Bacağını kaybetti ama umudunu asla

Osman Nuri BOYACI/DENİZLİ, (DHA)-

Denizli’nin Emek Caddesi’nde kardeşi ile Yiğit Taksi’nin işletmeciliğini yapan iki çocuk babası Mehmet Ali Yiğit, 5 yıl önce 31 yaşındayken rahatsızlandı.

Denizli Devlet Hastanesi’nde kemik kanseri teşhisi konulan Mehmet Ali Yiğit’in sol bacağı diz kapağının üzerinden hastalığın sinir ve dokulara nüksetmesi üzerine Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde yapılan ameliyatla kesildi.

Operasyondan sonra Denizli Devlet Hastanesi’nde 2.5 yıl kemoterapi tedavisi gören Mehmet Ali Yiğit, oğulları Furkan Enes ve Ahmet Berk ile 13 yıllık eşi Nuray Yiğit’in desteği ve yaşama azmiyle hayata tutundu, hastalığı yendi. Kemoterapinin ardından psikolojik tedavi de gören Mehmet Ali Yiğit, kardeşi ile birlikte taksi işletmeciliğini sürdürmeye başladı. Kendisi artık araç kullanamayan ancak işleri takip eden Yiğit, oğulları 10 yaşındaki Furkan Enes ve 9 yaşındaki Ahmet Berk’e iyi örnek olabilmek için Milli Eğitim Müdürlüğü’nün düzenlediği 13 haftalık babalık kursunu tamamlayıp, sertifika aldı. Bağlama çalan Yiğit, Okuma Bayramı’nda oğlu Ahmet Berk’le birlikte sahneye çıkıp türkü söyledi.

Hayata tutunma azmiyle çevresindekilere örnek olan Yiğit, oğullarıyla birlikte ‘Babamla Futbol Oynuyorum’ etkinliğine katılıp koltuk değnekleriyle futbol oynadı.

‘AKŞAM YEMEĞİNE GÖTÜRÜP, ANLATTIM’
Bir bacağını kaybetmesine rağmen yaşama pozitif bakan Mehmet Ali Yiğit kanseri yendikten sonra hırslandığını belirtti. Yiğit, “Yeniden başlayan yaşam öyküm bir öncekinden daha hızlı, daha neşeli, daha şen şakrak. Bacak gitti ama hayat tam gaz devam ediyor” cümleleriyle yaşama tutunma felsefesini açıkladı. Atatürk İlköğretim Okulu’nda öğrenim gören çocuklarının hastalığından ve bacağının kesilmesinden olumsuz etkilenmemesi için elinden gelen çabayı gösterdiğini söyleyen Mehmet Ali Yiğit, “Bacağımın bir bölümünün kesileceği belli olduğunda, çocuklarımı bir akşam yemeğine götürdüm. Bundan sonra beni böyle göremeyeceklerini, nedenlerini, ancak yaşantımızda hiçbir şeyin değişmeyeceğini anlattım. Yaşayacağımız sıkıntıları ve güzellikleri izah ettim. En ufak bir sıkıntıda veya büyük sıkıntı yaşadıklarında, günlük ve sosyal yaşamda hayata küsmemeleri, sıkıntılarını kendileri aşmaları, kendilerinin çözüm bulması için bunu yaptım. Şu an çocuklarımla aramda da hiçbir sıkıntı yok. Baba-oğuldan çok arkadaş gibiyiz. Onlarla her şeyi paylaşıyoruz” dedi.

HAYATA BAKIŞ AÇISI
Hastalığı yenmesinde en büyük etkenin hayata bakış olduğunu, hiç sigara ve alkol kullanmasına rağmen bu hastalığa yakalandığını dile getiren Yiğit, “Her şey bakış açınızla ilgili. Bir pencereden bakıyorsunuz, bu pencerenin önü açık. Bu pencerenin önü açıksa bakış ufkunuz, bakış açınız geniş olur. Geriye gelmeyecek bir şey için insanın kendisini üzmesine gerek yok. O geriye gelmese bile var olan hayat devam ediyor” diye konuştu.