O ASKERİ TÜRBEDEN ALINAN TOPRAK MI KORUDU?

Erebiye Bılla Türbesi, Çardak’ın Beylerli Mahallesi’nde, Merkez Camisi’nin yanında bulunmaktadır. Erebiye Bılla’nın Baklan Dedeköylü olduğu rivayet edilmektedir. Türbe, üstü örtülü küçük bir odacık içerisinde korumaya alınmış olup, gelen ziyaretçilerin hizmetine “Tekkeşler” veya “Tekkeşenler” (Türbedar)olarak tanınan aile üyelerinden bu işle görevli kadınlarca açılmaktadır.
Bu aile geleneğinin bugüne kadar “anadan-kıza” devredilerek devam ettiği ve bunu sevabına yaptıkları söylenmektedir. Tekkeşler veya Tekkeşenler olarak tanınan ailenin şu anda, türbenin bakımı ve gelen ziyaretçilerin hizmetine sunumu ile ilgili sorumluluğu, Ümmü Karaca üstlenmiştir.

Ümmü Karaca, Erebiye Bılla hakkında su şekilde bilgi vermektedir: “Erebiye Bılla genç ve güzel bir kızdır. Bir gün ekin biçmek için çalışmaya gitmiştir ve öğle vakti olduğunda ekinde çalışanlar tarafından içmek için su almaya gönderilmiştir. O sırada köyün gençleri etrafını sarmışlar ve kendisine sahip olmak istemişlerdir. Başına gelecekleri anlayan ErebiyeBılla lekelenmektense toprak olmayı, yani ölmeyi tercih etmiştir ve tanrıya tüm içtenliği ile dua ederek dilekte bulunmuştur. Bu dileğin sonucunda toprak yarılmış ve ErebiyeBılla bir kolu dışarıda kalacak şekilde toprağın içine girmiştir. Daha sonraları şu anda yattığı yer mezar olarak örülmüş ve türbe haline getirilmiştir. O andan itibaren gerek yöre halkı gerekse yörenin dışından gelenlerin ziyaret ettiği bir yer haline gelmiştir. Özellikle Beylerli’de askerlik çağına gelmiş gençlerin bir uğrak yeri olduğu söylenmektedir.”

Bu türbenin askere giden gençleri koruduğuna inanılmaktadır. Bu yüzden kasabadan askere gidecek olan gençler ona uğramakta ve dua edip ondan sonra askere gitmektedirler. Uğramadan gidenlerin ise yatırın gece rüyalarına girdiği ve onlara sitem ettiği söylenmektedir. Yatırı ziyaret şu şekilde gerçekleşmektedir: Askere gidecek olan gençler türbeyi, cuma namazından sonra ziyaret etmektedirler.

Türbenin türbedarı olan kadın, ziyarete gelen gençlerin saçlarından küçük bir parça keserek yatırın kenarına koymaktadır. Arkasından da Kimya denen yerden getirilen topraktan çok az bir miktarını bir poşet parçasına sararak gence vermekte ve bunu askerlik süresince üzerinde taşımasını tembih etmektedir. Gencin verilen bu toprağı üzerinde taşıdığı sürece askerde asla ölmediği söylenmektedir. Bunu yapmakla gençler, bir tür zırh kuşanmış olduklarını düşünmektedirler. Bu zamana kadar Beylerli Mahallesi’nde hiç şehit olmamış ve kasabalılar bunu Erebiye Bılla’ya bağlamaktadırlar.

Bu konu ile ilgili de şu örneği vermektedirler: Beylerli’ye yakın olan İnceler’den bir delikanlı, Erebiye Bılla’yı ziyaret etmeden askere gidince Erebiye Bılla, onun rüyasına girmiş ve “neden beni ziyaret etmeden askere gittin” diye sitem etmiştir. Çocuk askerden izne gelince türbeyi ziyaret etmiş ve Ümmü Nine’nin verdiği toprağı alıp askerlik yeri olan Şırnak’a dönmüştür. Çocuk bir gün teröristlerle çatışmaya girmiş ve yanındaki üç arkadaşı şehit olmasına rağmen, yanında toprağı taşıdığı için ona hiçbir şey olmamıştır.