
ACILARI UNUTMAYALIM
1 Kasım 2011 Salı
Geçen yıl Van ve Erciş Bölgesine gidip o bölgeyi görmüş ziyaret etmiştim.Erciş şehir merkezi 75 bin civarında nüfusu ,ağır ceza merkezi olan bir ilçe merkezi.İki beldesi ve 86 köyü ile bölgede çekim merkezi .Her yıl nisan ve temmuz arası Van gölüne akan Deli çaya gelen İnci Kefallerinin suyla dansına tanık olunan bir yer.O güzel bölge beklenmedik bir şekilde 7.2 şiddetinde bir depremle yerle bir olup,yıkıldı.Geçmişde de acı depremleri yaşayan Türkiye bir kez daha hazırlıksız yakalandı.
12 yıl evvel yaşanan Gölcük.kocaeli,Sakarya ve Düzce depremlerinde büyük tecrübeler edinmemize rağmen hala aynı hatalar sürüp gidiyor.O günlerde Deprem vergileri alınmaya başladı ancak bugün toplanan o vergilerin yerinde yeller esiyor.Depremle birlikte yardım kabul etmeyenler bir anda başka ülkelerden İsrail ve Ermenistan dahil yardımları kabul etmeye başladı.
Bu büyük ülkede her gün yeni bir gündemle uyanıyoruz
ÖTV yi artırır sigara ve akaryakıt kaçakcılığına sebep oluruz.
Temel ve özel yasaları değiştirir , hak aramayı zorlaştırırız,
Olaylara ve krizlere karşı millet olarak adeta bağışıklık kazandık.
Deprem mağdurları,
Zam mağdurları,
Terör mağdurları,
Sel mağdurları,
Trafik mağdurları,
Kredi kartı mağdurları,
Çek mağdurları,
Sınav mağdurları gibi üzüntüleri hep konuşuruz.
Bu olaylar sürer gider ve sonra unutulur.Mağduriyetler bu gün var da dün yokmuy du Akaryakıt kuyrukları,12 Eylül ihtilal mağdurları .bankerzedeler,siyaset mağdurları bunları yaşadık..Demireller.Bülent Ecevitler,Özallar,Tansu Çillerler,Mesut Yılmazlar bu dönemleri unutmadık.Koalisyonlar,ekonomik krizler yolsuzluklar ,İLKSANI ve İSKİYİ bunları hep yaşadık.Bu günlere kendiliğinden gelinmedi.Siyaseti bir türlü düzeltmediler,seçim yasalarını çıkartmadılar ve sonunda siyaset merkezileşti ,tekelleşti ve alternatifini dahi yaratamaz hale geldi.
Öyle bir hale gelindi ki ; Başbakan Recep Tayip Erdoğan “ ben siyaseti ve başbakanlığı bırakıyorum,gidiyorum”.diye söylese ,yerine alternatifi bulmak mümkün olmayabilir.Ona karşı çıkan muhalefet partileri veya karşı kuruluşlar “ne olur gitme “ diye yalvarabilir.Bu durumu zaman içinde sistem yarattı..Buradan dersler alabilmeliyiz.Siyaset kurumunu,hukukun üstünlüğü içinde demokrasiyi yaşatabilmeliyiz.Gerekli önlemleri bir an önce almalıyız. O zaman yolsuzlukları önler,siyasetin önünü açar,millet olarak mağduriyetlerden kurtuluruz.