“Eğitim sistemi kötü yönetiliyor”

Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş) Denizli Şubesi Başkanı Osman Kandemir, 2008-2009 Eğitim-Öğretim Yılı’nı değerlendirdiği açıklamada, eğitimin sorunlarına çözüm üretilmediğini ve eğitim sisteminin hala kötü yönetildiğini söyledi. AKP döneminde bilimsel, laik, çağdaş, parasız eğitim arayışı ve anlayışının terk edildiğini ifade eden Kandemir,  “Eğitimde özelleştirme ve dinselleştirme hareketleri artarak devam etmektedir. Bunun sonucunda eğitim sistemimiz, geleceğimizin güvencesi çocuklarımızı yetiştirmede oldukça yetersiz kalmış, bilimsellikten ve çağdaşlıktan uzaklaştırılmıştır, okullar tarikat yuvalarına dönüştürülmeye çalışılmıştır. Cumhuriyet rejiminin herkese yeterli eğitim hedefi terk edilmiş, eğitim parası olanın satın aldığı bir meta, öğrenci de müşteri durumuna getirilmiştir” dedi.

Sınavlar, dershaneler, özel dersler, özel okullar, test kitapları, dergiler ile MEB bütçesine yakın büyük bir ekonomik pasta yaratıldığını belirten Kandemir, “Ülkemizde 1970’li yılların sonlarında 200 olan dershane sayısı günümüzde 5 bine yaklaşmıştır. Dershaneciliği bitirmek okulun etkisini arttırmak hedefleri ile getirilen SBS sınav sistemi tam tersine dershaneleri 4. sınıfa kadar indirmiştir. Son yıllarda dershane sistemi o derece yaygın hale gelmiştir ki, Milli Eğitim Bakanı’nın kendisi bile dershane sisteminden şikayetçi olmuştur” dedi.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın devlet okullarını yok saydığını ve özel eğitimin önünü açtığını dile getiren Kandemir, üniversiteye giriş sisteminde, bunun sınavlı hale getirilmesinden itibaren 7 kez değişiklik yapıldığını belirterek, “Planlı, programlı, uzmanların görüşleri alınmadan, ayaküstü yapılacak değişikliklerin yarar değil zarar getireceği bilinmelidir” dedi.

Eğitim fakültelerinden çıkanların, üniversite mezunu işsizler ordusuna katılmasının sorumluluğunun AKP’ye ait olduğunu ifade eden Kandemir, AKP iktidara geldiği günden beri, hukuka uygun yönetici atamasının da gerçekleştirilmediğini savundu.

Eğitim sisteminin iflas ettiğini dile getiren Kandemir, “Eğitim-İş olarak diyoruz ki; Eğitim sistemimizde gerçek bir reforma acil gereksinim vardır. Eğitim sisteminin gerçek işlevine kavuşabilmesi için her düzeyde yapılmaya ve yaygınlaştırılmaya çalışılan sınav sistemine ve eğitim sistemi üzerindeki piyasa egemenliğine son verilmelidir. Herkes için parasız ve nitelikli eğitimin koşulları yaratılmalıdır. 2008-2009 Eğitim-Öğretim Yılı eğitim çalışanları açısından ekonomik sıkıntıların derinleştiği bir yıl olmuştur. Eğitim ve bilim çalışanları yoksulluk sınırına mahkum edilmiş, ekonomik ve özlük konularda hak kayıplarına uğratılmıştır. Yılan hikayesine dönen ek ders uygulamaları, eğitim çalışanlarına “ek gösterge, eğitim öğretim tazminatı, kira yardımı” gibi kalemlerde herhangi bir iyileştirmenin yapılmaması ve ekonomik açıdan birçok meslek gurubunun gerisine düşmesi sıkıntıları arttırmaktadır. Eğitim çalışanlarının hak kayıplarına her geçen gün yenileri eklenmektedir” diye konuştu.

 < ?xml:namespace prefix = o ns = "urn:schemas-microsoft-com:office:office" />