REKLAMI GEÇ

“AKDAĞ YALAN SÖYLÜYOR!”

“AKDAĞ YALAN SÖYLÜYOR!”

Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın, öğretim üyeleri dışında, kamuda çalışan tüm doktorların muayenehane açması veya özel sağlık kuruluşlarında çalışmasının mümkün olmadığına dair açıklamalarına yanıt veren Denizli Tabip Odası Başkanı Ersin Çağırgan, bunun doğru olmadığını iddia etti.

/ DENİZLİHABER / 21 Temmuz 2010 Çarşamba, 17:41

Anayasa Mahkemesi, Tam Gün Yasası ile ilgili kararını, 16 Temmuz Salı günü verdi ancak konuyla ilgili tartışmalar bitmedi. Denizli Tabip Odası Başkanı Ersin Çağırgan, mahkemenin kararına rağmen, Sağlık Bakanı Akdağ’ın, kamuda çalışan tüm doktorların muayenehane açması ya da özel sağlık kuruluşlarında çalışmanın mümkün olmadığına dair açıklamalarının gerçeği yansıtmadığını iddia etti. Çağırgan, Sağlık Bakanı Dr. Recep Akdağ’ın, Anayasa Mahkemesi’nin kararını ısrarla yanlış yorumlamaktan vazgeçmeli ve sonucu kabullenmesi gerektiğini söyledi.

“Hekimler buna zorlanamaz”
Çağırgan, “Anayasa Mahkemesi; Sağlık Bakanlığı’na bağlı sağlık kuruluşlarında çalışan hekimler, özelde çalışan hekimler ve tıp fakültelerinde öğretim üyeleri yönünden 1219 sayılı yasanın 12. maddesine konulan, başka sağlık kuruluşlarında çalışma yasağını iptal etti. Kararın gerekçesi yayınlanıncaya kadar, bu maddenin 30 Temmuz 2010 tarihinde yürürlüğe girmesi halinde, giderilmesi güç zararlar doğuracağı için de maddenin yürürlüğünü durdurdu.
Öncelikle belirtmek isteriz ki; Anayasa Mahkemesi’nin kararından sonra, üniversitede olsun Sağlık Bakanlığı’nda olsun, kamuda çalışan hiçbir hekim muayenehanesini kapatmaya, işyeri hekimliğini bırakmaya veya ikinci görevinden ayrılmaya zorlanamaz. Durum böyle iken Tam Gün Yasası’yla ilgili bütün iddiaları Anayasa Mahkemesi’nin kararıyla geçersiz hale gelmiş olan Sağlık Bakanı Dr. Recep Akdağ’ın, mahkeme kararını ısrarla yanlış yorumladığı ve kamuoyunu yanlış bilgilendirdiği görülmektedir” dedi.

“Hukuk dışı ifadeler var”
Çağırgan, Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın basında yer alan açıklamaları ve Sağlık Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği’nin 16.07.2010 günlü, Tam Gün Kanunu ile ilgili basın açıklamasında, “Anayasa Mahkemesi’nin kararına ve kanuna göre öğretim üyeleri dışında kamuda çalışan tüm doktorların muayenehane açması veya özel sağlık kuruluşlarında çalışması mümkün bulunmamaktadır. Bu uygulama 30 Temmuz 2010 tarihinden itibaren başlayacaktır” ifadesinin kullanıldığını, hatta kısmi zamanlı çalışmaya devam eden hekimlerin memurluktan atılacağı yönünde hukuk dışı ifadelere yer verildiğini söyledi.

“İddialarını kanıtlayamıyorlar”
Çağırgan, “Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamalarda belirtilen, 30 Temmuz 2010 tarihinden itibaren kamuda çalışan hekimlerin, 8 saatlik mesai sonrası işyeri hekimliği yapmasını, özel bir sağlık kuruluşu veya hastanede ya da özel muayenehanesinde kısmi zamanlı çalışmasını yasaklayan düzenlemenin hangi kanun metninde yer aldığı ise iddia sahipleri tarafından açıklanamamaktadır” dedi.

“Akdağ’ın söylediklerinin hukuki olarak geçerliliği yok”
Çağırgan, Sağlık Bakanı Dr. Recep Akdağ’ın, “Devlet memurlarının ikinci bir iş yapmaları yasaktır. Devlet hastanelerinde çalışan doktorların ikinci iş yapabilmelerine izin veren bir kanun vardı. Bu kanun sadece doktorlar için bir istisna getiriyordu. Biz Tam Gün Kanunu’na bir madde koyarak bu kanunu kaldırdık. Bu istisna kalkmış oldu. Anayasa Mahkemesi de bu kanunu kaldıran maddeyi iptal etmedi. Bu halde doktorlar hem hastanede çalışıp hem muayenehane açamazlar” yaklaşımının gerçeklerle bağdaşmadığını ve hukuki olarak bir geçerliliği olmadığını söyledi.

“Yasak olduğu anlamına gelmez”
Denizli Tabip Odası Başkanı Çağırgan, “Gerçekten de Sayın Bakan’ın bahsettiği 2368 sayılı Sağlık Personelinin Tazminat ve Çalışma Esaslarına Dair Kanun, Tam Gün Yasası ile 30 Temmuz 2010 tarihi itibariyle yürürlükten kaldırılmaktadır ve CHP tarafından açılan davada bu düzenlemenin iptali istenmemiş ve bu nedenle de Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmemiştir. Ancak, bu durum kamuda çalışan hekimlerin, 8 saatlik mesai sonrası işyeri hekimliği yapmasının, özel bir sağlık kuruluşu ya da hastanede ya da özel muayenehanesinde kısmi zamanlı çalışmasının yasak olduğu anlamına gelmemektedir” dedi.

Çağırgan, “2368 sayılı yasanın 3. maddesinde kamuda çalışan hekimlerin genel olarak kamu dışında çalışmaları, hekimlik mesleğini icra etmeleri yasaklanmış; 4. maddesinde ise belli koşullar altında bu yasağın kaldırılacağı ve serbest çalışmaya izin verileceği düzenlenmiştir. 5947 sayılı Tam Gün Yasası’nın 19/a bendi ile 30 Temmuz 2010 tarihinden itibaren 2368 sayılı Yasa ve bu yasanın 3. maddesinde yer alan kamuda çalışan hekimlerin mesai sonrası mesleklerini serbest olarak icra etmelerini yasaklayan hüküm ortadan kalkmaktadır. 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu da kamuda çalışan hekimler için benzer bir yasaklama içermemektedir. Çünkü; 657 sayılı kanun da memurların kamu görevi dışında her türlü gelir getirici faaliyeti değil, yalnızca kanunun 28. maddesinde belirtilen işleri yaparak gelir elde etmeleri yasaklanmıştır. Bunlar ise tacir veya esnaf veya ticari mümessil sayılmalarını gerektiren faaliyetlerdir. 657 sayılı yasanın 28. maddesine paralel olarak 1219 sayılı yasanın 12. maddesinde de hekimlerin hekimlik yaparken ticaretle uğraşamayacakları, hekimliğin tacirlikle bağdaşmayacağı belirtilerek yasaklanmıştır. Altı çizilerek belirtmek gerekirse; 1965 tarihli Devlet Memurları Kanunu’ndan çok önce, 1928 yılında çıkarılan 1219 sayılı yasa, hekimlik mesleğinin ticari bir faaliyet olmadığını açıkça tanımlamıştır. Bu şekilde, 1980 tarihli ve 2368 sayılı Kanun’dan çok önceden itibaren, 1928 yılından bu yana, hekimler açıkça Yasa ile yasaklanan durumlar dışında kamu görevlerinin dışında mesleklerini kısmi zamanlı olarak icra ede gelmişlerdir. 1219 sayılı yasanın 12. maddesindeki yasaklayıcı ibarenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi ile birlikte bu yöndeki özel yasak da kalkmıştır. Bu nedenle kamuda çalışan hekimler, tıpkı üniversite öğretim üyeleri gibi mesailerinin bitiminde halen yapmakta oldukları kısmi zamanlı işlerde veya muayenehanelerinde sağlık hizmeti vermeye devam etme hakkına sahiptir. Aksi yöndeki uygulamalar, Anayasanın 153. maddesinin son fıkrasında yer alan mahkeme kararlarının yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzelkişileri bağlayacağı kuralına aykırı olacaktır. Öte yandan hekimlerin kısmi zamanlı olarak çalıştıkları işleri, Sağlık Bakanlığı’nın hukuka aykırı açıklamaları ve olası girişimleri sonucu bırakmak zorunda kalmaları halinde doğacak zararların da sorumluları tarafından tazmini gündeme gelecektir. Bu nedenle, Sağlık Bakanı Dr. Recep Akdağ, Anayasa Mahkemesi’nin kararını ısrarla yanlış yorumlamaktan vazgeçmeli ve sonucu kabullenmelidir” dedi.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı