REKLAMI GEÇ

HADİSLARDE TÜRKLER 2

Türkler size ilişmedikçe sizde onlara ilişmeyiniz Çünkü milletimin mülkünü ve Allah’ın ona olan ihsanını en evvel Kantura (Türk) nesli alacaktır İmam Taberani (Mu’cem’ül-Kebir ve Mu’cem’ül Evsat isimli eserinde) Habeşliler sizle uğraşmadıkça siz de onlarla uğraşmayınız Hele Türkler size dokunmadığı sürece siz de Türkler’e (sakın) dokunmayınız! Ebu Davud (Sünen-i Davud, IV s:112) Yukarıdaki hadis-i şerif Cüveydi tarafından şöyle nakledilmiştir: “Türkler sizlere dokunmadıkça siz de Türkler’e…

/ DENİZLİHABER / 4 Aralık 2010 Cumartesi, 15:47

Türkler size ilişmedikçe sizde onlara ilişmeyiniz Çünkü milletimin mülkünü ve Allah’ın ona olan ihsanını en evvel Kantura (Türk) nesli alacaktır İmam Taberani (Mu’cem’ül-Kebir ve Mu’cem’ül Evsat isimli eserinde)

Habeşliler sizle uğraşmadıkça siz de onlarla uğraşmayınız Hele Türkler size dokunmadığı sürece siz de Türkler’e (sakın) dokunmayınız! Ebu Davud (Sünen-i Davud, IV s:112)

Yukarıdaki hadis-i şerif Cüveydi tarafından şöyle nakledilmiştir: “Türkler sizlere dokunmadıkça siz de Türkler’e dokunmayınız Zira onlar çok sert ve haşin tabiatlı kimselerdir ” (El-Cüveyni; Tarih-i Cihan-güşa, 1, s:11)

Aynı hadis-i şerifi Hamavi ise ashabdan Hz Muaviye’den şöyle nakletmiştir: “Sakın onların üzerine süvari birlikleri göndermeyiniz (harp etmeyiniz) Türkler ve Habeşliler size dokunmadığı sürece siz de onlara dokunmayınız ”

İmam Taberani Hz Muaviye’den şöyle nakleder: İbn-i Zi’l Kela anlatıyor: Bir gün Muaviye’nin yanındaydım Ermeniye vilayetinin valisinden posta geldi Muaviye valinin mektubunu okudu, hiddetlendi; sonra kâtiplerinden birini çağırdı ve ona valinin tahriratına şöyle yaz, dedi ‘İdarendeki araziye Türkler’in akın ve yağma ettiklerinden bunun üzerine arkalarından takip kuvvetlerini sevkettiğinden ve bu takipçilerin yağma edilen şeyleri onlardan istirdat etmiş olduklarından bahsediyorsun Anan sana matem tutsun, sakın bir daha öyle bir harekette bulunma, Türkleri kışkırtma ve onlardan hiç bir şey istirdat etme Çünkü ben Resulullah’dan işittim Buyurdu ki; “Türkler yavşan otu biten yerlere (Avrupa’ya) kadar ilerleyeceklerdir ”

Hıfz, on kısma ayrılmıştır: Dokuzu Türkler’de, biri diğer insanlardadır (Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevi (Ramuz’ul-Ehadis 4140 nolu hadis)

Hıfz kelimesi bazı kitaplarda hafızlık, kavrama kabiliyeti olarak tercüme edilmiştir Merhum Mehmed Vani Efendi’ye göre ise muhafazakârlık yani dinini, milletini, vatanını, maddi ve manevi değerlerini, örf ve âdetlerini, namusunu koruma duygusunun her milletten çok Türk milletindedir

Taberi şöyle anlatmaktadır: Hz Peygamber Arap kabilelerin hücumu yılında (Hendek savaşı) Medine’nin etrafında kazılmak istenen hendeğin sınırlarını çizdi Biz hiçbir zaman bu sınırları aşmak istemiyorduk Salman hendekten çıkarak Hz Peygamberin bulunduğu yere geldi Bu sırada O bir Türk çadırını kurmakla meşgul bulunuyordu (et-Taberi II S:568)

Ebu Said el-Hudri demiştir ki; Hz Peygamber ramazanın ilk on gününde itikâfa girmiştir Sonra ortasındaki on günde tentesi üzerinde hasır bulunan bir Türk çadırında itikâfa girmiştir Ebu Müslim

Resulullah Efendimiz bir gece rüyasında peşine önce siyah bir koyunun, sonrada bir beyaz koyunun takıldığını görüyor Sabahleyin mescid-i saadete gelip namaz kıldırdıktan sonra sırf iltifat olsun diye bu rüyanın yorumunu Ebubekir Sıddık Hazretlerine bırakıyor Bu iltifata hem sevinen, hem de mahcup olan Ebubekir (r a): “Mademki, öyle arzu buyurdunuz, yorumunu yapayım Ey Allah’ın Peygamberi1 Peşinize ilk takılan siyah koyun Arapları, sonra da takılan beyaz koyun beyaz bir ırkı temsil eder Yani önce Araplar size inanıp peşinize takılacak, sonra da beyaz bir ırk İslam’a girip size uyacak ” rüyadaki siyah koyun Arapları, beyaz koyun ise Türkler’i işaret etmiştir Çünkü bir müddet sonra beyaz yüzlü olan Türkler İslam’a girmişlerdir

İbn Abdi Rabbih’in dediğine göre Kerbelada Yezid’in adamları tarafından muhasara altına alınınca Hz. Hüseyin Yezid’in temsilcisi Ömer b. Saad’a şöyle demiştir; “Ey Ömer! Benim için şu üç şıktan birini seç; Ya beni bırakırsın geldiğim gibi geri dönerim veya Yezid’e emniyetle gitmemi sağlarsın, elimi onun elinin üstüne koyarım. Yahut da Türk yurtlarına çekip gitmeme müsaade edersin. Orada kalır ve ölünceye kadar cihad ederim” (et-Taberi, V.s.393)

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı