BÜROKRAT İLGİSİ DENİZLİLİYE HEYECAN VERMİYOR

Devletin bürokratları müşteşar ve genel müdür seviyesinde ilimize son zamanlarda sık ziyaretlerde bulunmaya başladılar. MPM’nin (Milli Prodüktivite Merkezi) Ticaret Odası ve Denizli Valiliği ile birlikte düzenlediği leotermal ve mermer konularının masaya yatırıldığı toplantılarda katılımcı yogunluğu ve içeriğe olan ilgi ne yazık ki istenilen seviyede olamadı. Jeotermalle ilgili toplantıda MTA Genel Müdür Yardımcısı Denizli’nin de içinde olacağı bir ihtisas bölgesi kurulma çalışmasından bahsetmekle birlikte Denizli için sonuçta elde ne olacağını somutlaştırmadan yuvarlak kelimelerle beklentiyi geçiştirdi. Son olarak cuma günü mermer konusunun işlendiği bir diğer toplantıda da Sanayi Müsteşarı gerekli ilginin gösterilmemesinden şikayetçi oldu.

Bu yaşananlardan çıkardığımız sonuç, Denizli açısından en büyük sorunun aslında sırtının sıvazlanmasından öte Türkiye’de sermaye el ve yer değiştirirken Denizli’nin bundan ne aldığıdır aslında alamadığıdır. Sanayi verilerine baktığınızda büyüme ve yaratılan katmadeğer açısından son dönemde Denizli kayıp bir dönemi yaşamaktadır. Ama herzaman ki gibi işin özünü kaçıran ve bir yerlere şirin görünmek isteyenler fotografı ısrarla farklı göstermeye çalışmaktadırlar. Üretimden değil, alıp satmaktan, dövizle borsayla kazanç sağlayanlar istihdam yaratan sanayicininin derdini çözmekten çok uzak bir kafa yapısına ve anlayışına sahiptirler.

Başbakan Denizli’yi doğrudan bilemez, bilmesini de beklememek lazım. Fakat gazete manşetlerinde sürekli herşeyi yolunda göstermeyi namus meselesi haline getiren bir kısım meslek örgütü başkanları yüzünden devlet Denizli’de herşeyin yolunda olduğunu sanmakta. Referandum’da üyelerinin özgür iradelerine ipotek koyma pahasına demokratik olmayan bir tavır sergileyen bu başkanlara acaba referandum sonucu bir ders olmadı mı merak ediyorum.

Denizli’nin atardamarlarına girdiğinizde aslında işlerin hiç iyiye gitmediğini rahatlıkla anlayabilirsiniz. Bu olumsuzluğu somutlaştıracak ve bu zamana kadar hiç kullanılmamış bir parametreyi sizinle paylaşmak isterim:

Makine mühendisi sayısı bir şehirdeki üretimin gücünü yansıtan en iyi göstergelerden biridir. Oda kayıtlarına göre son bir sene içinde 250 üye Denizli’den ayrılmış, buna karşılık yeni üye olan yeni mezunların sayısı 50’ye ulaşmıştır. Sadece bu gösterge bile herşeyin yolunda olmadığını farklı bir açıdan gösteren bir göstergedir. Denizli’de istihdamdaki artışı geçen seneyle karşılaştıranların, işler yoluna giriyor diyenlerin iddiasını çürütecek bir sonuçtur.

Bizim derdiğimiz Denizli’nin geleceğidir. Bu şehirde sadece sanayici yaşamıyor, o yüzden sanayiciyle entegre bir kentin beslendiği damarların da sağlıklı olması gerekmekte. Biz de o endişeyi yaşayanların sesiyiz.

DENİZLİ’DE TEKNOLOJİ MERKEZİMİZ VAR AMA HALA RESMİ AÇILIŞI YAPILMADI.

İlimizde uzun uğraşılar sonucunda Pamukkale Üniversitesi bünyesinde bir teknoloji geliştirme bölgesi yaklaşık 1 sene önce faaliyete geçti. Başında da çok değerli bir bilim adamı ve doğma büyüme Denizlili Doç. Dr. Soner Haldenbilen var. Kendisi İnşaat Mühendisliği bölümünde de öğretim üyeliği görevini sürdürmekte. Kıt kaynaklar ve üstün gayretlerle 5000 m2’lik merkezi hizmete aldılar ve 30’a yakın şirkete hizmet veriyorlar, ayrıca 7000 m2’lik yeni merkezin de inşaatının temelini attılar.

Hizmete gireli bir sene olmasına ve Denizli için çok önemli bir konuma sahip olmasına rağmen, bir alt geçidi başbakanımıza açtıranlar neden böyle bir merkezin açılmasına henüz tenezzül etmezler, açıkçası çok merak ediyorum.