ANALAR AĞLAMASIN

Analar ağlamasın, açılım yapalım, sürece girelim, sürece karşı çıkan haindir, faşittir, yaşasın Apo, Esad katildir, katli vaciptir, gibi son günlerin moda söylemleri arasında Suriye’de Esad rejimini yıkma çabaları hız kazandı.

Hükümetimiz ABD’nin bir dediğini iki etmiyor, Allah için. Apo’yla işler tamam sayılır. Kuzey Irak zaten hazır. Suriye’deki Esad rejimi yıkıldıktan sonra, Irak, Suriye, Türkiye üçgeninde gelsin ikinci İsrail. Sonrası kısmetse İran’ın halledilmesi.

Anneler gününde, bir yandan analar ağlamasın edebiyatı yaparken öte yandan neler olup bittiğine bir göz atalım. Bizimkilerin pek sevdiği, Esad rejimini yıkmak için sırtını sıvazlayıp, Hatay ve civarında besleyip Suriye’ye yolladıkları tosuncukları için ne fedakarlıklar yaptıklarına bakmak yeterli.

Alın size son günlerde yayımlanan bir haber; Lübnan’da yayımlanan Al Akhbar Gazetesi, Türkiye’nin teröristleri barındırma ve silahlandırmakla kalmadığını, hayat kadınları da sunduğunu öne sürdü.

Suriye’deki rejimi devirmek uğruna bu ülkede katliamlar yapan ve ülkeyi çöküşün eşiğine getiren ÖSO militanlarına Türkiye’nin, gazinolardan ve gece kulüplerinden Türk hayat kadınlarını ayarlayıp militanları ‘eğlendirdiği’ iddia edildi.

Nasıl ama?
Devamı da var; ÖSO komutanları, kendilerine sunulan bu hizmetin cinsel ihtiyaçları karşılamada yetersiz olduğu ve bu şekilde devam etmesi halinde militanlar arasında çatışmalara neden olabileceği konusunda Türk istihbaratına şikâyette bulunmuşlar.

Al Akhbar Gazetesi’ne göre; Türk İstihbaratı Ankara ve İstanbul’daki gece kulüplerinden 80 hayat kadınını toplayıp, cihatçıları memnun etmeleri koşuluyla ve yüksek ücret ödeneceği vaatleriyle Suriye’ye göndermiş.

ÖSO ve Nusra Cephesi komutanları, “Bu savaşta bize sunulan silah ve para desteği her şey demek değildir. Savaş daha çok uzun sürecek gibi görünüyor. Cihatçıların cinsel ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik verilen fetvalara rağmen cihat evlilikleri yetersizdir. Türkiye’nin bu konuda sunduğu hizmet yetersizdir. Biz sizden bizimle savaşmanızı istemiyoruz ama kadınlarınıza “cihat evliliği” çağrısı yapmanızı bekliyoruz.” demişler. Cihat evliliği diye muta nikahını kastediyorlar.

Emperyalizmin bölgesel çıkarlarına hizmette sınır yok. Zamanında ABD askerleri için İstanbul’da genelevleri boyayıp hazırlık yaptıklarında, Denizler, conileri denize atmış ve hevesleri kursaklarında kalmıştı.

Şimdilerde durum farklı eve servis pizza gibi, adrese teslim hizmet. Hem de kime? Kadına mal gözüyle bakan, üç kuruşluk paralı askerlere. Daha üç beş gün önce Akçakale sınır kapısında bir polisimizi şehit edip, 9 polis ve askeri yaralayan bu serseriler değil miydi?

Ne diyelim? Bitirelim.

Ey Türk kadını; Anneler gününüz kutlu olsun!