REKLAMI GEÇ

SESSİZ BİR HALK DEVRİMİ

21 Aralık 2010 Salı

CHP’de tarihe mal olacak bir dönem daha yaşanıyor. Türkiye Cumhuriyetini kuran felsefe tekrar tarihi sorumluluğu üzerine alarak yeni bir dönemin daha önünü açtı, Deniz Baykal ve Önder Sav gibi CHP’nin son 40 senesine damgasını vuran karizmatik anlayışı yönetimden uzaklaştırdı. Ülkesini evlatları gibi seven Cumhuriyet Halk Partililer geçmiş dönem liderlerine olan saygılarına rağmen Kemal Kılıçdaroğlu önderliğindeki yeni yönetime sahip çıktılar.

Kemal Kılıçdaroğlu aslında bu devrimde bir simgedir. Son dönem partinin dışa dönük mücadele azmini ortaya koymuştur. İstanbul gibi bir yerde Gürsel Tekin’le birlikte AKP’ye kafa tutmuştur. Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığında Gürsel Tekin’in İl Başkanlığındaki ekip 4 ilçe belediye başkanlığını 12’ye çıkarmıştır. Şehir efsaneleri vardır kulaktan kulağa yayılan işte Kemal Kılıçdaroğlu da böyle bir süreci yaşamıştır. Geçen yıl Denizli’ye geldiğinde EGS Kongre Salonu’nun tıklım tıklım dolmasından da anlaşılmıştır kendisine olan ilgi.

Türkiye uzun zamandır böyle bir süreci yaşamadı. Seçilmiş delegelerin çoğu Deniz Baykal ve Önder Sav’a bağlılıkları şüphe götürmeyecek kadar güçlü olmasına rağmen Cumhuriyet Halk Partisinin delegeleri, üyeleri bir ortak akıl geliştirerek AKP’nin nasıl önüne geçerizin çözümünü ortaya koydular. Bu sürecin benzerini daha önce 1972 yılında Bülent Ecevit de yaşadı. Cumhuriyet Halk Partililerin özgür akıl, biat kültüründen uzak ve irade ortaya koyma güçleri her zor dönemde ortaya çıkan bir tavır olarak tarihe geçmiştir.

Bu felsefe Kuvayi Milliye’den bu yana bu insanların genlerine işlemiştir. İşte Cumhuriyet Halk Partili olmak bu demektir: Neredeyse yarım asırdır iktidar olamamasına rağmen yıkılmadan ayakta kalmayı başarmaktır, en zorlu dönemde bir çıkış yolu yaratmaktır, her türlü parti içi oligarşik baskı ve biat et operasyonuna direnip yeni bir yol yaratmaktır. Cumhuriyet Halk Partisi Türkiye’nin aydınlık yüzüdür, halkın ta kendisidir.

Bu değişime katkı koyan Denizli ekibini de kutluyorum. Artık yeni bir dönem yaşanacak. Parti Meclisi üyesiyle temsil edilecek olan Aydın, Uşak, Burdur, Muğla’nın toplam nüfuslarından daha fazla seçmeni olan Denizli’nin parti meclisinde temsil edilememesi, bu şehirde dar kadro siyaset yapma uğruna partinin tabanını dışlayanların sebep olduğu bir durumdur. Deniz Baykal’ın Altan Öymen’den Genel Başkanlığı aldığı dönemden bu yana Denizli CHP örgütü kendi içinde bulunduğum dönem de dahil olmak üzere sağlıklı bir yönetim anlayışına kavuşamadı. Suni ayrışımların ortadan kalkacağı bir dönemdir bu yeni dönem. Partinin kucaklaşıp iktidar olma isteğini ve kararlılığını koyacağı bir dönemdir. O yüzdendir ki CHP’yi Denizli’de yönetenler değişimi Denizli’ye yansıtacak yeni bir yol haritası ortaya koymalıdırlar.

Cumhuriyet Halk Partisinde yaşanan Sessiz Devrim’in sahipleri 1919 kararlılığında “Dağ Başını Duman Almış” azmiyle mücadelelerine sahip çıkacaklardır. Cumhuriyet Halk Partisi Türkiye’nin zapt edilememiş tek kalesi olarak yaşamını sürdürmeye kararlıdır.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı