BELEDİYENİN YAPMASI GEREKENLER
28 Temmuz 2011 Perşembe
Denizli’nin o kadar çok sorunu var ki belediye yönetimini başarılı sayabilmek için sadece köprülü kavşaklar, parklar, altyapı ve üstyapı projeleri maalesef yeterli olamıyor. Özellikle son yirmi yılda yapılan birçok planlamada, yatırımda, projede, yeni şehirleşme alanlarının yaratılması çalışmalarında ortaya çıkan sorunlar ve yanlışlar yüzünden süregelen tüm sorunlar birikiminin birkaç yılda ortadan kaldırılması elbette mümkün değil. Ama bu amaca sarılmış ve ideali Avrupai ve çağdaş Bir Denizli yaratmak olan kadrolardan oluşmuş bir belediyeye ihtiyaç var.
Denizlili maalesef şehrinde keyifle yaşayamıyor. Denizli’nin şehir merkezi artık adeta can çekişiyor. Şehir merkezinde işi çıkan bir vatandaşı stresten ter basıyor. Altyapı ve üstyapı çalışmaları şehir merkezinin muhtelif yerlerinde devam ederken, çile artık halkın gündelik yaşamının parçası oldu. En azından çalışmalar bittikten sonra yapılması gerekenler için bir öneri niteliğinde de olsa belediye yöneticilerine hitap etmek istiyorum.
Sayın Belediye Yöneticileri;
Tüm yolları, tüm sokakları kazdınız ve boruları döşediniz. Sonra yolları bir daha kazdınız ve asfaltı serdiniz bitirdiniz ve kaldırımları güzel taşlarla ama rezalet bir işçilikle döşediniz. Umarım bu işler bu şekilde bitirilip bırakılmaz çünkü yaya ve araç trafik akışının rahatça sağlanması, ulaşımın rahatlaması için gerekli tüm çağdaş şehircilik enstrümanlarını layıkıyla uygulamazsanız yapılan tüm bu çalışmalar aynen bir “dostlar alışverişte görsün” durumu yaratacak. En basitinden şunları soralım; o kaldırımlar arabaların üstüne park etmesi için mi o taşlarla döşendi? O yollara kaymak gibi asfaltlar serildi de yollara trafik çizgileri neden adam gibi çizilmiyor? Hiç mi Avrupa’daki şehir içi yolların trafik çizgilerini görmedi belediyenin ulaştırma dairesi yetkilileri? Hiç mi fen işleri dairesi çalışanları orayı burayı kazarken trafik güvenliğini ve akışını sağlayacak düzenlemeleri yapacak eğitimi almadı? Bir öneri; Avrupa’nın hatırı sayılır bir şehrinin belediyesinin ulaştırma dairesinde yöneticilik yapmış emekli birilerini getirin size bu işi öğretsin. Nasılsa artık Avrupa’da böyle emekli adamlardan bol bir şey yok. Böylece şehrin caddelerinde ve kavşaklarında köy meydanını aratmayan görüntülerden kurtulmuş oluruz.
Denizli’de taşıt sayısının o kadar artmasına ve trafiğin artık bu durumu kaldırmamasına rağmen neden hala tek yön uygulamasına geçilmiyor? Geçilecekse ne zaman geçilecek? Ana arterlerin ve gerek görülen tüm sokakların tek yön olması artık kaçınılmazdır. Trafik akışının neredeyse tüm yollarda çift yönlü olduğu Denizli’de düzensiz ve kontrolsüz trafik yüzünden bilinçsiz sürücülerin artık kent trafiğini kaosa sokup insanları bezdirmesine birileri dur demeli, şehrin trafiğine düzen gelmeli. Ne de olsa bastonuyla yürüyerek karşıdan karşıya geçmeye çalışan yaşlı nineye bile durup yol vermeyecek kadar kaba ve saygısız insanların sürücü olduğu bir memlekette yaşıyoruz.
Sayın Belediye Yöneticileri;
Denizli’de trafiği etkileyen en büyük etkenlerin başında otopark eksikliği geliyor. İnsanlar artık gittiği yerde arabasını kenara çekip işini görmeye o kadar alıştı ki şehir merkezinde zaten daracık olan yolların sürekli tıkanması çok doğal. Denizli’nin kalbi bayramyerine meydan yaptınız da niye oraya zemin altına büyük bir otopark yapmadınız? Yapılamaz mıydı? Çağdaş kentlerde yok mu böyle otoparklar? İnsanlar niye hala arabasını boş arsalardaki otoparklara park edip aracını anahtarıyla değnekçilere emanet etmek zorunda? Düşünün bir kere, şehir merkezinin uygun yerlerinde geniş ve çağdaş, güvenli zemin altı otoparkları olsa sizce şehir merkezi nefes almaz mı? Mesela Çınar Candoğan Parkı’nın altı, Hastane Caddesi girişindeki Atatürk Parkı’nın altı, Bayramyeri Meydanı’nın altı, Vilayetin yanındaki arsa otopark için uygun değil mi? Buralar veya başka yerlerle ilgili otopark projeleriniz var mı? Allah için bir tane otopark yaptınız; Hasan Gönüllü Otoparkı. Ama lütfen otoparka girişte biletin yanında toz maskesi de verin sürücülere. Astımı olan insanlar var malum sıkıntı yaşamasınlar. Bir de artık 2011 yılındayız yani kapalı otoparklara girildiğinde içeride bekleyen üç beş görevli amcanın sandalyelerde bütün gün oturup gelen giden araçlara boş yer göstermesine gerek yok aslında ancak otoparkı inşa eden belediyenin otopark otomasyonlarından haberi yok sanırım. Bu sistemler öyle çokta pahalı değil.
Haa unutmadan taşlarla döşenen sokaklarımız ve kaldırımlarımız ne zaman tozdan, kumdan, kirden arınacak? O pislikleri yağmurların yağıp doğal yollarla akıtıp götürmesini mi bekliyoruz? Vizyon şehre yakışmıyor bütün bunlar…
Yukarıdaki eleştiriler ve öneriler bir yana Denizli Belediyesi’nin de hakkını vermemiz gerekiyor. Ne olursa olsun yapılan hizmetler gelecek için umut vaat ediyor . En azından 2009 yerel seçimlerinde diğer belediye başkan adaylarının dile getirdiği dokuz ton suyu bedava verme vaadinden, zeytin ağacı dikmek ve işsizliğe çözüm bulma gibi vaatlerden daha somut ve ciddi işler yapıyor Denizli Belediyesi. Ancak eleştirmek ve öneriler ortaya koymaya çalışmak hepimizin görevidir…
Not: Denizli Belediyesi Adalet Mahallesi’nde 18.000 metrekare alana çocuklara trafik bilinci aşılamak için trafik parkı yapıyormuş. Çok iyi, çok güzel sevindirici bir çalışma ama sizce de biraz gariplik yok mu bu işte? Şehrin trafik çizgilerini çizen, işaretlerini koyan kısacası tüm trafik düzenlemelerini yapan yetkililerin yaptıkları işin kalitesi ortadayken bu işte sizce de komiklik yok mu?
Herkese başarı ve sağlık dolu günler…
SADIK EMRE ÇAPUTÇU