“İHRACATTA 1 MİLYAR 300 MİLYON DOLARI AŞARIZ”

Kocasert, tekstil ve konfeksiyon sektöründe kotaların tamamen kalkmasıyla, 2006-2008 döneminde Avrupa ve ABD’deki ithalatçıların, başta Uzakdoğu ülkeleri olmak üzere daha düşük fiyata mal temin edebilecekleri ülkelere yöneldiklerini, ancak bu durumun zaman içerisinde yeniden Türkiye lehine döndüğünü ifade etti.

Alıcıların zaman içerisinde, gerek kalite gerekse teslimat süresi konusunda Türkiye’nin üstünlüğünü anladığını belirten Kocasert, “Elbette bu durumun Türkiye’ye ve Denizli’ye yansımaları olumlu oldu. Birçok ihracatçı süreç içerisinde Uzakdoğu’ya yönelen müşterilerinin alımlarını tekrar kendilerinden yapmaya başladıklarını ifade ediyor” diye konuştu.

Kocasert, Ocak-Nisan döneminde DENİB üzerinden gerçekleşen tekstil ve konfeksiyon ihracatının yüzde 18 artarak 338 milyon dolardan, 399 milyon 27 bin dolara yükseldiğini belirterek, “2011 yılı sonunda tekstil ve konfeksiyon ihracatında 1 milyar 300 milyon doları aşmayı hedefliyoruz” dedi.

Son 10 yıllık süreç göz önüne alındığında, hazır giyim sektöründe bazı somut değişiklikler gözlemlediklerini ifade eden Kocasert, bu süre zarfında “butik” siparişlerin çoğaldığına işaret ederek, şunları kaydetti:

“Özellikle Avrupa pazarında daha az miktarlarda ve daha kısa temin süreleri ile talepler kendini gösteriyor. Avrupa mağazalarında vitrinler daha hızlı değişmeye, model ve tasarımlar daha kısa periyotlarda güncellenmeye başladı.

Bu durum, ülkemiz için bir avantajı da beraberinde getiriyor. Bölgeye yakınlığımız malların istenen sürede teslimini kolaylaştırıyor. Öte yandan, on yıllara dayanan sektör tecrübesi ile talep edilenleri tam olarak karşılayabiliyoruz. Türkiye özellikle Avrupa’nın önemli bir tekstil ve konfeksiyon tedarikçisi durumunda. ”

Kocasert, Denizli’nin dünyanın tanıdığı ve tercih ettiği birçok markanın tedarikçisi durumunda olduğunu da sözlerine ekledi.