REKLAMI GEÇ

TACİZ VE TECAVÜZ

28 Mayıs 2012 Pazartesi

Doğan görünümlü şahin misali, yakışıklı, modern görünüşlü, Gençlik ve Spor Bakanı Kılıç, Üniversite öğrencilerinin 19 Mayıs kutlamalarında kız erkek tango yapmasından rahatsız olup, programı kestirmişti. Bundan esinlenip talimatı vermiş, bakanlığa bağlı gençlik kamplarında kız ve erkek çocuklar bundan böyle ayrı ayrı tarihlerde kamp yapacaklarmış. Kamplardan biri bizim Cankurtaran’da.

Bizim çocuklar 12-13 yaşlarında gitmişlerdi. Bir hafta boyunca ailelerinden uzakta, kızlar ayrı binalarda yatıyor, yemek, eğitim, gezi, spor etkinliklerinde bir arada oluyorlardı. Bu kamplara çocuğunu gönderip, memnun olmayan aile yoktur sanırım. Demek ki şimdiye kadar yetişen gençliğin namusu lekeli.

Yavaş yavaş değil, hızla ilerliyorlar. Nereye? geriye doğru! Bunların ilerledikleri yönden iki fotoğraf verelim mi? Verelim. Buyrun size Hürriyet gazetesinden linkiyle birlikte iki haber:

İŞYERİNDEKİ ERKEĞİ EMZİREN KADINLAR TACİZDEN KURTULUR

İslam dünyasının en itibarlı eğitim kurumlarından Mısır’daki El-Ezher Üniversitesi’nin Hadis Bölümü Başkanı Prof. İzzet Atiya, “Kadınlar, aynı işyerindeki erkekleri emzirirse, akrabaya dönüşür, tacize uğramaktan kurtulur.Eğer bir kadın iş arkadaşını en az 5 kez emzirirse aralarında artık ailevi bir bağ kurulmuş olur. Böylece de iş yerinde yalnız kalmalarında bir mahzur olmaz. ” fetvası verdi. (İsteyenler tıklayıp okusun)

BİR DAMADA İKİ GELİN

Irak’ta Abdülrahman Naif el-Obeidi isimli 22 yaşındaki genç adam, iki kadına birden “aşık” oldu, birini seçmek yerine ikisiyle de aynı gün evlendi. Tikrit’in kuzeyindeki El Laklak köyündeki aile evinde 6 Nisan’da düzenlenen tek düğün töreninde iki gelin vardı: damadın kuzenleri İntidhar (17) ve Suad (22). (İsteyenler tıklayıp okusun)

Nasıl, gidişat benziyor mu? Benziyor ama tam değil. Daha yapılacak çok iş var.

Neydi slogan; Durmak yok yola devam.

Başka? En az üç çocuk!

Kadının eğitimde, iş hayatında ne işi var. Otursun evinde çocuk doğursun.

Bu da bizden son fotoğraf:

Türkiye Barolar Birliği Kadın Hukuku Komisyonu ikibin kadın avukatla bir anket çalışması yaptı. Sonuçlar vahim. Kadın avukatların yüzde 84’ünün cinsiyeti nedeniyle ayrımcılığa maruz kaldığı açıklandı. Bu orana cinsel tacize, tecavüze, şiddete maruz kalanlar dahil. Katılımcıların yüzde 57’si “Sadece kadın olmanız nedeni ile iş yaşamınızda ayrımcılığa uğradınız mı” sorusuna “evet” yanıtını verdi. Kadın avukatların yüzde 55’i hâkim, savcı, kâtip, kalem müdürü ve icra memuru tarafından ayrımcılığa uğradığını belirtti.

Hak arama özgürlüğünün savunucuları avukatlar. Şiddete maruz kalan, tacize, tecavüze uğrayan, her türlü haksızlığa uğrayan kişilerin ilk başvuracağı kişi avukat değil miydi?

Avukatların mesleki yetkileri Silivri’ye özel yasalarla kısıtlamaya çalışılırken, avukatsız yargılamanın alt yapısı hazırlanırken, kadın avukatların fotoğrafı daha iç karartıcı.

Önce avukatlara, avukat gerek. Ne dersiniz?

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı