REKLAMI GEÇ

DENİZLİ, ‘NECİP GÜL’LÜK GÜLİSTANLIK

7 Nisan 2011 Perşembe

2008 Temmuzunda Uzunpınar’da bir çiftçi, tütün ilacı içerek kıydı canına. Arkasında bıraktığı notta “Layık olamadım affedin” yazıyordu…

2008 Ekiminde DTO Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Ağcabay, boğazını falçatayla keserek intihar etti.

2008 Aralığında aynı gün biri Acıpayam’da av tüfeğiyle kafasına sıkarak, diğeri Gözler’de tarım ilacı içerek iki genç yaşamını yitirdi. İşsizdiler…

2009 Şubatında CHP İl Genel Meclisi Üyesi Mehmet Harmanda, Sarayköy’deki sahibi olduğu muhasebe bürosunun kapısına astı kendini. 100 bin liralık borcu vardı…

Aynı ay Kız Meslek Lisesi’nin takdirlik Öğrenci Meclisi Başkanı H.Ç, kaldığı cemaat evinin camından kendini boşluğa bıraktı. Öğrenildi ki bir hafta önce hırsızlıkla suçlanmıştı…

Yine aynı ay, Kıraathane işletmecisi Nurettin Sazak, borçlarını ödeyemeyince işlettiği kıraathanenin arkasındaki bir demir kapının kirişine astı kendini..

2009 Martında AKP’li Belediye Başkanı Ekrem Özcan’ın oğlu Erkan Özcan, marketinde yakınları tarafından ölü bulundu. Özcan intihar etmişti, 20 bin lira borcu vardı…

2009 Nisanında hurdacılık yaparak geçimini sağla(yama)yan Yalçın Çiveko, bulduğu ruhsatsız tabancayla sıktı kafasına.

2009 Temmuzunda bir bankacı, son umut borsaya yatırdığı 80 bin lirayı kaybedince evini arabasını sattı. Olup bitenden bihaber eşine, her şeyi itiraf ettiği gece merdiven boşluğuna kendini astı…

2009 Eylülünde 27 yaşındaki Aslan Doğru, girdiği borç batağından çıkamadığı için intiharı seçti. Kentin göbeğinde duran ucube binanın tuvaletinde hem de güpegündüz başına sıktı.

2009 Ekiminde Denizli Sanayisinin Gülen Yüzü Osman Nuri Sözkesen, fabrikasında son verdi yaşamına. Şirketlerinin bir çoğu üretimi durdurmuş, mal varlığının önemli bir kısmını yitirmişti….

2009 Kasımında tornacı Cüneyt Çetinkaya, 100 bin liralık borcu yüzünden kendini ekmek teknesinde tavana astı…

2009 Aralığında tekstil işçisi Osman Güngör, ağabeyinin telefonuna mesaj atıp helallik istedi. Ağabeyi evine koştuğunda, kardeşinin tavana asılı cansız bedeniyle karşılaştı..

2010 Şubatında Denizlili bir tekel işçisi, daha fazla ekmek diye koştuğu başkentte eylemdeyken, 17 yaşındaki evladı canına kıydı.

2010 Ocağında kayboldu, Mart’ta buldular cesedini. Lise öğretmeni Nuh Sevinç Çamlık dağı yakınlarında bulunduğunda cesedi üzerinde yapılan otopside ortaya çıktı; çok sayıda hap içmişti.

2010 Temmuzunda fakirhanesi zorla yıkılıp TOKİ’ye yerleştirilen çay ocağı çalışanı Adem Doğan, değil TOKİ taksitlerini ödemek, evine ekmek götüremez hale düşünce yaptı tercihini. Ağabeyinden aldığı 40 bin liralık borcu onurunu kırmıştı. Ardına not bırakıp kendini astı.

2011 Şubatında tekstil işçisi Necdet Yalçınkaya, Eskihisar yakınlarında bir ekin tarlasında astı kendini.

2011 Martında Yenicekent eski Belediye Başkanlarından Mehmet Yıldız, girdiği ekonomik sıkıntının sonucu boğazına dayadığı av tüfeğinin tetiğine basarak intihar etti…

İki gün önce bu kez kendi halinde girdiği ekonomik batakta çırpınan iş adamı Necip Gül eklendi bu isimlere… Gülşim Mobilya’yı sorsan bilmeyen yoktur Denizli’de… Dördüne, yakın çevresinin inanılmaz desteğiyle, sevenlerinin hatırına dayandı… Beşincisi gelince icranın, o da canına kıydı.

Sessiz sedasız uğurlandı son yolculuğuna…

**

İşçi, işveren, memur, çiftçi, besici, çaycı, esnaf, tacir, bankacı, memur, işsiz, öğrenci, siyasetçi, muhasebeci, bakkal, kahvehaneci, eğitimli, eğitimsiz, köylü, kentli…

Kafalarına sıktılar, hap, tütün ilacı içtiler, kendilerini attılar, tavana, ağaca, merdiven boşluğuna, kapı kirişine astılar.. Boğazını kesen bile var…

Çoğu evli barklıydı, eşini, çoluğunu çocuğunu, umudunu, kimi utançla yazdığı bozuk el yazısıyla bir veda mektubunu bırakarak gerisinde, kimi helallik isteyip de gitti…

**

Sorduk tabii ki gazeteci olarak “İnsanlar bir bir ekonomik nedenlerden ötürü intihar ediyorlar. Yok mu şu ekonomik sıkıntıya iktidarımızın bir hal çaresi?” diye…

2009’da ekonomiyle alakası yok araştırdık onların sorunları varmış, doğaldır dediler…

2010’da yenileri eklenince, bunlar münferit kardeşim genele mal edemezsin diye kakalamaya kalktılar… “Ne alakası var, rakamlar ortada, Denizli güllük gülistanlık” diyecek kadar iddialıydılar..

**

‘Peki ya son intihar!.. Niye bu olay da diğerleri kadar çok konuşulmuyor, yazılmıyor, çizilmiyor…’ diye düşünenler için söyleyeyim…

Çok meşguller…

Canım memleketimin ileri gelenleri şimdilerde siyasET derdinde, geride kalanları can…

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı