AKP’Lİ OLMAYAN PROPAGANDİST Mİ OLUYOR?

Geçtiğimiz günlerde Çinar mevkine çıktığımda, Atatürk caddesi üzerinde yapılan üst yapı çalışmalarına baktım. Çok hızlı bir şekilde yapılıyor. Ve de gerçekten çok güzel oluyor. Başkan Osman Zolan, Nihat Zeybekci’den devir aldığı alt ve üst yapıları aynen devam ettiriyor. İnşallah -temennim- bu işin üstesinden gelir ve 2014 seçimlerine yüzünün akı ile girer.
Başkan Osman Zolan, geçtiğimiz günlerde katıldığı ilimizdeki bir yerel televizyon kanalında da alt yapı, üst yapı çalışmaları başta olmak üzere, bundan sonra görevde kaldığı süreç içinde neler yapacağının ipuçlarını da verdi. Anlatımları bana popülist gelmedi. Gerçekçi çalışmalar olarak aklıma yattı. Bunların takipçisi olacağız..
Ancak, bazı insanlar var ki, halkımızı bilgilendirmek adına, bazen yönlendirme yapmayı seviyorlar. Akılları sıra AKP’li yöneticilere yağ çekiyorlar.

İlimizde bu tür insanların başında bazı gazeteci arkadaşlarımız önde gidiyorlar. Sıralarını kimseye kaptırmıyorlar. Dün Nihat Zeybekci’nin yanında olan bu insanlar, şimdilerde Osman Zolan’ın kuyruğundalar. Daha da önemlisi, kendi fikirlerinin haricindeki yaklaşımlara, yönlendirmelere ihtiyatlı davranan birisi olarak bildiğim başkan Osman Zolan’ın bu tür insanların fikirlerine kayıtsız kalamaması.

Bir basın mensubu arkadaşımız, geçtiğimiz gün -nasıl olduysa- belediye otobüsüne binmiş ve otobüs şoförünün halkımız ile olan diyaloglarını yorumlarken, “Otobüs şoförleri Prapagandist gibi davranıyorlar” demiş.. Çok haklı. Yerden göğe kadar haklı.

Otobüs şoförlerine verilen güzergah -gerçekten dedikleri gibi – günübirlik değiştiği için, psikolojisi bozulan bu insanlar, alt yapı yüzünden sürekli otobüs güzergahlarının değiştiğini bilen ve bu yüzden nereye gideceklerini bilemeyen yurttaşların soruları yüzünden tamamen sinir küpü oluyorlar.

Ama onları hedef göstermek yerine, sebeplerini bildiği üst yapı çalışmalarını kaleme alsa daha iyi olurdu. Çünkü alt-üst yapı çalışmaları olmadan önce güzergahlar belli iken, otobüslere binen halkımızı “hoş geldiniz” diye güler yüzle karşılayan, halkımızın sorularına içtenlikle cevap veren bu insanlar, şirket yönetimi tarafından “zamanında duraklarda olunuz. Yığılmalar olmayacak” uyarıları yüzünden şimdilerde istim üzerinde. Belediye Otobüs şoförleri, adeta sihirbazlık yaparcasına yol alarak zamanında duraklara yetişmeye çalışıyorlar. Bu tür insanların -bana göre- taktir edilmeleri gerekir.
İşte bu arkadaşımız, Denizli halkını canından bezdiren, verilen sürelerde yapılamayan alt ve üst yapı çalışmalarını eleştirse, biliyor ki Osman Zolan ile ters düşecek. O zaman geriye bir yol kalıyor. Bu da, en kolayı bu insanları eleştirmek. “Yapıştır yaftayı, tutmazsa izi kalsın” misali, bu arkadaşımız da kolayı seçmiş gözüküyor.

Ben her gün Belediye Otobüsleri ile gidip geliyorum. Onların çektiklerini biliyorum. Bu insanların “Prapagandist” denilerek zan altında bırakılması hoş değil. Çünkü gerçekten alt ve üst yapı yüzünden her gün değişen güzergahlar yüzünden sinirleri gerilen şoförler, toplu taşımacılığın en alt kademesinde bulunduklarından yük onlarda.
Denizli Belediyesi “üst yapı hemen bitirilsin” diye bir yolu iki müteahhide verir, onlar da aynı zamanda kazıya başlayınca yollar kapanı yor. Alternatif yollar zaten ilimizde yetersiz. Bir gün önce çizilen güzergah ertesi günü çalışmalar yüzünden iptal ediliyor.
Bu durumda siz olsaydınız ne yapardınız?

Gazetemizin bulunduğu İstasyon caddesinde trafik öylesine tıkanıyor ki sormayın. Ambulanslar bile 20 dakika klakson çalarak yolun açılmasını bekliyorlar. Hiçbir kimse ambulans içinde bulunan hastayı düşünmüyor. Keza itfaiye olayı da öyle. İtfaiye istasyon caddesinden geçerken, gidecek olduğu yangın çoktan bitmiş olur.
Bu olayı ben Belediye Başkanı Osman Zolan’a ilettim. Bana “Alternatif yol yok” dedi. Bir belediye başkanı, kazdığı yolun alternatifini bulamazsa, Turex’in şoförleri nasıl bulsun..

Saygıdeğer basın mensubu arkadaşımın bunu bilmesi gerekir. Kırk yılda bir belediye otobüsüne binince, orada duyduklarını “Jurnal” misali AKP’lilere aktarmak gazetecilik değildir. Eğer sen bunu gazetecilik sanıyorsan, sana bir sözüm var: Hadi canım sende!