REKLAMI GEÇ

NÖBETÇİ ADAY ADİL DEMİR

19 Eylül 2018 Çarşamba

Genelde CHP’lilerde görülen sendromdur…
60 yaşında tavan yapar.
Andropozla birleştiğinde tehlikeli boyutlara ulaşabilir…

Belirtileri çıplak gözle görülür,
hastalık kolaylıkla teşhis edilebilir..

Bir seçim varsa girilmeli!..
Kazanıp kazanmamakla ilgili tüm argümanları kullanıp kullanmamak çok da önemli değil, yeter ki aday olunmalı…

Zaman zaman yazılarımda belirtmiştim, pek çok CHP’linin bir tek hedefi vardır, o da aday olabilmek. Keza CHP’de en büyük engel zaten aday gösterilmekte.

Hatta o kadar derin bir yaradır ki bu, pek çoğunun kazandıktan sonra ne yapacağına ilişkin hiçbir planı yoktur, hayali de…

İleri boyutu Allah muhafaza, mahalle muhtarlığı, apartman yöneticiliği, kooperatif başkanlığı…
Düşünmek bile istemiyorum….

Henüz 60 yaşında…
Ve bence genç sayılır…

1100’den fazla meslektaşının oyuna talip!..

Mesleğe başladığında bugün Denizli Barosu’na kayıtlı 400’e yakın meslektaşı doğmamıştı bile!..

Denizli Barosu’nun 30 yaş altı üye sayısıdır keza bu rakam…

5 dönem oturduğu koltuğa
8 yıl sonra yeniden talip!..

Televizyonda gördüm O’nu bugün;
Bir ara yanlış duymadıysam Baro Başkanlığı döneminde Yargıtay seçimlerine dahi müdahale edebildiklerini söylüyordu.

Yani Denizli yargıda başrolü oynuyordu…

CHP’de siyasi geçmiş olarak da baya tevellüt sahibidir kendisi.

İlk kez bir yerlere aday olduğunda 33 yaşındaydı.
CHP’de il yöneticisi adayı oldu,
kurultay delegesi adayı oldu,
milletvekili adayı oldu…
Konsorsiyum olsa, büyükşehir belediye başkan adayı da olacaktı!..
Oldu da oldu anlayacağınız…

1995’te mesleğe başladığımda Baro Başkanı Yıldırım Aycan’ın yönetim kadrosundaydı…

2002’den itibaren 5 kere Baro Başkanlığı’na aday oldu!..
5 dönem de başkanlık yaptı!…

Sonra CHP’den milletvekili olacağım diye 2011 Mayıs’ında görevini yarıda bırakıp gitti… Aday oldu olmasına da milletvekili olamadı Adil Demir.

Siyaseten bir özlem içinde olduğu kesin….
Demokratik hakkı da…
“Arkadaşım! Seçilip memleketime hayırlı işler yapmak istiyorum” diyebilir!

Peki ya Baro Başkan Adaylığı neyin nesi?
Bu nasıl izah edilir?

Söz meclisten dışarı
Makam mevki “budalası” desen, asla değil!..
Yakinen tanırım…

Zerre kadar ihtiyacı mı var?
Kesinlikle yok!..

Peki ya kendine kişisel,
maddi manevi rant elde etme beklentisi?
Hiç mi hiç ihtiyacı yok!..

Peki ne var?
Hasta çünkü!..

Pek çoğunun yaptığı yanlışa düşüyor.
çok fazla güveniyor,
gaza geliyor,
gereğinden fazla önemsiyor,
ve sonuçta aday olacağım derken
rakı masalarına alay konusu oluyor Adil Demir!..

Sürekli kulağına “sen baro başkanı olmalısın, sen varken daha iyiydi” diyenlerin diyemediğini diyeyim diye yazıyorum bu köşeyi…

Yirmi küsur yıldır haberini yapmış bir gazeteci olarak, hakkım var diye çünkü buna…

Seçimlere şunun şurasında kısa bir süre var.

Belki seçimin kazananı olacak Adil Demir.
Ve fakat uzun dönem başkanlığından başka tarihe hiçbir icraatı kazınmayacak asla!..

Tarih çünkü farklı olanları yazar,
kahraman olanları…

Farklı olmak, herkesin yapacağını yapabilmek değildir, kimsenin cesaret edemeyeceğini etmektir örneğin.

Kahramanlık pek çoğumuzun yaptığı gibi her şeyi yalnız ve yalnızca bizim yapabileceğimiz yanılgısına düşmemektir mesela.

Başkanlığı döneminde hem yeri geldiğinde kahramanlık yapmış hem farklı olmuştu oysa…
Şimdi yeniden aday olunca, ‘nöbetçi aday’ lakabı takmışlar…

Ben Adil Demir’in yerinde olsam
o 400 gençten en idealisti,
en cesuru,
en farklısı,
en isteklisi olanı bulur,
onun için en az kendime çalıştığım kadar çalışmayı tercih ederdim.
Gençlerin önünü açardım….

Ve derdim ki Müjdat İlhan’a;
“Müjdatçığım, 2011’den beri o koltukta oturuyorsun. Orası babanın malı değil, kalk bakalım. Şimdi görev daha genç bir meslektaşımızın”

Benimki de lafügüzaf canım!…

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı