REKLAMI GEÇ

PATRİOTA DEVAM!

19 Kasım 2012 Pazartesi

Geçen yazımızda ABD’nin patriot yasasından söz etmiş ve Bizi Suriye’de savaşa sürükleyecek patriot füzelerinin neremize konuşlandırılacağına dair kaygımızı paylaşmıştık.

ABD dış işleri sözcüsü Nuland, geçmişte Türkiye’yi Patriot’larla takviye etmiştik. Dolayısıyla, resmi bir talebin gelmesini bekleyeceğiz ve daha sonra NATO bunu tartışacak, demişti. Bizimkiler inkar etseler de; Bu gidişle Türkiye Suriye’ye savaş ilan edecek de, bakalım bizimkilerin önceden haberi olacak mı? diye sormuştuk.

Hadi iddiaya girelim! Ben olmayacak diyorum. Niye mi? Üstünden sadece bir hafta geçti.

ABD Savunma Bakanı Leon Panetta, Türkiye’nin Suriye sınırına Patriot füzesavarları istediğini açıkladı.

Bugün başka bir yerden daha ses geldi. Almanya’dan. Süddeutsche Zeitung Gazetesi, Türkiye’nin pazartesi günü NATO’ya resmi bir başvuru yapacağını iddia etti. Alman gazete detay veriyor, NATO’nun ABD’li komutanının olumlu yanıt verip, gereğinin ivedilikle yapılmasını sağlayacağını, Almanya Ordusu’nun bu operasyona 170 askerle katılacağını söylüyor.

Hangi operasyon diye sormayın, Suriye tabi ki. Füzeler Suriye sınırına yerleştirilecek. Komuta ABD’de olacak, Alman ordusunun 170 askeri de füzeleri kullanacak.

Bu patriotlar son versiyon. Hem füzelere, hem de uçaklara karşı kullanılabiliyor. Ne güzel değil mi? Suriye’den kimin attığı belli olmayan üç beş roket Türkiye’ye düşecek. Sonrası Rambo filmi gibi, sonu önceden belli. ABD’li generalin emri ile Alman askeri düğmeye basacak. Bunun adı ulusal savunma olacak.

Yahu, bizde memleketi savunacak komutan kalmadı mı? (Kaldı mı ki…) Elin ABD’lisi Alman’ı bize ne hayır getirecek? Biz bu ’Alman Paşa’ hikayesini 1914’de denedik. Dünya başımıza yıkıldı. Yüzbinlerce Mehmet toprağa düştü.

Atatürk ve arkadaşlarının yarattığı mucize ile Anadolu’yu ve İstanbul’u bin bir mihnetle geriye almadık mı? Tarihten de ibret almaz mıyız? Bir daha Atatürk’ü nerden bulacağız?

Gerçi bizimkilerin dış politika, ulusal bağımsızlık gibi kaygıları yok. Kimi kime şikayet edelim? Varsa yoksa iç siyaset. İktidarda kaldıkları sürece sorun yok. Gerisi faso fiso.

Muhterem başvekilimiz Mısır’dan gürledi yine. İsrail’den son günlerde Gazze’ye yaptığı saldırıların hesabını mutlaka soracakmış. Daha önce bir ‘van minüt’ dedi, İsrail kuyruğunu kıstırdı kaçtı, ya! O heyecanla Mavi Marmara gemisini basıp, 9 can almıştı hani. Onun da hesabını soracaktı ama, araya başka işler girdi. Şimdi hepsini birden sorar mı dersiniz?

İçeride ileri demokrasimiz hızla ilerlerken -Bakın en güzel örneğini açlık grevlerinde verdi hükümetimiz. Bir tek can kaybı olmadan, Sayın(!) APO’nun talimatı ile sona erdi. Yoksa Arınç bey yine gözyaşı dökmek zorunda kalacaktı- dışarıda büyük bir Ortadoğu zaferi ile olayı taçlandırıp, tüm İslam aleminin liderliğine (hilafet de fena olmaz) hızla koşuyoruz.

Bu süreçte kaybedeceğimiz toprağın veya toprağa düşecek üç beş Mehmet’in derdini çekemeyiz. O kadar olur.

Allah sonumuzu hayır etsin!

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı