Kekik üreticisine önemli uyarı

Denizli, 2000 yılında tütüne alternatif olarak üretimine başlanan ve kısa sürede üretim alanı ve miktarı artan kekik ihracatında tehlike çanları çalmaya başladı. Geçtiğimiz Japonya’ya ihraç edilen kekiğin, ilaç kalıntısı olduğu gerekçesiyle geri gönderilmesi, hem çiftçiyi, hem ihracatçıyı tedirgin etti. Kekik üretimde yaşanan sorunların masaya yatırılması ve kekiğin yol haritasının belirlemek amacıyla Ege Ağaç Mamulleri ve Orman Ürünleri İhracatçılar Birliği’nin öncülüğünde düzenlenen Kekik Panel’i Denizli’de yapıldı. Pamukkale Ricmond Otel’de yapılan Kekik Paneli’ne Denizli Gıda Tarım ve hayvancılık İl Müdür Yardımcısı Necdet Demir, Ege Ağaç mamulleri ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Nurettin Tarakçıoğlu ile çok sayıda ihracatçı firma yetkilisi ve kekik üreticisi katıldı.

“ALTIN YUMURTLAYAN TAVUĞU KESMEYİN”
Denizli Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdür Yardımcısı Necdet Demir, Panelin açılış konuşmasında, kekiğin tütüne alternatif ürün olarak 2000 yılında yetiştirilmeye başlandığını ve kısa sürede üretim miktarının ve üretim alanlarının arttığı söyledi. 2012 yılında Denizli’de 71 bin 400 dekar alanda 12 bin 200 ton kekik üretiminin yapıldığını belirten Demir, “Her geçen kekik üretimi artıyor. Ancak, kalitesinde düştü. Bunun nedenini kekik üreticilerin hepsi biliyor. İlaç kalıntısından tutunda, yabancı otları bile ayıklamadan kekik hasat ediyoruz. Dikkat etmemiz gerekiyor. Biz il müdürlüğü olarak bu uyarıları çoğu kez sizlere yaptık. Eğer uyarıları dikkate almaz iseniz, Altın Yumurtlayan Tavuk hikayesini biliyorsunuz. Kekik üretimi de o hikayeye dönüşmesin” diyerek çiftçileri uyardı.

“EKONOMİK DEĞERİ YÜKSELİYOR”
Kekik Zirvesi’ni, Türkiye kekik üretiminin yüzde 80’inin üretildiği Denizli’de yapmayı uygun gördüklerini söyleyen Ege Ağaç Mamulleri ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Nurettin Tarakçıoğlu, “Dünyada talep gören önemli tıbbi ve aromatik ürünler arasında kekik de yer almakta ve Türkiye, dünya kekik ticaretinin yaklaşık %70’ini elinde bulundurmaktadır. Son yıllarda alternatif tıp uygulamaları sayesinde kullanım alanının yaygınlaşmasıyla kekiğe olan talep daha da artmıştır. Bu da kekiği, ekonomik değeri giderek yükselen bir ürün haline getirmiştir. 1993 yılından itibaren ekimi yapılan ve bir kültür bitkisi haline gelen kekik üretimi 2000 yılından itibaren Ege Bölgesinde hızla yayılmış ve Türkiye kekiğinin yüzde 80’i Denizli’de üretilmeye başlanmıştır” dedi.
İLAÇ KALINTISI ÖNEMLİ SORUN
Geçtiğimiz yıl Japonya’ya ihraç edilen kekikte ilaç kalıntısı olduğu gerekçesiyle geri gönderildiğini söyleyen Birlik Başkanı Tarakçıoğlu, “Kekik üretimindeki kalite her geçen yıl düşmektedir. Sürdürülebilir bir üretim ve ihracat için uzman tavsiyesi ile uygun dozda, doğru zamanda ilaç kullanımı önem arz ettiği gibi, bilinçli bir gübreleme için öncelikle yapılması gereken toprak analizidir. Bu uygulama ile bitkinin ihtiyaç duyduğu gübre kullanılacak ve gereksiz israfın ve zararın önüne geçilecektir” diye konuştu.
Açılış konuşmalarının ardından Kekik Paneli’ne geçildi. Panelde, Ziraat Yüksek Mühendisi Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Akdemir Kekik ‘Ziraatında İyi Tarım Uygulamaları ve Zirai İlaç kullanımı’ Gıda Mühendisi Ufuk Begisi ise Kekik Tarımında Sürdürülebilirlik ve Kalite Beklentileri ile ilgili bilgi verdi.