ONBİR AYIN SULTANINA VEDA…
HARAM LOKMA VE ÇOCUKLARIMIZ…
KOMŞUSU AÇKEN TOK YATAN…
RAMAZAN AYI ŞENLİK, FESTİVAL AYI DEĞİLDİR…
FİDYE
Oruç tutmaya gücü yetmeyen düşkün ve yaşlı kimseler ile iyileşme ümidi olmayan hastalar, Ramazan ayının her günü için birer fidye verirler. Fidyenin tutarı aynen fitre kadardır. Bu fidyeler Ramazanın başlangıcında verilebileceği gibi, Ramazanın içinde veya sonunda da verilebilir. İsterlerse fidyenin hepsini bir fakire topluca verir, ayrı ayrı
SAHUR VE İFTARIN FAZİLETİ
Sahurda kalkıp yemek müstehaptır. Peygamberimiz (SAV), “Sahurda yemek yiyiniz, çünkü sahur da bereket vardır” buyurmuştur. Sahur yemeği, oruca dayanma gücü verir. Duaların kabul edildiği vakitlerden biri de sahur zamanıdır. Oruçlu sahura kalktığı zaman, dilekleri için dua etmeli ve Allah’tan günahlarının bağışlanmasını istemelidir. Oruçlulara iftar yemeği vermek hayırlı
ORUCA NE ZAMAN VE NASIL NİYET EDİLİR?
Orucun önemli bir şartı da niyettir. Niyetsiz oruç sahih değildir. Bu sebeple; niyetin ne zaman ve nasıl yapılacağının bilinmesi gerekir. Niyet zamanı itibariyle oruçlar ikiye ayrılır: 1-) Akşamdan itibaren gündüz kuşluk vaktine kadar niyet edilebilen oruçlar; Bunlar, Ramazan ayında tutulan, belirli günlerde tutulması adanan oruçlar ile nafile
Oruçla İlgili Fıkhi Meseleler
ORUCU KİMLER TUTAR? Ramazan anlatılmaz, yaşanır. Orucu yaşamak, teravihi yaşamak, sahuru, iftarı, ikramı yaşamak… Amel hayattır. Hareketsizlik ölümdür, amelsizlik de bir bakıma manevi ölümdür. Biz Kur-an’la, Ramazan’la, namazla, oruçla canlıyız. İbadetler kalp atışıdır, nefistir, dirilik işaretidir. Dini hayatın canlılığı başka neyle ifade edilebilir? Oruç tutmakla bir süre
En büyük camiye Sürücüoğlu atandı
Pamukkale Üniversitesi içinde yapılan Müftü Ahmet Hulusi Efendi Cami ve Külliyesi’ne İmam olarak Ali Sürücüoğlu, müezzin olarak da Ahmet Sarıkaya atandı.
RAMAZAN BAYRAMI
Orucu, iftarı, sahuru, teravihi ve mukabelesiyle, evveli rahmet, ortası mağfiret ve sonu cehennem azabından kurtuluş ayı olan bir mübarek Ramazan ayını daha geride bırakmak üzereyiz. Artık Ramazan Bayramının gölgesi üzerimize düştü. Ramazanın ayrı bir güzelliği ve manevi bir zevki vardı. Bayramında ayrı bir özelliği, güzelliği ve zevki
BAYRAM MI TATİL Mİ?
Müslüman, mutlu ve huzurlu insan olmalıdır. Çünkü onun hayatından sevinçler, hiç eksik olmaz. O, namazını kılar, bayram eder; orucunu tutar, bayram eder; kurban keser, eti ve derisi ile bir fakire veya düşküne yardımda bulunur, mutluluğu yüzünden okunur. Zekâtını verir, fakire-fukaraya infakta bulunur, dini sorumluluğu yerine getirmenin mutluluğunu
DÜNYEVİLEŞME VE UZAYAN EMELLER
Yüce Yaratıcı, imtihanın gereği olarak kullarına farklı ömürler ve farklı imkânlar vererek onları sınamıştır. O, kimini kısa kimini uzun ömürle, kimini variyet kimini sıkıntılarla dener. İnsanları imtihana tabi tutan da O’dur, imtihanın yer ve zamanını belirleyen de O’dur, soruları soran da O’dur, imtihan sonucunu değerlendirecek olan da
KADİR GECEMİZ HEPİMİZE MÜBAREK OLSUN
Dersine zamanında çalışmayan öğrencilerin imtihan günü, geçmiş günleri telafi için bütün gece derse çalışması gibi. Veya haramdan kazandığı parayla sevap kazanırım zannıyla gösteriş merakıyla takla atacak kadar gülüş duruma düşen zenginler gibi. Amaç yıl boyunca kurumaya yüz tutmuş iman ağacının bu gecelerde hayat suyu verilerek hayatta kalması
EN ÖNEMLİ İŞİMİZ
Bir zamanlar bir kralın aklına şöyle bir düşünce geldi:“Eğer bir işe ne zaman başlayacağımı, kimi dinlemem gerektiğini ve yapmam gereken en önemli işin ne olduğunu bilseydim, giriştiğim her işi mutlaka başarırdım.” Krallığın dört yanında bu sorulara tutarlı cevaplar arandı; ancak, Kral’ı tatmin edecek düzeyde bir cevap bulunamadı.
DUASI KABUL OLANLARDAN OLABİLMEK
Dua, dil hal ve fiil ile yapılır. Örneğin, sağlıklı olmamız için dil ile dua yaparız ama sağlık koşullarına riayet etmez isek o duanın anlamı yoktur. Fiilen de duanın şartlarına ve gereklerine uygun davranışlar geliştirmemiz gerekir. Helal kazanıp helal harcamak için dua ederiz ama kul ve kamu hakkına
DUALARIMIZ BÜYÜK BİR KULLUK MAKAMIDIR
Dua, İslâmî yaşayışta büyük bir yer tutar. Sevgili Peygamberimiz Efendimiz (S.A.V.) duayı bizzat ibadet ve hatta ibadetin özü olarak bildirmiştir. Duâ etmeyenden Allah (C.C.)’ın râzı olmayacağını, belâyı ancak duânın geri çevirmeye sebep olacağını haber vermiştir. Kur’ân-ı Kerim’de: “Bana dua edin, dileklerinizi kabul edeyim” (Mü’min Suresi, ayet: 60)
BİR NAMAZLIK ÖMÜR
Allah-u Teâlâ bizi neden yarattığının beyanını Kur’ân-ı Kerim’de zikrediyor. Yaratılış gayemiz Hakk’a kulluktur: “Ben cinleri ve insanları sadece bana ibadet etsinler diye yarattım” (Zariyat Suresi, ayet: 56) buyruluyor. Yaratılış hikmetimiz budur; ibadet etmek… Tevhit inancına göre Allah (C.C.)’ın rızasına uygun hareket ibadettir. Allah’ın emirlerini tutmak ibadet olduğu
İYİLİKLERDE BULUŞMA AYI
İnsan oruçlu iken Allah’ın misafiri sayılır. Nasıl ki, eve gelen misafirimizi güler yüzle karşılarsak, onu memnun etmek gayesiyle gücümüzü sarfedersek, Yüce Rabbimizde bu ayda cehennem kapılarını kapatmış, şeytanları zincirlere vurmuştur. Cehennem kapılarını kapatırken misafiri olan müminler için binlerce cennetin kapılarını açmıştır. Bu ayda bizlerin yüksek makamlara yükselmesi
RAMAZAN’DA SEVAP KAZANIYORUZ, SAĞLIKLI YAŞIYORUZ
Sonlarına doğru yavaş yavaş yaklaşmakta olduğumuz bu mübarek ayda “Ya Rabbi, başı rahmet, ortası mağfiret ve sonu cehennemden necat olan Ramazan ayını ülkemize ve insanlarımıza hayırlı eyle” amin dualarımızı dillerimizden düşürmedik hiç. Öyle değil mi? kardeşlerim. Geçen seneki Ramazanı yaşayalı bir yıl olmuş, dünya telaşı yüzünden nasıl