ENERJİ BLOKLARI

Son yıllarda, yeni milenyumun gelişiyle birlikte, büyük bir bilinçlenme ve uyanış içine girildi. Yaygın bir şekilde öğrenme ve gelişme çabası var bütün dünya insanlarında. Artık görünen görünmeyen her şeyin bir enerjisi, her maddenin enerji, her enerjinin de maddeleşebileceğini öğrendik. Düşünce boyutundan partikül boyutuna geçildiğini deneyimledik. Her biribimizin bir bütünün parçası olduğunu, bizi çevreleyen evrene karşı bütün olarak fonksiyonlarımızı yerine getiren eşsiz bir birey ve tam bir bütün olduğumuzu öğrendik. İşte bu görüşten uzaklaştığımız sürece uyumsuzluğu ve hastalığı deneyimleriz. Bunun aksine, ne kadar çok bu prensip içinde yaşarsak, o kadar uyumlu ve canlı bir denge durumunda oluruz. Ve Homeopatik akıma göre bütün insanlar doğuştan gelen bir enerji tarafından harekete geçirilir. Doğuştan gelen bu enerji düzeni değiştirildiği zaman insanı hastalığa, canlandırıldığı zaman da sağlığa götürür. Her birimiz bu enerjinin içimizde çalıştığının farkındayız. Bazı insanların yüksek derecede canlılığı olduğunu herkes bilir. Hepimizin gün içinde saat başı inip çıkan enerjisi vardır; İşte bu değişiklikler strese, diyete, uykuya vb. bağlıdır fakat sebep ne olursa olsun, yaşam enerjisinin arttığını ve eksildiğini deneyimleriz. Esalen, Holistik yaklaşım adlı kitabında, bu bağlamdaki bütün bulguların, vücut tarafından yapılan iyileşme ve strese dikkat çekme girişimleri olarak görür. Yani bütünlük bilincinden uzaklaşmak ve günlük yaşamdaki duygu ve düşünceler yaşam enerjimiz üzerinde ciddi blokajlara neden olup, hastalıkları oluşturuyor. Aslında bu insanların, beklenmeyen ve hoş olmayan deneyimlerden kaçınmak için savunma yolu olarak kullandıkları bir durum.

Kısacası duygu bedeninde, mantal bedende, ruhsal bedende oluşan bütün enerjiler,  fiziksel bedende blokajlara, blokajlar da hastalıklara neden oluyor.                                              Barbara Ann Brennan( Işığın elleri) gözlemlediği 6 çeşit enerji bloğundan söz ediyor:

1-) DIR DIR BLOĞU: Kişinin duygularının ve enerjisinin, durgunlaşana ve vücut sıvılarının bu bölgeye toplanmasına kadar bastırılmasının sonucudur. Beden karın bölgesinde kabarma eğilimindedir. Karın şişkindir. Bu blok genellikle yüksek enerji içermez, aksine düşük yoğunluktadır ve genellikle çaresizlikle ilintilidir. Eğer bu blok sürerse, muhtemel hastalıklar kolit veya anjina pektaris olacaktır. Genelde suçlayıcı türden bir öfke de mevcuttur. Kişi kendini güçsüz hisseder.

2-) SIKIŞTIRMA BLOĞU: Bir yandan hisleri bastırır, bir yandan da bir volkan gibi öfke biriktirir. Bu enerji bloğu karın, kalça, basen bölgesinde yağ ya da kas birikimiyle sonuçlanır. Bu durum devam ederse, kasıklarda iltihaplanmaya neden olur. Kişi öfkesinin farkındadır, kendini kapana sıkılmış hisseder, çünkü bu öfkenin açığa çıkması, küçük düşme hissiyle ilişkilendirilir.

3-) AĞ ZIRHI: Kişinin yaşamında her şey yolunda görünür. Derin korkular vardır.  Başarılıdır, ” mükemmel” bir evliliği ve örnek çocukları vardır fakat eksik bir şey hissetmektedir. Daha derin duygulara varabilmek için, muhtemelen yaşamında bazı krizler yaratacaktır. Bu kriz anı, beklenmedik bir hastalık, kaza ya da boşanma olarak kendini gösterebilir. Bu blokaj vücudun değişik yerlerinde gezer.

4-) TABAKA ZIRHI: Tüm duyguları dondurarak onları tutar. Bunlar yüksek gerilimle vücut çevresinde tutulurlar. Bu da iyi yapılanmış bir yaşam kurmada yardımcı olur. Vücut sağlam yapılıdır, kaslar sıkı olma eğilimindedir. Yaşamı çok doyurucu değildir, çünkü tabaka zırhı tüm duyguları iptal etmiştir. Bu vücudun her yanında yüksek gerilime yol açar; fazla çalışmaktan kaynaklanan ülser veya kişisel doyum olmaksızın yaşam içinde “itme” yaratmaktan kaynaklanan kalp problemleri görülür. Kişi bedenini iyi hissetmediği için, uzun kaslarında tansiyon ve stres, sonucunda da tendon veya baldır problemleri oluşur. Derin kişisel bağların eksikliği yüzeyde görünmemekte, kişinin yaşamı sorunsuz hissini vermektedir yine. Muhtemelen, bu kişi de daha derin duygularıyla bağlantıya geçebilmek için yukarıda belirtilen türden krizleri en sonunda yaratacaktır.

5-)ENERJİ TÜKETME BLOĞU: Enerji akışının uzvun uç noktasına doğru azalması şeklinde görülür. Kişi enerjinin oraya akmasına izin vermeyerek organları kesmektedir. Bu da o organda zayıflamayla sonuçlanır ve bazı vakalarda o bölgenin gelişmemesi bile söz konusudur. Bu kişi, zayıflık hissinden kaçınmak için söz konusu uzvu kullanmamaya çalışır ve kendi ayaklarının üzerinde duramama ya da yaşamda başarısız olma gibi, daha derinlerdeki ilişkili histen kaçar.

6-)ENERJİ SIZINTISI: Kişinin enerjisinin organdan aşağıya doğru akmasına izin vermek yerine eklem yerlerinden fışkırtması durumunda meydana gelir. Kişi bu uzuvlara akan enerjiyi azaltmak için(şuursuzca)yapar, çünkü çevresindeki belirli deneyimlere gerekli tepkiyi verecek gücü olmadığını hissetmektedir. Bunun kaynağı da, bu tepkinin uygun olmayan veya tehlikeli bir tepki olduğuna dair çocukluğunda vardığı bir karardır.

Kişi tarafından hangi blok geliştirilirse geliştirilsin, bu pek çok şeye bağlıdır. Başta da kişiliğe ve çocukluk deneyimlerine. Hepimiz bu blokların birkaçını kullanıyoruz. Dünyayı güvensiz bulduğumuz için bloklar yaratırız. Tüm enerji sistemimizi içeren modellere sahip bloklar yaratırız. Enerjetik savunma sistemlerimiz dış güçleri aktif ya da pasif olarak reddetmek, onları itmek için tasarlanmıştır.

Sonuç olarak bütün bu blokajlardan nasıl kurtulabiliriz? Akapunktur, polarite masajı, Lomi masajı, refloksoloji, muhtelif hareket ve postür teknikleri, kiropraktik, osteopati ve diğerleri. Ama illaki MEDİTASYON!..