REKLAMI GEÇ

TESADÜFÜN BÖYLESİ

6 Aralık 2016 Salı

15 Temmuz darbe girişiminde bulunan FETÖ’nün, Denizli’deki yapılanmasının asker ayağını oluşturanların yargı önünde hesap vermeye başlayacağı tarih belli oldu.
Dava, 26 Aralık’ta başlayacak.

Tugayın eski komutanı Kamil Özhan Özbakır ile birlikte davanın 2’si serbest, 1’i firar, 15’i adli kontrollü ve 42’si tutuklu 60 sanığı var.

Darbe girişimine katılan, Ankara’ya gitmek üzere bulundukları Çardak Havalimanı’nda gözaltına alınarak önce Denizli’ye getirilen, daha sonra İzmir’de yüksek güvenlikli cezaevine konulan askerlerin yargılanacağı dava, terör suçlarına bakmakla yetkili Denizli 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek.

Ancak, Denizli Adliyesi’nde bu davanın görülmesine olanak verecek bir salon yok.
Bu nedenle epey salon arandı, alternatifler masaya konuldu.
Araştırıldı, ince elendi, sık dokundu.
Yer olarak Denizli Kongre ve Kültür Merkezi’nde bir salon belirlendi.

Salonun ismini duyduğumuzda, “tesadüfe bakın” demekten kendimizi alıkoyamadık.
Neden böyle dedik?
Anlatalım…

Konuyu…
56 yıl öncesi ile bugün arasındaki bağlantıyı daha iyi anlatabilmek için epey eskiye gitmekte yarar var.
Özgürlük, yenilik, daha fazla demokrasi söylemleriyle iktidara gelen DP, malum 10 yıllık iktidarı sonunda Türkiye’yi yasaklar ülkesi haline getirdi.
İktidar yana olmayanların cezalandırıldığı uygulamalar birbirini izledi.

Örneğin Malatya…
CHP’yi tercihinden dolayı cezalandırılıp, ikiye bölündü ve Adıyaman ismiyle yeni bir il kuruldu.
Bir başka örnek Kırşehir’dir.
5 milletvekilliğinin tamamını Osman Bölükbaşı’nın Cumhuriyetçi Millet Partisi (CMP) verdiği gerekçesiyle özel bir yasayla ilçeye dönüştürüldü Kırşehir.
Bölükbaşı, Kırşehir’in yeniden il yapılmasını istedi diye dokunulmazlığı kaldırıldı, “meclise hakaret ettiği” iddiasıyla cezaevine konuldu.

Sonra basına yöneldi DP.
Gazeteler baskı altına alındı.
Gazeteciler tutuklandı.

Yetmedi, Denizli Milletvekili Baha Akşit ve Bursa Milletvekili Mazlum Kayalar’ın meclise verdiği önergeyle 7 Nisan 1960’da ünlü Tahkikat Komisyonu kuruldu.
Kuruluş önergesini Denizli Milletvekili Baha Akşit’in verdiği 15 üyeli komisyonda, Denizli milletvekilleri Turan Bahadır ve Ahmet Hamdi Sancar da görev aldı.
Sonrasında da maalesef Türkiye darbeler silsilesinin ilki olan 27 Mayıs’ı yaşadı.

Yasıada’da mahkeme kuruldu.
592 kişi sanık sandalyesine oturtuldu.
Aralarında Denizli milletvekilleri Baha Akşit ve Ahmet Hamdi Sancar’ın da bulunduğu 15 kişi hakkında idam cezası verildi.

Bilindiği üzere Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan ile ilgili kararlar uygulandı.
Akşit ve Sancar’ın cezaları daha sonra hapis cezasına çevrildi ve bir süre cezaevinde kaldıktan sonra özgürlüklerine kavuştular.

Tahkikat Komisyonu’nun diğer üyesi Turan Bahadır ise, müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı.
Yassıada’daki dava bitince Kayseri Cezaevi’ne nakledildi.
1,5 yıl cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edildi.

Bu anlatımdan sonra gelelim neden “tesadüfün böylesi” dediğimize…
Çünkü, 15 Temmuz’da darbe girişiminde bulunan askerlerin Denizli ayağını oluşturan dava, 1960’lı yıllarda darbeciler tarafından yargılanan Turan Bahadır’ın ismini taşıyan Denizli Kongre ve Kültür Merkezi’ndeki salonda yapılacak da ondan…

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı