DİLİM VARMIYOR AMA!

İktidar partisi tarafından
kendisine değer verilip
örgütün bir yerinde görevlendirilenler!
iktidar kartvizitini
devlet dairelerinin kapılarında
maymuncuk olarak kullanıyorsa
buna ne denir canım kardeşim?

a-Hırsız
b-Dolandırıcı
c-Sahtekar
d-Üçkağıtçı
e-Hepsi

Ve o adam kartvizitle
açtığı kapıdan içeri girip
ev sahibini kovarak ortama çökebiliyorsa,
bundan kimler kabahatlidir canım kardeşim?

a-‘Göz göre göre’ göz yumanlar
b-Yardım ve yataklık edenler
c-Teşvik edip, azmettirenler
d-Doğrudan ya da dolaylı çanak tutanlar
e-Hepsi

Neticede,
söz konusu suçu işleyenler için
yasalarımız “adi suçlu”
söz konusu suçlar içinse “Adi suç”
tanımını yapmaktadır

Asıl suç hıyanettir
ki canım kardeşim!
ve fakat bilhakis ona eğilmek gerekir…

Üstüne kamunun yazın serin
kışın sıcak tutan üst perde
gömleğini giymiş kişiler;
kendisine
milletin temsilcileri tarafından
verilen millet emanetini

hırlılara haram edip,
hırsızlara parselliyorsa

İşte asıl suç budur iki cihanda!
Ve buna düpedüz
emanete ihanet derler canım kardeşim!

Ve işte tam bu noktada
Açılımın flaş isimlerinden
Nazım Usta’nın bir şiiriyle köşeyi
-sonlandırmaya elim varmıyor ama-
sonlandırmak lazım
canım kardeşim…

Akrep gibisin kardeşim,
korkak bir karanlık içindesin akrep gibi.

Serçe gibisin kardeşim,
serçenin telaşı içindesin.

Midye gibisin kardeşim,
midye gibi kapalı, rahat.

Ve sönmüş bir yanardağ ağzı gibi korkunçsun, kardeşim.
Bir değil,
beş değil,
yüz milyonlarlasın maalesef.

Koyun gibisin kardeşim,
gocuklu celep kaldırınca sopasını
sürüye katılıverirsin hemen
ve âdeta mağrur, koşarsın salhaneye.

Dünyanın en tuhaf mahlukusun yani,
hani şu derya içre olup
deryayı bilmiyen balıktan da tuhaf.

Ve bu dünyada, bu zulüm
senin sayende.

Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer
ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak
kabahat senin,
– demeğe de dilim varmıyor ama –
kabahatın çoğu senin, canım kardeşim!

Saygılarımla
sedatkurt@denizlihaber.com