REKLAMI GEÇ

DÜNYAYI KİM YÖNETİYOR?

5 Şubat 2014 Çarşamba

Yeni dünya düzeninin, mandacılığın, emperyalizmin, sömürgeciliğin yeni adı “küreselleşme”, “globalleşme” politikası, son yıllarda siyasal, sosyal, toplumsal, kültürel sömürgeleşme şeklinde hız kazandı. Bu yeni adıyla sanki yeni bir şeymiş, iyi bir şeymiş gibi gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkelere enjekte edildi.Medya, basın, sinema, müzik ve eğlence sektörü tam gaz bizi uyuşturmaya, uyutmaya, tüketmeye, satın alma davranışımızı etkilemeye, tek çeşit düşünmeye, hatta mümkünse düşünmemeye, ikna etme araçları haline geldi. Sağlık, kadın, ilaç bile modanın malzemesi, sermayenin malzemesi haline geldi.

1914’e kadar, sömürgecilikte liderliği kaptırmayan İngiltere’den sonra, hegemonya ABD’ye geçti.
Ama asıl sömürücü, devlet içinde devlet olan “konsül” dü.

Bu konsülün ve dünyayı yönetenlerin başında gelen “Rothschild Evi” denilen dünyanın en büyük bankasının sahibi (ki daha sonra Federal Rezerv adıyla Amerikan dolarını basacak kuruluşun sahibi olacaktı) Baba Rothschild, 5 oğlunu, 5 ayrı ülkeye yerleştirdi. Paris, Londra, Viyana, Frankfurt ve Napoli. Artık Rothschild’lerin milliyeti ve ülkesi yoktu.

Bütün Avrupa’ya hakim oldular. Krallar ve başkanlar onların kontrolü ve izni olmadan hiç bir şey yapamıyordu artık.Petrol kralı, afyon ticareti kralı, elmas kralı, silah ticareti kralı oldular. Onların kontrolü olmadan kimse kral, başbakan, cumhurbaşkanı, bakan olamıyordu artık.Dünya, olayların perde arkasını bilmeyen insanların sandığı kişilerden çok daha farklı kişiler tarafından yönetilmekteydi.

Amerika eski Dışişleri Bakanı Henry Kissinger: “Küreselleşme Amerikan Hegemonyası’nın öteki adıdır” demiş olsa bile, gerçekte küresel sermaye imparatorluğunun, maskelenmiş adıydı bu…

Güney Afrika elmas kralı CecilRhodes (ki ölmeden önce tüm mal varlığını Rothschild’lere bıraktı) 1981’de ROUND TABLE’ı (Yuvarlak Masa) kurdu. (Gizli amacı: Tek Dünya İmparatorluğunu kurmaktı) Rockefeller Ailesi ve ROTHSCHİLD ailesinin girişimleriyle de Dış İlişkiler Konseyi, IMF, Dünya Bankası, Dünya Ticaret Örgütü, Bilderberg, Trileteral ve bir çok mason örgüt ve dernekler kuruldu. NATO, Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği tamamen küresel sermayenin öncülüğünde ve desteğinde kuruldu. Hepsinde gizli amaç ve hedef, ortaya çıkış nedeni aynıydı.

Gelişmekte olan ülkeler öncelikle ithalata bağımlı kılındı, ihracat- ithalat arası açıldıkça dış borç batağına sürüklendi ve İMF’nin, DÜNYA BANKASI’nın, DÜNYA TİCARET ÖRGÜTÜ’nün kuklası haline getirildi.

Üniter devletler tek tek küçültülme ve parçalanma politikası ile yüzyüze artık. Ne kadar küçükse yönetmek o kadar kolay olacak.

Başkan Clinton, Yugoslavya’daki bombardıman sırasında CNN’de: “Küreselleşmenin gevşek sınırlar istediğini ve üniter devlet yapılarının mevcut olduğu bir dünyada küreselleşmenin başarılı olamayacağını” söylüyordu.

Tam da bu sebeple Rothschild’ler ülkeler arasındaki güç dengesinin korunmasına dikkat ediyordu.
Ne de olsa; 1841’de ünlü bir şair olan Heinrich Heine şöyle diyordu: “Para zamanımızın Tanrısıdır ve Bay Rothschild de onun Peygamberi.”

Borsa, bu aile tarafından kuruldu. Büyük Medya Kuruluşları, büyük kanal ve gazeteler, sinema sektörü ve film şirketlerinin çoğu bu aileye ait. Neredeyse 200 yıldır yediğimiz içtiğimiz aldığımız çoğu ürünle bu aileye para kazandırıyoruz.

Amerika, İngiltere, Almanya ve birçok ülke merkez bankaları bu aileye borçlu.
Siyonist İngiltere Bakanı Arthur Balfour, 1917’de Lord Rothschild’e gönderdiği bir mektupla, Filistin’de bir Yahudi Devleti kurulmasını önerdi. Bu Balfour Deklerasyonu aynı zamanda bize imzalattırılacak 1920’deki Sevr Anlaşması’nın zeminini hazırlıyordu.

Fakat İsrail’e yerleşecek yahudi yoktu tüm çağrılara rağmen gelmiyorlardı. Filistin’deki İngilizlerin elindeki topraklar Rothschild tarafından satın alınmıştı. Ve yahudileri katleden Hitler’in finansörü yine bir yahudi olan Rothschild’di.

Küresel sermayeler, toplumları emelledikleri oyuna yöneltmek için her zaman bir moda, bir akım ya da “sahte düşmanlar” yaratmışlardır.

Irak’ta hiç kitle imha silahı bulunamadı…
Afganistan’da mağarada yaşayan 10 kişinin 11 Eylül saldırıları hikayesiyle Afganistan’ı yerle bir ettiler…
Bir sonraki aşama vücutlarımıza çipler yerleştirip, data’lardan her hareketimizi kontrol eder olacaklar…
Bunlar mutlak bir gün kaybedecek. Ama insanların saflıkları, bazen umursamazlıkları, facebook başında geçen saatler, subliminal mesajlar, Yahudi Kabala öğretilerinin şeytani oyunlarına alet olup oyunu görememeleri, çok hızlı yaygınlaşan yeni moda akımlar…

Her şeye rağmen diyorum ki: iyiler daima kazanır…

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorumlar

mahmut emniyet   -  Bağlantı 5 Mart 2014, 20:56

seninle akrabalık ilişkimin ne kadar güzel bir şey olduğunu yazılarını okuduktan sonra daha iyi anladım tebrikler

Ebru GENÇTÜRK   -  Bağlantı 7 Şubat 2014, 10:56

İyiler her zaman kazanır elinde sonunda kazanır…Bu düzen içinde bile kazanır.Muhteşemsiniz bunca saçmalık içinde anca sizin gibi inançlı,farkında olan birisi insanın içine su serpebilir.Sizi tanıdığım için kendimi çok şanslı hissediyorum ve sizi çok seviyorum…

ADEM GÜMÜŞ   -  Bağlantı 6 Şubat 2014, 15:21

GÜZEL İNŞALLAH HER ZAMAN İYİ LER KAZANIR VE SİZ HAKLI ÇIKARSINIZ.HEYECANLA BU YAZININ SONUNU BEKLİYORUM ACABA UÇU NERELERE DAYANACAK?

Aydın ÇİFTÇİ   -  Bağlantı 6 Şubat 2014, 10:35

Yılardır tekrarlanan bu komplo teorileri bence kapitalizmin insan üzerindeki baskısıdır. Bir zamanlar insanlar mabedlerini( Cami, kilise, stonehenge vb)en büyük yapılar olarak yapıyorlardı. Peki insanların bugün yaptığı en büyük yapılar neyi temsil ediyor? Mesela bu İstanbul’daki büyük finans merkezlerini; gökdelenleri;milyon dolara satılan rezidansları Rothschild mi Rockefeller mi yapıyor yada gidin satın alın mı diyor ? Bence bunlar para kazanma hırsının insan olmanın üzerine çıkmasından dolayıdır. İnsan gibi yaşamanın önemi ortaya çıktıkça evet iyilik güzellik daima kazanacaktır. Bunu yapacak olan gene insanın kendi bilinç seviyesini yükseltmesi,düşünmesi ve OKUMASIDIR.
Saygılarımla

Çatalçeşmeli   -  Bağlantı 5 Şubat 2014, 16:28

Mukaddes hanım, Mevzu çok derin ama çok güzel özetlemişsiniz, Elinize sağlık. Rothschil ailesinin Türkiye’de ki çalışmalarını içeren bir yazınız olursa; Kamuyu aydınlatma adına çok büyük fayda sağlıyacaksınız
Teşekkürler.
Çalışmalarınızda başarılar dilerim.

Yılmaz Kaplan   -  Bağlantı 5 Şubat 2014, 14:49

Yazınız için sizi tebrik ediyorum.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı