Denizli Barosu tarihi yayınlandı

Denizli Barosu’nun 90. Yıl etkinlikler dizisi içinde önce “Almanak” formatıyla düşünülen ancak sonraları araştırmaya dönüşen tarihçesi, kitap olarak hazırlanıp baskıdan çıktı. Eser, Denizlihaber.com sayfalarında uzun yıllar belgesel çalışmaları ve köşe yazılarıyla yer alan Yaşar Tok tarafından yazıldı.

Yaklaşık 8 ayda hazırlanan kitabın araştırma safhası altı ayı buldu. Asıl olarak Denizli Barosu arşivlerini kaynak olarak kullanan eserin yazım süresi iki ayı aşkın bir zaman aldı. Yazar Yaşar Tok’un “Denizli’nin öteki tarihi” olarak vasıflandırdığı tarihçe, avukatlık örgütlenmesinin yanı sıra kentin Cumhuriyetin kuruluşuyla birlikte yaşadığı değişimleri ve hukuk sürecinin toplumsal boyutunu ihmal etmiyor.

Kitap toplam 288 sayfadan oluşuyor. Altı bölüm halinde yapılan araştırma kısmına ek olarak, yaşayan eski baro başkanları ile yapılan görüşmelere yer verildi. Ek belgeler ayrıca kurucu avukatların kısa özgeçmişleri, baroya şimdiye değin başkanlık yapmış olan eski başkanları ve şimdiki başkanları, baro yayın külliyatını, baro binası ve önceki mülkleri edinme serüveni gibi pek çok spesifik ayrıntıyı belgeleriyle ortaya koyuyor. Baronun şimdiye kadar hakkında hiçbir bilgi bulunmayan kurucu başkanı Feyzi Baba’yı özel bölüm halinde araştıran yapıt, kurucu avukatlar kuşağı üyelerini de seceresiyle özetliyor.

Kitabın yayınlanması nedeniyle görüşlerini aldığımız Yaşar Tok, yapıtın özel bir çalışma olduğunu, buna mesleki bir çalışma değil, tarihçe olarak bakmanın doğru olacağını söyledi. “Neredeyse Cumhuriyet’le yaşıt bir kurum Denizli Barosu” diyen Tok, açıklamasına şöyle devam etti:

Haberin DevamıReklam

“O nedenle Cumhuriyet ve Baro ilişkisini göz önünde tutan bir çalışma olduğu söylenebilir. Cumhuriyetin gelişim evreleri, aynı zamanda hukuksal gelişimin evleri olmuş. Osmanlı döneminde bir avukatlık kanunu olmamış. Bir takım nizamnamelerle iş yürümüş. İlk avukatlk kanunu 1924 yılında ‘Muhamat Kanunu’ adıyla çıkmış. Mesleğin kabaca tarifine dayan 17 maddelik bu yasa 1938 yılına kadar yürürlükte kalmış. Denizli Barosu işte o yasanın çıkmasından hemen üç yıl sonra örgütlenmiş. Yasa 7 kişinin avukat olduğu her ilde baroyu zorunlu kılmış, o tarihte Denizli’de 8 avukat ruhsat sahibi olduğu için Denizli Barosu teşekkül etmiş. Sonrası yine Cumhuriyetin kendi gelenek ve kurumlarını yerleştirme süreci olarak seyrederken, hukuki düzenlemeler de bu sürecin kaçınılmaz ve doğrudan düzenleyicisi olmuş. Bu nedenle barolar hukukun inşası ve yargının işlerliğinin adeta manivelası haline gelmiş. Ben kitabı bu bakış açısı üzerine kurguladım. Araştırma sürecinde gördüm ki, haksız değilim. Baro yönetimlerinin aldığı teknik olmayan kararların çoğu Cumhuriyeti esas alma ve “Cumhuriyet Devrimleri” olarak yaşanan değişimleri kollama hissi taşıyordu. Kimi açıkça, kimi dolaylı biçimde. Ama en önemlisi evrensel hukuk normları konusunda dönemin elverdiği şartlarda çok titiz davranılmış. Okunduğunda görülecek, 1960’lı yıllara kadar yönetimde Kurtuluş Savaşına katılmış, Cumhuriyet kimliği ile yetişmiş bir kadro, Baronun üzerindeki gölgesini korumuş.”

Kitabın, çeşitli tarih merhalelerini sadece hukukun değil, toplumsal gelişmelerin ışığında değerlendirdiğini vurgulayan Yaşar Tok, “Eserin tüm sorumluluğu benim. Baronun bu konuda bir yaptırımı olmadı. Kendi meşrebimce çalıştım ve yazdıklarımın tüm sorumluluğu bana ait. Eksiği, noksanı yok mu, bilmiyorum? Eğer varsa zaman içinde yeni bilgi ve belgelerle zenginleşeceğini, bizim ulaşamadığımız, açık bıraktığımız noktaların tamamlanacağını umuyorum. Ancak yayınlanan haliyle Denizli sosyal tarihinin bir boyutunun açıklığa kavuştuğuna inanıyorum” dedi.

Denizli Barosu Tarihi satışta olan bir kitap değil. O nedenle sadece Denizli Barosu’ndan edinmek mümkün.