu?

hakan   -  Bağlantı 11 Mayıs 2013, 23:57

akp polisi bu herşeyi yapar padişah hepsi de adeta…nerde şimdi insan hakları,hata yaptık özür dileriz mi diyecekler çok merak ediyorum.şayet bir hukuk devletiyse burası bu polisler ve neden olan tüm yetkililerin görevlerine son verilmeli,ne demek yanlışlık olmuş,ya bir kişi,bebeklerden biri yaralansa yada ölse ne olacaktı.resmi işlerde hata olmaz olsa da kabul edilemez kimse kusura bakmasın.bu olay bir avrupa ülkesinde olsa ne olurdu?yada şöyle düşünün bu olay bir bakanın,milletvekilinin hatta başbakanın ailesinin başına gelmiş olsaydı sonucu tahmin ediyorsunuz değil mi?tek fark sırada vatandaş olmak mıdır?

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı