2015 GENEL SEÇİMLERİNİ KİM KAZANIR?

Benden uyarması:

Önümüzdeki genel seçimlerde CHP ve MHP’den medet umuyorsan, acilen psikolojik bir destek almalısın..

Ve fakat bu uyarımı dikkate almazsan, seçimlerin ardından bir psikolog yerine kendini koroner yoğun bakım ünitesinde bulman, büyük olasılık…

Şanslı olanlar, psikiyatr müdahalesiyle yırtabilir…

Neden mi böyle diyorum?

Önce bir durum tespiti yapalım öyleyse,

Yakın geçmiş örneklemi:

30 Mart seçimleri gösterdi ki; CHP ve MHP’li bir siyaset adamının, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğunda oturma ihtimali, bir kardanadamın Çınar Meydanı’nda yaz aylarının herhangi biri boyunca, erimeden oturma ihtimalinden daha zordur, hatta ve hatta imkansızdır!..

Daha yakın geçmiş örneklemi:

10 Ağustos Cumhurbaşkanlığı seçimleri gösterdi ki; Değil mütedeyyin bir çatı aday bulmak, Kılıçdaroğlu hacca gitse, Bahçeli fes ve takunyayla gezse de bu anlayışla, iki partinin Türkiye’de iktidar olabilme şansları yoktur

Söz konusu örneklerden çıkarılacak sonuç:

İş bu mücbir sebeplerden ötürü, çok ciddi bir konjonktürel bir değişiklik olmazsa CHP ve MHP liderleri önümüzdeki genel seçimlerde Oran’a çıkamaz. Bu iki parti liderinin, şu anlayış, sistem ve örgüt yapısıyla, çıkıp çıkabileceği tek adres, ancak parti içi rakiplerini yenebileceklerinden, kongrelerinin ardından Anıtkabir’dir…

CHP ve MHP’de, sittin senedir süren anlayışın yarattığı sıkıntı, bu anlayışın ürünü bir sistemle çözülmez, çözülemez, çözülebilemez!..

Çünkü CHP ve MHP kadroları;

A. Çok söyleyip, az eylerler.
B. Birçoğunun içinde bir aslan yatar, ama yalnızca yatar!..
C. Geneli Atatürkçü düşünür ama Atatürk gibi düşünemez.
D. Çoğunu, başka bir partiliye kendi partisinden ve partilisinden şikayet ederken bulabilirsin.
E. Genelde suçlu ve yanılan bir başkasıdır. Hata kat’a kendinde olamaz!..
F. Bazıları, kendince bu ülkeye cumhurbaşkanı ve veya başbakan, bir futbol takımına teknik direktör, bir bankaya genel müdür, bir orkestraya şef, çok iyi bir mimar, bir o kadar iktisatçı, süper bir gazeteci, dört dörtlük bir hakim olabilecek denli donanıma sahiptir ama burnunun ucundaki gerçeği algılayamayacak kadar cahildir.
G. Hatırı sayılır bir kısmı, dayanışma ile dayama arasındaki ayrımı yapamaz.
H. Amaç ile aracı karıştırdıklarından önemli bir kısmının siyasi yaşamı, yükselmek için ömürlerini verdikleri il veya ilçe başkanlığı koltuğunda sonlanır.
İ. Anket şirketlerinden çok sezilerine güvenirler. Havayı koklayıp seçim tahmini yaparlar. Genelde tahminlerde ‘bu kez kesin’ kazanırlar.
J. Maç boyunca sahada kaptan kim olacak kavgası vardır? Maçtan sonra çoğu tribündeymiş gibi davranır.
-Çok kötü oynadılar be!..
K. A millilerin 8-0’lık İngiltere yenilgisi sonrası “Yenildik ama ezilmedik” yorumu yapan TRT spikerinden daha ilginç seçim sonucu değerlendirmeleri yapabilirler.

Şimdi bu maddelere, biraz daha düşünsen daha onlarcasını ekleyebilirsin ama CHP ve MHP kadrolarınca, bunların hepsi; külliyen iftira, karalama ve düpedüz gerçek dışı olarak yorumlanır.

Çünkü onlardan daha iyi bilemezsin, daha net göremezsin, daha doğru algılayamazsın…

Aralarında gerçekten çok iyi niyetli, vatansever ve özverili olanları da vardır. Ama sayıları o kadar azdır ki, ya ‘lanet’ edip kaçarak uzaklaşırlar ya da ‘üzüm üzüme baka baka kararır’ atasözü misali farkında olmadan başkalaşır.

Eleştirdiği iktidarı alt etmek için, onun yöntemlerini kullanmak yerine, bence ‘Bu ülkenin gerçek bir muhalefete ihtiyacı var’ saptamasına kulak asmaları, daha hayırlıdır!..

Vakit oturduğun yerden iktidar hayali kurma vakti değil, bir an önce CMHP ve veya MCHP’yi kurma vaktidir..