REKLAMI GEÇ

GÖRÜNMEYEN EFENDİLER

21 Şubat 2014 Cuma

“….ve çok milletlere ödünç vereceksin, fakat sen ödünç almayacaksın ve çok milletlere saltanat edeceksin, fakat onlar sana saltanat etmeyecekler.” (Tesniye: 15:16)

“Yabancıya faizle ödünç verebilirsin, fakat kardeşine faizle ödünç vermeyeceksin.” (Tesniye: 23:20)

Kitab-ı Mukaddes’in, Ahd-i Atik denilen Eski Ahit bölümü 3 bölümden oluşur. Bu eski sözleşme de denilen kitabın birinci bölümü Tevrat (Tora) adını taşır. Musa’nın beş kitabı denir ve asıl Tevrat bu beş bölümdür. İkinci bölüm Peygamberler, üçüncü bölüm Ketubim’dir… İlk beş kitap (Musa’nın 5 kitabı) ise Tekvin, Çıkış, Levililer, Sayılar ve Tesniye adını alır.

Hz. Musa’nın ölümünden sonra, Kabbalist Yahudiler tarafından, Tevrat’ın tamamen çarptırılmasıyla Talmud adı verilen bir açıklama kitabı yazıldı. Talmud ise iki bölümden oluştu. Mişna ve Gemara… Her ikisi de M.S. 2. yüzyılda Yuda Hanasi adlı bir hahamın yazdığı yorum kitaplarıdır. Ve o günden beri sıradan bir yahudinin günlük hayatının anayasa kitabı olarak kaldı.

Yahudilikte en büyük özellik bir Yahudi anneden doğmayan Yahudi olamaz. Yahudiliğe giremez ve kabul edilemez. Seçilmiş olduklarına ve üstünlüklerine inanırlar. Dünya insanlarını “Goyim”; kendilerini “Efendi” gören bu kabalistler, Tanrı tarafından seçilmiş ve görevlendirilmiş olduklarına inanırlar. Mutlak, dogmatik ve asırlardır kendi Tanrılarının sözde ilahi emirlerini yerine getirdikleri gizli çalışan onlarca grupları vardır.

Sion Tarikatı, Cizvit rahipleri, Tapınak şövalyeleri, Fransiskenler, Mormonlar, Yehova şahitlerinden Masonlara ve Aydınlanmacılara (İlluminati) kadar bilinen bilinmeyen, gizli veya açık yüzlerce grup, örgüt vb…

Mezmurlar adı verilen dua kitaplarına göre: “Goyimler çalışacak, yahudiler yiyecektir.” “Bir goyimin (yahudi olmayan herkes) malını ve ticaretini bir Yahudi elinden alabilir.” Bunlar uzayıp gider ve bütün Kabbalistlerin günlük ritüellerinin bir bölümünü oluşturur.

Talmud’a göre; Güneydoğu Anadolu ve Kıbrıs, İsrail toprağıdır, vadedilmiş toprakların içindedir. Kendilerine Tanrının verdiği bir armağandır… Eski Ahit’e göre; Nil’den Fırat’a kadar olan topraklar Yahudilere vaat edilmiştir…

“O günde Rab, Abraham’la ahdedip dedi: Mısır Irmağı’ndan Fırat Irmağı’na kadar bu diyarı, Kenileri ve Kenizzileri ve Kadmonileri ve Hittileri ve Perizzileri ve Refaları ve Amorileri ve Kenanlıları ve Yebusileri senin soyuna verdim.” (15. Bab)

“O zaman Rab, bütün milletleri önünüzden kovacak ve sizden büyük ve kuvvetli milletlerin mülkünü alacaksınız. Ayak tabanınızın basacağı her yer sizin olacak, sınırınız çölden ve Lübnan’dan, Nil’den, Fırat Irmağı’ndan batı denizine kadar olacaktır. Önünüzde kimse duramayacak, Tanrınız Rab size söylediği gibi, dehşetinizi ve korkunuzu ayak basacağınız bütün diyar üzerine koyacaktır.” (Tesniye 12:25)

Yüzyıllardır bütün dünya insanları bilerek ya da bilmeden muhteşem planlanmış delice bir oyunun parçası oldular. Sadece bizim insanlarımız ya da ülkemiz değil, sadece Ortadoğu değil, bütün dünya insanları bu oyunun bir parçası halinde. Hedef belli, piramit ve konsey ortada, efendiler ve görünmeyen efendiler bile pek de o kadar görünmez değiller…

Bugünlük yeter, sevgi ve farkındalıkla kalın….

 

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorumlar

mahmut emniyet   -  Bağlantı 5 Mart 2014, 20:46

yahudilerin vazgecemediği kuralları sıralamışsın çok güzel keşke herkes bunları görüp de ona göre davransalar

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı