REKLAMI GEÇ

FATİH

1 Ekim 2012 Pazartesi

Fatih’çiği Tavas’ta toprağa verdik geçen hafta. Fethettiği yer iki metrekare vatan toprağı. Fatih’ler art arda toprağa düşüyorlar. Elimiz böğrümüzde daha ne kadar izleyeceğiz, bu felaketi?

On yıl önce sıfır noktasındaki terör nasıl oldu da, bu hale geldi? Ağalar sormuyor, söylemiyor. Ama halk her şeyin farkında, Tavaslılar ve Tavas’a toplanan Denizlililer ihanetin de ihmalin de farkında.

Denizli teröre 141.şehidini verdi. Birçok şehit cenazesine katıldım. Ama şimdiye kadar böylesini görmedim. Önceki cenazelerde halk vakur bir tavırla katılırdı törenlere. Bu kez durum biraz farklı. Komşu ilçeler ve köylerden insanlar Tavas’a akıyor. Şehidin cenazesinin geçeceği yol üzerindeki tüm köylerde yurttaş kadın erkek, elde bayrak yollarda.

Törenden birkaç saat önce Tavas’a ulaştık. Tavas’ta hayat durmuş. Kimse işinin başında değil. Herkes sokaklarda. Sessiz, bir o kadar da öfkeliler. Ağır adımlarla cenaze namazının kılınacağı camiye akıyorlar.

Cami avlusunun yetmeyeceğini bilen görevliler, hemen yakındaki çarşı meydanında hazırlık yapmışlar. Protokol için dört yanı bariyerle çevrili bir alan hazırlanmış. Tavaslılar arkaya sevk ediliyor.

Organizasyon kusursuz, her şey düşünülmüş. Hatta öfkeli gençlerin “şehitler ölmez, vatan bölünmez veya şehidim hakkını helal et bize” gibi sloganları, alkışları bile düşünülmüş. Kimin hüneri bilmem, ama çok akıllıca. Meydanda bulunan on bin kişinin sesini bastıracak güçte ses düzeni hazırlanmış önceden. Gençler alkışa ya da bağırmaya başlayınca hoparlörlerden yüksek sesle dua veya tekbire başlıyor hoca. İyi taktik. Denizli Müftülüğü bunu 81 vilayete bildirsin, her yerde uygulansın. Bir süre götürür.

Tavaslıların öfkesini bastırmak mümkün mü? Cenaze aracı ile birlikte ortada protokol filan kalmadı. Büyüklerimiz ön sırada ayrılan yerlerini kaybetti, korumalar sıkıştı kaldı. Ortalık birbirine girdi. Kimse öfkeli halkı durduramazdı. Fatih’in arkadaşları, yakınları kuşattı tabutun etrafını.

Müftü efendi güçlü ses düzeni ile duruma müdahale etmeye çalıştı. Ama sözleri kalabalığı daha da gerdi. Uzun söyleviyle, bir çok kez gençleri protokolün arkasına almaya çalışsa da nafile. Müftü efendinin çabasını görmesi gerekenler elbet gördü. Ama Tavaslılar da gördü ne yazık.

Habertürk başta, bazı medya kuruluşları ‘Fatih’in cenazesine bin kişi katıldı, şehidin ablası bir kadın subayı haşladı’ gibi haberlerle sulandırmaya çalışsa da katılanların on binin üzerinde olduğunu da, tepkilerin hedefinin de oradaki bir kadın subay olmadığının da herkes farkında.

Tavas’ta yükselen tepkiyi kocaman hoparlörlerden yayınlanan dua ve tekbirlerle duyulmaz hale getirseler de gören gördü.

Bizden uyarması, Türk Halkı sabrının sonuna gelmek üzere. Artık kendisini yönetenlere güveni kalmamış. Şimdilik sitemle yetinse de “karanlığın kenarından ellerini toprağa basıp doğrulması” bir kıvılcım bekliyor sanki.

İktidarı, muhalefetiyle tüm partiler, askeri ve sivil bürokrasinin başındakiler, dikkat! Türk halkının sabrının sonu iyi değildir. Bilen bilir…

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorumlar

mehmet   -  Bağlantı 13 Ekim 2012, 16:00

tabi 10 yıl önce terör olmaz.o zamankiler nerde şimdi.ülkeyi yönetenler kimlerdi araştır bakalım.yıllarca ülkede başörtüsünü gündemde tutup vatanı kimler yönetti araştır bakalım.

dipek   -  Bağlantı 3 Ekim 2012, 00:45

vay benim sosyal demokratımın haline vay!

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı