REKLAMI GEÇ

Çevrecilerden santrale tepki: Kaderimizle oynamayın, çalışmaları durdurun

Çevrecilerden santrale tepki: Kaderimizle oynamayın, çalışmaları durdurun

Termik santral tehdidini kısa süre önce atlatan Tavas’ta bu kez de jeotermal santral ve sondaj projeleri gündeme geldi. Sürece ilişkin verilen “ÇED gerekli değildir” raporlarına çevrecilerden sert tepki geldi. Çevreciler, projelerin altın gibi değerli olan Tavas Ovası’nın verimli tarım arazilerinin ve insanların kaderiyle oynandığını söyledi, çalışmaların durdurulmasını istedi.

Ali İbileme / DENİZLİHABER / 6 Temmuz 2020 Pazartesi, 12:56

Büyük Menderes İnisiyatifi, Denizli Barosu Kent ve Çevre Komisyonu, Ziraat Mühendisleri Odası Denizli Şubesi, Kimya Mühendisleri Odası Denizli Şubesi ve Jeoloji Mühendisleri, Tavas’ta jeotermal santral ve sondaj projelerine verilen ÇED gerekli değildir raporlarına tepki göstermek için Denizli Gazeteciler Cemiyeti’nde ortak bir basın açıklaması yaptı.

Ortak açıklamayı yapan Büyük Menderes İnisiyatifi Sözcüsü Mustafa Çallıca, jeotermal santral ve sondaj projeleriyle verimli Tavas Ovası’nın ve burada yaşan insanların kaderiyle oynandığını söyledi.

Koronavirüs sürecinde vatandaşların çoğunluğunun sağlık ve temiz gıda derdine düştüğünü dile getiren Çallıca, bazı kuruluşların fırsatı ganimete dönüştürme telaşında olduğunu ve çıkarları için bu ortamı kullandığını söyledi.

“YENİ RAPORLAR AĞZINI AÇMIŞ BEKLİYOR”
Avdan’da yapılmak istenen Termik santralin küllerinin yeni savrulduğuna değinen Çallıca, “Tam da bu günlerde Altınova, Seki ve Solmaz Mahallelerimizde jeotermal sondaj ve santral süreçleri başlamıştır. Devamında gelecek yeni ÇED raporları ağzını açmış beklemektedir. Ucu bucağı görülmeyen yaşanılabilir, yemyeşil, bereketli ve altın gibi değerli Tavas Ovamızın kaderiyle oynanmaktadır. Komşumuz Aydın ve Manisa’nın birçok ilçesinde yaşanmış acı tecrübeleri ve güzelim toprakların uğramış olduğu zararlar saymakla bitirilememektedir” dedi.

“VERİMLİ TOPRAKLAR ELİMİZDEN KAYIP GİDECEK”
Jeotermal akışkanların yeryüzüne çıkarılması sırasında kullanılan yüksek dozlu asit ve kimyasal maddelerin sondaj alanlarında kaçınılmaz tahribatlar yaptığını ifade eden Çallıca, “Geriye enjekte olmayan akışkanlar topraklarımızı çürütmektedir. Jeotermal sondajlar santrallerin soğutma kuleleri duman bacaları verimli topraklarımızın elimizden kayıp gitmesi sonucunu doğurmaktadır” diye konuştu.

“KÖYLÜNÜN TOPRAKLARI GASP EDİLEMEZ”
Projeleri ‘katliam ve cinayet olarak” nitelendiren Çallıca, “Tüm ülkenin toplam elektrik üretiminin sadece yüzde 2’si için yapılan bunca talan ve katliam cinayetinin ortaklığından başka bir ad taşımamaktadır. Bizler bu katliamın durdurulmasını talep ediyoruz. Köylünün ve üreticinin toprakları gasp edilemez. Ürünlerimiz kimyasal atık ve ağır metal tehdidine maruz bırakılamaz. Hiçbir enerji girişiminin bedeli insanların ölümü ve sağlığının bedeli alınarak gerçekleştirilemez. Tavasımıza, bizlerin ve tüm canlıların sağlıklı yaşam alanına kıymayın. Temiz hava, su ve topraklarda bizlerin ve gelecek nesillerin yaşaması için jeotermal sondaj ve santral çalışmaları bir an önce durdurulmalıdır” dedi.

Yorumlar

Bilal   -  Bağlantı 7 Temmuz 2020, 06:34

yazıyı komple okudum tama jeotermal santraller kurulmasın ve bununla ilgili dikkate ve kamuoyuna sunmaya çalışılıyor hersey çok güzel ancak jeotermal santraller yerine ne yapılabilir önerileriniz nelerdir hep karşısınız anladığım kadarıyla

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı