
SORUMLU!
14 Mart 2016 Pazartesi
Yine bir bomba! Yine onlarca can kaybı! İçimiz kan ağlıyor!
Ne yapacağız?
Çaresizlik içinde bu kaçıncı diye soruyoruz?
Kaç kez izlediğimiz filmi yeniden izliyoruz:
Basına yasak konulacak!
Sosyal medya engellenecek!
Terör lanetlenecek!
“Kanları yerde kalmayacak” denilecek!
Misliyle karşılık verileceği söylenecek!
Birlik beraberlik çağrısı yapılacak!
Güvenlik zirvesi toplanacak!
Terör örgütü açıklanacak!
Canlı bombanın ismi sızdırılacak!
Arkasındaki destekçiler ima edilecek!
Uyduruk bir bildiri ile muhalefetin sorumluluk çağrısı iğdiş edilecek!
Bu önlemler Reyhanlı’dan beri hangi bombalı eylemi engelledi?
Sorumlu kişiler Dışişleri Bakanlığı’nın, İçişleri Bakanlığı’nın, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün, Genelkurmay Başkanlığı’nın, Milli İstihbarat Teşkilatı’nın olanakları, Meclisin siyasi desteği, toplumun vicdani onayı ile bu sorunu çözecek.
Peki, sorumluların elinde bunlardan hangisi yok?
Kaç yıldır bu kurumların sorumluları kim?
Şimdi birlik beraberlik çağrısı yapanlara söylüyorum!
Bütün yetkileri eline teslim ettiğimiz kişiler nedeniyle bu haldeyiz. Bu olayların olmasını engelleyemeyen sorumlulardan kurtulmadan, uygulanacak hiçbir politika, alınacak hiçbir önlem, verilecek hiçbir destek işe yaramaz.
Hastayı hatalı ameliyat eden doktorun eline, bunu düzelt diye yeniden neşter verilir mi?