CHP KONTENJAN KULLANIR MI?
15 Nisan 2011 Cuma
Yahu şu söylemlere bir bakın Allah aşkına!
Türkiye şeyhler, dervişler, müritler ülkesi oluyormuş da…
Bu seçim Türkiye için bir ulusal mücadele savaşıymış da…
Herkesin, en başta CHP’lilerin bu konuda daha duyarlı davranmaları gerekirmiş de…
Seçim sürecinde yaşanacak olumsuzluklardan, hele hele partililerin CHP’yi zora sokacak hal ve hareketlerden imtina etmeleri önemliymiş de…
Ön seçimde yakalanan olumlu havanın bozulmaması için listelerin değiştirilmemesi yerinde olurmuş da!..
Yahu geçin bunları kardeşim!
Bu parti hukukun üstünlüğünü savunuyor diyebilir miydik 12 Haziran’da CHP ‘kontenjan kullanmalı yoksa hukuksuzluk işlemiş olur’ diyerek bir vatandaşlık görevini yerine getirmek için apar topar seçim kuruluna koşuşturan CHP’liler olmasa!
Hangimiz 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu ve YSK’nın 125 sayılı kararı hakkında bilgi sahibi olurduk bu itirazlar olmasa.
Ben şahsen ortaya önyargıyla atılmış kuru iftiraların hiçbirine katılmadığım gibi, bu girişimleri ülke hukukuna her zaman katıksız inanmış bir vatandaş, 16 yıllık mesleki hayatım boyunca hiçbir hukuksuzluk görmemiş bir gazeteci olarak, insanların adalet, güven ve huzur ortamında yaşadığı bir Türkiye Cumhuriyeti’nin devamı için, girişimleri alkışlıyorum…
O yüzden huzurunuzda en azından tüm gazeteci arkadaşlarımız adına; verdikleri itiraz dilekçeleriyle aydınlanmamıza yardımcı olan başta değerli eski DSP’li bakanımız Mehmet Kocabatmaz’a teşekkür ediyorum.
Ve en çok da üstün hukuk bilgisiyle anayasa profesörlerini alt eden, Dokuzkavaklar Mahallesi’ndeki ilkokul mezunu Yılmaz Emik kardeşimi tüm içtenliğimle kutluyorum.
Bu etkin aydınlatma çalışmasında emeği ve katkısı olan, ancak ismini bilmeden atladığım başka siyasetçilerimiz de varsa, kendilerinden tekrar tekrar özür diliyorum…
**
CHP Merkez Yürütme Kurulu’na sesleniyorum…
Yapılan hukuksuzluğu fark edip üstün bir vatandaşlılık bilinciyle YSK’ya itiraz eden Kocabatmaz’ı Denizli’den, Yılmaz Emik kardeşimi de Antep’den kullanılması zorunlu kontenjanlara koysunlar!..
**
Önseçimden üçüncü çıkan Denizli Barosu eski başkanı Adil Demir’e sesleniyorum.
Derhal adaylıktan azlini isteyip, yeniden Baro Başkanı olsun. Ve ilk icraat olarak Türkiye Barolar Birliği’ne müracaat edip hukuk alanında verilecek 2011 ödüllerden birini bu arkadaşlarımızın alması konusunda kulis çalışmalarına başlasın…
**
Son sözüm CHP’nin üst düzey kurmaylarıyla milletvekilliği adaylığı için önemli görüşmeler yaptığını yakından bildiğim Bülent Öztürk’e!..
Ön seçimde CHP’nin yakaladığı olumlu hava uğruna, yüksek ihtimal olduğu halde kontenjan adaylığı hakkından nasıl bir anlamda feragat ettiyse, şimdi şu örnek CHP’li arkadaşlarımızın önünün açılması için de destek versin!..
**
Aksi halde, onu aradan çıkaralım, ötekinin önünü keselim, berikinin hakkında atıp tutalım, aramıza gasteci de olsa dışardan adam almayalım, diye bin bir türlü hesap kitap yaparken CHP kanımca, gelir kontenjan koltuğuna oturuverir Eray Karınca…
Söylemedi demeyin!…