REKLAMI GEÇ

AĞAÇ

16 Eylül 2009 Çarşamba

Sana deseler ki
Bizim pislik bir işimiz var!
Bundan para pul bekleme!
Gelecek filan da bekleme!
Dolaş kardeşim Denizli’yi, dağı taşı birbirine kat!
Topla şu atık kağıtları!
Kendine gönüllü destekçi bul.
Ağaçların kesilmesini engelle!
Yetmedi üstüne fidan dik. Ormanlar oluştur!

Yapar mısın?

Onlar yaptı!
Hem de 10 yıl boyunca..
Birileri dur diyinceye kadar..

İlçeleri, köyleri arşınlayıp,
10 yılda 5 bin 600 ton atık kağıt topladılar!
100 bin ağacı kesilmekten kurtardılar!

Yetti mi?
Yetmedi!

17 farklı ormana 350 bin fidan diktiler..

Yetti mi?
Yetmedi!

1 milyon 200 bin adet atık pil topladılar..
5 milyon metreküp toprağın kirlenmesini önlediler…

Yetti mi peki?
Bu da yetmedi!

Tuttular atık kağıtların arasındaki dergileri
kitapları ve benzer uzun ömürlü yararlı yayınları
toplayıp, olmayana, ulaşamayana götürdüler…

Muğla Belediyesi ile birlikte
aynı anda, Türkiye’de ilk kez elektronik
atığı toplamaya başladılar…

Binlerce noktaya atık kağıt
ve pil toplama kutusu koydular
Denizli ile aralarında oluşan muhteşem sinerji;
imece mucizesini ortaya koydu…

Yetti mi?
Yetmedi!

Düğünlere, derneklere,
Acı-tatlı günlere
bağış karşılığı çelenk taşıdılar..

Toplanan paralar noldu peki?
Yine fidan oldu,
kitap oldu, gencecik yürekleri
çevre konusunda aydınlatan ışık oldu!

Sonra noldu?

Hooop dedi Çevre Bakanlığı!
Bu iş yerel yönetimlerin!

DOÇEV şimdi bir yıldır izliyor
kendinden sonrasını

On yıllık deneyiminden faydalanıp
bu kentin kağıt atıkçıları,
acaba hizmet kalitesini ne denli
yükseltecekler diye?

Yükselttiler!
İhaleciler öyle bir topluyor ki kağıtları;
yardımcı olmak isteyen vatandaşın
sinir kat sayısını yükselttiler!

Arıyorsun adamları!
ismini, soy ismini, adresini arıyorlar;
“Ekibimiz şimdi geliyor” diyip telefonu kapatıyorlar.

Sonra noluyor?
Bir gün, iki gün, üç, dört…

Arıyorsun bir daha!
Bu kez telefona farklı biri çıkıyor…
Aynını yapıyor!..

Şimdi dönüyoruz size diyorlar!
Gelen giden var mı?

Bir, iki, üç, dört, beş gün…

Ne gelen var ne giden!

Kim denetliyor bunları?
Hiç kimse!

Peki kim denetlemiyor?

Onu Tataroğlu Kağıtçılık’tan
Uğur Tatar’a sorun..

Vermiş adam mahkemeye
hem belediyeyi, hem de Çevre ve Orman Bakanlığını!

“Olmadı hakkımı Avrupa Çevre Komisyonu’nda
arayacağım” diyor..

DOÇEV’in gönüllü olarak
sonunda hayır işi yapmak adına
hiç kimseden maddi manevi destek almaksızın
10 yıldır yaptığı işi üç firma yapamıyor.

Ve vatandaş, bu işbilmezliğe resmen çıldırıyor.
Ne çare!
Alışacağız tabi!
İnsan zamanla nelere alışıyor!..

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı