UMUDUM YOKTUR!
19 Ekim 2009 Pazartesi
Eğer şu sıralarda İsrail’le yaşanan olumsuz süreci iyi okumayı başarırsak, Türkiye’nin önümüzdeki 50 yıllık tarihini de şimdiden yazma şansını yakalayabiliriz.
Bu ne demek?
Türkiye çok uzun yıllardan beri ABD’nin de dayatmasıyla, Müslüman millet olarak Ortadoğu halkına çok daha yakın olmasına rağmen, genelde ya Ortadoğu siyasetine sokulmadı ya da kontrollü ve ABD’nin ihtiyaç hissetmesine endeksli olarak “geçici arabulucu ülke” niyetine kullanıldı.
Ama son aylardaki gelişmelere baktığımızda, Türkiye İsrail’e açıkça kafa tutmaya ve tepki koymaya başladı.
Ama neden?
TRT’nin dizi filmi olayı, ortak tatbikata katılmama kararı…
“One minute” gelişimi yüzünden göğüs kabartanlar, aslında bunun hiç de böyle olmadığını yakın zaman içerisinde anlayacaktır…
Bütün bu gelişmelerin tek nedeni, Amerika’nın 80 yıldan beri bölgede uygulamaya çalıştığı politikayı, Obama ile birlikte değiştirmeye başlamasıdır.
Yani ABD, bunca yıldır İsrail’e endeksi bölge siyasetinin bir fayda sağlamadığını, işe yaramadığını gördü…
Bu görüş, bölge insanının liderliğini kabul edebilecek bir ülke gereksinimini de ortaya çıkardı…
Doğal olarak da bu ülke çok aranmadı ve Türkiye bu iş için bulunmaz bir nimet olarak ortaya atıldı.
Öyle ya…
Yapılan anketlere de bakıldığında…
Ortadoğu’da ki halkların büyük bir kısmının Türkiye’ye sıcak baktığı, hele hele Arapların bile yüzlerce yıl sonra Türkiye’yi olumlu bir hava ile kabullendiği rahatlıkla görülebilir.
Bu kabullenişi, Ürdünlü gazeteci Hammadeh Faraneh “Bugün Araplar arasında Türk imajının Birinci Dünya Savaşı`ndan sonra ilk kez pozitif hale geldiğini ve tarihte hiç olmadığı kadar düzeldiği” yönündeki sözlerinden çok daha iyi anlayabiliyoruz.
Şimdi siz diyeceksiniz ki daha iyi ya…
Türkiye’nin değeri artıyor…
Ama kazın ayağı hiç de öyle değil…
Yıllar boyunca İsrail’i bölgede “sıcak müdahale jandarması” olarak kullanan ABD, şimdi bu sorumluluğu Türkiye’nin başına yıkmaya çalışıyor.
Bunu yıkarken de silahtan daha çok, Türkiye’nin bu bölge insanıyla binlerce yıl içerisinde oluşan geleneğini, göreneğini, dinini kullanmayı hedefliyor…
Bunlar yeterli olmadığında da, bir bahane bulup Türkiye’yi bu bölgede sıcak savaş ortamına her an sokabilecek projelerini de sumen altında saklı tutuyor…
Diyeceğim şu ki…
Bazıları bu gelişmeleri, Türkiye’nin yüzünü batıdan doğuya döndüğü şeklinde yorumlayabilirler…
Kendileri bilir; ama bu tamamen yanlış bir yorum olur…
Bence tam tersine, Türkiye yeni dönemde başta ABD olmak üzere batı ülkelerinin riskini bölgede daha çok üstlenen bir ülke olarak tehlikeli bir rolü yerine getirmeye çalışacaktır.
Bu rolü oynamak da kaçınılmaz görülmektedir…
Temennim, bu rol oynanırken başımız daha büyük belalara girmemesi yönündedir…
Açıkçası, çok da umudum yoktur…