GAME OF THRONES

Dahiliye nazırımız geçen hafta duygusal bir konuşma ile “Geri çekilmek de bir erdemdir. Hangi görevde olursam olayım Recep Tayyip Erdoğan’ın neferi olarak hayatıma devam edeceğim. Hakkınızı helal etmenizi diliyorum” filan dedi. DYP’den devşirme, ama sadakatini göstermek için muhalefete en galiz ifadelerle saldırmaktan kaçınmayan nazırımıza ne oldu ki?

Trabzonlu Dahiliye nazırının, Trabzonlu Enerji Nazırı, Damat Berat Beyefendi ile geçinemediği, duygusal bir veda ile Saray’a bağlılık bildirip, dikkat çektiği konuşuldu. Sarayın çevresinde aile üyeleri ve bazı nazırlar arasında elektrikli bir hava olduğu anlaşılıyor. Dahiliye nazırının önümüzdeki günlerde feda edileceği belli. Game Of Thrones renklenecek sanki. Aile üyelerine yakından bakalım mı?

Malumunuz, Reis’in iki mahdumu, iki de damadı var. Büyük mahdum Burak Bey siyasete uzak, ticarete yakın. İşadamı-armatör, çok sayıda gemisi var. Hakkında bilinen çok bir şey yok. Sadece yaya kaldırımında bir kadın sanatçıya çarpıp ölümüne neden olması ve ölen kadının ailesinin davadan vazgeçmesi hikayesi bilinir. Burak Bey’in devlet yönetimiyle ilgisi yok. Onun işi ticaret.

Küçük mahdum “Sayın Bilal Erdoğan beyefendi hazretleri.” Ona ‘hazret’ ünvanını AKP’li belediye başkan vekili vermiş. Bilal Erdoğan beyefendi hazretlerinin özelliği çok. İlim Yayma Vakfı (İYV), Okçular Vakfı (Okçular Tekkesi), TÜGVA, TÜRGEV, ENSAR gibi vakıfların kurucusu, destekçisi, hamisi, hadimi. Beyefendi hazretleri siyasetle, eğitimle çok yakından ilgili. Dünya’yı çözmüş, hemen her gün bir toplantıda konuşuyor, halkımıza yol gösteriyor.

Bir konuşmasında, “Türkiye’de kabineter sistem var. Nedir bu kabineter sistem? Bakanlıkların ve bakanlık bürokrasilerinin kutsandığı, onların yasama ile yürütme üzerinde egemen olduğu sistem”  diyor. Bakanlıklar ve devlet bürokrasisinin ne kadar gereksiz olduğunu anlatıyor. Ona göre başkanlık hariç geri kalan hiçbir makam olmamalı. Devlet yönetimine daha nasıl talip olsun?

Bir başka konuşmasında; “…Şimdi dünya karmaşık bir döneme giderken bizim yeniden koalisyonlar dönemine dönmek, yeniden kendimizi böyle riske atmak gibi bir lüksümüz yok. Tayyip Erdoğan döneminde iyiyiz ama Tayyip Erdoğan’dan sonra ne olacak bunu iyi düşünmemiz lazım…” diyor. Son cümleye dikkat buyurunuz.

Son büyük sultan Abdülhamid Han’ı anlamak konulu toplantıda, “…Abdülhamid’i anlamak demek Türkiye’nin son 15 yılını, AK Parti iktidarını, Recep Tayyip Erdoğan yıllarını anlamak demektir… Abdülhamid’i yediler, biz Tayyip Erdoğan’ı yedirmeyeceğiz…” dedi.

Bilal beyefendi hazretlerinin devlet yönetimi hakkında iddiası var.  Konuya hakim, Türkiye’yi ve istikbalini çok düşünüyor. Hatta babasından sonra ne olacak en çok da onu düşünüyor. Kendisini veliaht ilan etmese de hazır olduğunu hepimize hissettiriyor.

Büyük damat Berat Albayrak, işletme ve ekonomi eğitimi aldı. İş adamı, holding yöneticisi iken 2015’de aktif siyasete hızla girdi. Milletvekili, parti yöneticisi ve enerji bakanı oldu. Yükseldikçe yükseldi. Basın önünde çok konuşmadan, gücüne güç katmaya devam ediyor. Devlet yönetiminde o da iddia sahibi.

Küçük damat Selçuk Bayraktar da Karadenizli bir aileden geliyor. Mühendis, babasının şirketinde çalışıyor. Baykar adlı şirketi orduya İHA ve SİHA üretiyor. Ürettiği her malın alıcısı devlet yani.  Ailenin teknoloji ve ticareti birleştiren üyesi. Siyasete henüz çok yakın değil, ama umut vaad ediyor. Kayınpederi, damadın verdiği güvence ile “insansız tank üretir hale geleceğiz” derken, küçük damat da “Kısa bir süre sonra da insansız jet çalışmamıza başlamayı düşünüyoruz” açıklaması yapıyor.  Başlangıç olarak çok iyi.

Hayaller büyük, sizce veliaht kim olur?