REKLAMI GEÇ

MADALYONUN ÖBÜR YÜZÜ

1 Haziran 2013 Cumartesi

Önce liberallerle dönek solcular, kandı bunlara. İnandılar ya da işlerine öyle geldi. İktidara gelip “muktedir” olunca, her şey rövanşist bir anlayışla başladı. Giderek öç almaya dönüştü. Cumhuriyetten, onu kuranlardan, Atatürk ve arkadaşlarının getirdiği ne var ne yok hepsinden. Artık onun sözünün üstüne söz yok. Ona tabi olmayan hiç kimseye hayat hakkı kalmadı.

Milli görüş gömleğini çıkardık, dedi. Değiştik, değişerek geliştik, dedi. Kimsenin hayat tarzına müdahale etmeyeceğiz, dedi. Meşhur balkon konuşmasını yaptı özgürlük, hak ve adalet, dedi.

Artık demiyor. Kendini hiç saklamıyor. Doğrudan çakıyor. Her içki içene alkolik, diyor. Git evinde zıkkımlan,diyor. İki tane ayyaşın çıkardığı yasa, diyor. Bunları derken yüz ifadesine dikkat edin. Kin ve nefret okunuyor.

“İki ayyaş” lafını, öyle Hüseyin Çelik’in düzelttiği gibi sözün gelişi değil, bile isteye önceden hazırlanmış metinden, promter denen camdan okudu. Onca soru ve eleştiriye karşın, çıkıp “Ben Atatürk’ü ve İnönü’yü kastetmedim” demeye bile tenezzül etmedi. Etmeyecek de.

Laik bir devlet düzeninde yasalar dini esaslara göre yapılmazmış, alkol yasakları anayasa aykırıymış, Haşim Kılıç bile rahatsız olmuşmuş. Hadi canım sende! Adam yıllar önce bağrıyordu. Laiklik dinsizliktir, ya laik olacaksın ya Müslüman!, diye.

Alın size gerçek plan; Eski Milli Eğiğtim Bakanı Ömer Dinçer, 1995’te, Bilim ve Hikmet dergisinde yazıyor :“İslam bir yaşam tarzıdır, bütün alanları kapsar. Bu nedenle devletin kadrolarının şeriatçılardan oluşturulması yetmez! Yalnızca yasama ve yürütme erkinde değil, yargı erkinde ve yaşamın tüm alanlarında karar verme gücü ele geçirilecek, Cumhuriyet düzeni yerine İslami kurallar konulacaktır. Örneğimiz Osmanlı devlet düzeni olacaktır!”
AKP İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşçu ne diyor? Buyrun: “10 yıllık iktidar dönemimizde bizimle şu ya da bu şekilde paydaş olanlar, gelecek 10 yılda bizimle paydaş olmayacaklar. Çünkü bu geçtiğimiz 10 yıl içinde, bir tasfiye süreci ve bir tanımlama, özgürlük, hukuk ve adalet söylemi etrafında yaptıklarımızda paydaşlar vardı!.. Diyelim ki liberal kesimler, şu ya da bu şekilde bu süreçte bir şekilde paydaş oldular. Ancak gelecek, inşa dönemidir. İnşa dönemi onların arzu ettiği gibi olmayacak! Dolayısıyla o paydaşlar bizimle beraber olmayacaklar. Yarın bizim karşımızda olan güçlerle paydaş olacaklar. Çünkü inşa edilecek Türkiye ve ihya edilecek gelecek, onların kabulleneceği bir gelecek ve dönem olmayacak!..” Bu sözün ilk muhatabı Ertuğrul Günay galiba. Yıllarca değirmene su taşıdıktan sonra, onun da ayağı suya erdi bugünlerde.
Hedef Osmanlılaşmak. Osmanlı’nın mehteri her yerde. Milli marşlar yok. Arınç bey daha geçen gün 10. yıl marşını çalanlara, mehter marşı çalın demedi mi? Alevi’lerin tüylerini diken diken eden Sultan Selim’in adı üçüncü köprüye verilmedi mi? Kuyucu Murat Paşa demediklerine şükredin.
Birkaç gündür Taksim Gezi Parkı sebebiyle İstanbul ve diğer illerde olup bitene bakın. Ne kadar demokrat ve hoşgörülü olduklarını görün. Park yerinde kalsın, diyen insanlarımıza nasıl bir nefretle saldırdıklarına bir bakın. Bu fotoğrafın arkasında ne var?
Adamın derdi sadece parkı yok edip yerine AVM dikmek değil. Bu parkta bulunan ve 1940 larda yıkılan,Topçu Kışlasını yeniden canlandırmak.
Ne özelliği var bu kışlanın? 1909 yılında II.meşrutiyetin ilanından sonra, tarihe 31 Mart ayaklanması olarak geçen gerici ayaklanmada bu kışladan çıkan avcı taburu askerleri, meşrutiyetten ve özgürlüklerden yana olan mektepli subaylarını, zamanın adalet bakanını ve birçok mebusu katletmişlerdi. Şeriat istekli bu ayaklanma Mahmut Şevket Paşa’nın komutasında Selanik’ten gelen Hareket Ordusu tarafından bastırılmıştır. Ordunun kurmay başkanı da Mustafa Kemal’dir.
Demek ki neymiş? Hedef sadece Taksim’e AVM yapmak değil, gerici ayaklanmanın kalesini yeniden yapmakmış.
Taksim’den başlayıp, Türkiye’nin her yerine dalga dalga yayılan intifadanın anlamı daha da büyümedi mi sizce?

 

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorumlar

Yalçın Tüter   -  Bağlantı 4 Haziran 2013, 15:36

Sayın yazar, harika metin ve özellikle dikilmeye çalışılan Topçu Kışlası hikayesini unutmuş yada bilmeyenlerin dikkatine sunmanızı teşekkürle karşılıyorum.

ahmet AKTÜRK   -  Bağlantı 3 Haziran 2013, 15:24

ağzına sağlık sayın başkanım böyle yazıları daha çok halkın okuyabileceği masalar da her yerde olması gerekmez mi?

zafer   -  Bağlantı 2 Haziran 2013, 15:21

Sayın Zafer Gönenç bey,Mahmut Şevket Paşalar,Mustafa Kemaller nereden gelecek? Bizler bu kadar kısmetsiz bir nesil miyiz? Çünkü o komutanlar Silivri’de yatıyorlar.Çok geç olmadan bu millet içerisindeki Mustafa Kemalleri bir an evvel çıkarsa da insanların yüzü gülmeye başlasa.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı