DÜNYA PİYASALARI VE TÜRKİYE EKONOMİSİNE BAKIŞ

Değerli Okuyucular Merhaba!
Bundan sonra aklımızın erdiğince, dilimizin döndüğünce dünya ve Türkiye ekonomisinde olup bitenleri ve naçizane kişisel beklentilerimi sizlerle paylaşmaya çalışacağım.

Yıllarca ekonomi profesörlerinin ve ekonomistlerin söylediği “siyasi krizler ekonomiyi krize sürükler” deyimi bir çok ekonomi deyimi gibi 2008 dünya krizinden sonra değişmiş gibi gözüküyor. Kim derdi ki ABD gibi dünyanın hem finans hem siyasi süper gücünde yaşanabilecek dalgalanmaların dünya piyasalarına etkisi pozitif olacak…
Çok değil bundan 5-6 yıl önce ABD ekonomisinde yaşanabilecek en küçük problem tüm dünya ekonomilerinde kötümser şekilde etkilemekteydi. Ancak 2008 dünya krizinden sonra ABD Merkez Bankası (FED) Başkanı Bernanke öncülüğünde cesur şekilde uygulanan ABD politik faizlerini kademeli şekilde indirime gidilerek yıllık faiz 0.25 seviyelerine kadar geriletildi. Aynı politika paralelinde dünya piyasalarına bol miktarda USD pompalandı. Bu politikayı fırsata çeviren birçok uluslar arası yatırımcı, ucuz USD ile borçlanıp, diğer ülke paraları ile yatırımlar yapıp çok fazla karlar elde edildi (carry-trade işlemleri).

Son birkaç yıldan buyana tüm dünya ekonomilerinde değerlenmeler bu şekilde finansman bulmakta, ancak bu durum son zamanlarda ABD ekonomisinde gözle görülür düzelmeler ile beraber tersine dönebilir. Özellikle ekonomi kulislerde 2014 yılı başından itibaren ABD Merkez Bankası Tahvil Alım programını düzenleme yapacağı konusunda bir söylenti dolaşmakta, bu durumda USD maliyetleri artacak ve buna paralel olarak yatırım maliyetleri artacaktır. Bu tür bir senaryoda özellikle Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler etkilenecektir. Zira 2013 son çeyreğinde TL’nin Euro ve USD karşısında değer kaybetmesi bu nedene bağlanabilir.

Yukarıda genel bir bakış açısı oluşturmak için özetlemeye çalıştığım konuları ileriki yazılarımızda çok daha ayrıntılı şekilde irdeleyeceğiz.
Bu hafta dünya piyasalarında ABD cephesi oldukça sakin geçmekte, ancak AB Merkez Bankası’nın (ECB) Perşembe günü yapacağı faiz toplantısı oldukça önem kazanmış durumda. Genel beklentiler ECB’nin 0.50 baz puan faiz indirimi yaparak politik faizini senelik 0.25 (ABD faiz oranları ile aynı seviye) seviyelerine kadar geriletmesi yönünde. Bu beklenti doğrultusunda geçtiğimiz haftadan bu yana EURUSD paritesi EUR lehine hareketlerde bulunmakta. Beklentiler doğrultusunda faiz indirimi yaşanır ise kısa vadede TL’de sert dalgalanmalar yaşanacaktır.

EURO/TL
Perşembe günü açıklanacak Avrupa Birliği Merkez Bankası Faiz kararı pariteyi oldukça fazla etkileyecektir. Şuan 2.73 seviyelerinde bulunan fiyat, faiz öncesi ve sonrasında yukarı yönlü hareketlenmesi durumunda 2.7430 seviyesi oldukça önemli bir dirençtir. Kırması durumunda fiyat önce 2.75 seviyelerine sonrasında ise 2.77 seviyelerine kadar tırmanabilir. Faiz kararı ile beraber yaşanabilecek bir şok dalgasında parite hızlı şekilde 2.71 seviyelerine kadar gerilesede aynı hızda tekrardan yukarı yönlü hareketlenebilir. Bu hafta özellikle küçük yatırımcılar EUR işlemlerinde çok dikkatli olmalıdır.

USD/TL
Uluslar arası piyasalara paralel olarak USD 2.03 seviyelerine kadar tırmandı. Daha önce test edip kıramadığı bu direnç oldukça önemli bir seviye durumunda kırılması ve fiyatının bu direnç üzerinde oluşmaya başlaması durumunda 2.05 seviyeleri test edilebilir. Ancak bu seviyeler test edilmeden fiyat 2.00 – 2.03 aralığında bir süre dalgalanıp bayrak formasyonu gerçekleştirebilir. Bu bağlamda yaşanabilecek kısa süreli düşüşlere aldanmamalı, USD’nın 2.00 seviyesinin altına kaymadığı sürece ciddi bir düşüşün olma olasılığı oldukça zor olabilir.

ALTIN
Altın, uluslar arası piyasalarda orta vadede bir düşüş kanalı içerisinde hareket etmekte. Şuan 1317 seviyelerinde olan altın, bahsettiğimiz kanalın üst noktalarında bu kanalın şuan için kırılması oldukça zor gözükmekte, ancak ABD cephesinde USD aleyhine yaşanabilecek bir gelişme ile bu kanal kırılıp fiyat hızlı şekilde 1400 seviyelerine çıkabilir. Kanal içerisinde hareket etmesi durumunda ise altın bu haftayı 1300 – 1320 aralığında geçirebilir.

NOT: Altın yorumları ons üzerinden yorumlanmıştır. 1 Ons altın yaklaşık 31.10 gr altın yapmaktadır.
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler kişisel görüşlere dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.