REKLAMI GEÇ

Karaca Ahmet Sultan Türbesi

19 Haziran 2016 Pazar

denizli-ibrahim-afatoglu-saraykoy-turbe-h

Kaynakların belirttiğine göre Karaca Ahmet Sultan, Horasanlı bir Türkmen Beyi’nin oğludur. Babasının adının Süleyman, anasının adının Sultan olduğu söylenmektedir. Gençliğinde ruh hekimliği dalında öğrenim görmüştür. Daha sonra ruh doktoru olmuştur. Anadolu ‘ya geldiğinde de hem ruh doktorluğu yapmış, hem de bir alperen olarak Hacı Bektaş Veli’nin dergâhında yetişip, hizmet için Batı’ya yollanmıştır.

denizli-ibrahim-afatoglu-saraykoy-turbe-1

Hacı Bektaş’ı Veli’nin, hakkında “Karacam, bir yerde mekânın olsun, kırk yerde çırağın yansın” diye dua ettiği rivayet edilmektedir. Hacı Bektaş-ı Veli’nin bu duası kabul olmuş olmalıdır ki; İstanbul’da kendi ismiyle anılan mezarlık dışında Afyon Karacaahmet köyü, Manisa Horoz köyü, Sivrihisar, Aydın Tekke köyü, Göynük, Akhisar Karaköy, Eşme Karacaahmet köyü, Makedonya ve Denizli – Sarayköy Kumluca Köyü gibi dokuz yerde türbesi ve makamı bulunmaktadır.

denizli-ibrahim-afatoglu-saraykoy-turbe-3

Sandukanın ayakucu tarafında, tabanda, mezarın içerisine doğru açılmış, elin sığacağı kadar bir delik bulunmaktadır. Deliğin içerisi toprak doludur. Adak kurbanı kesmek isteyen ziyaretçiler, bu delikten bir avuç toprak çıkarmaktadırlar. Toprağın içerisinde hangi hayvanın kılı çıkar ise o hayvan türünden adak kurban edilmektedir. Bu hayvan kıllarının sandukanın içerisine nasıl geldiği veya getirildiği hakkında kimsenin bir bilgisi ve tahmini yoktur.

denizli-ibrahim-afatoglu-saraykoy-turbe-2

Rivayet odur ki; Tekke ve Zaviyeleri Kapatma Kanunu çıkınca, Sarayköy’deki yetkili askeri görevli türbeye gelmiş, kilitlemiş, mühürlemiş ve gitmiştir. Askeri yetkili, ertesi günü türbenin yeniden açıldığını haber almıştır. Yeniden kilitlemiş ve mühürlemiş ama yine açılmıştır. Türbenin yeniden açılmış olduğunu duyan komutan sinirlenmiş ve kimin açtığını öğrenmek için iki nöbetçi dikmiştir. Bir gece askerler nöbette iken türbenin kapısı gıcırdayarak açılmıştır. Elinde gemici feneri ile uzun boylu, aksakallı pir-i fani bir derviş dışarı çıkmış, çeşmeden abdest almış ve tekrar türbeye girmiştir. İçeri girenin kim olduğunu öğrenmek isteyen askerler de arkasından türbeye girmişler ama içeride kimseyi görememişlerdir. Karaca Ahmet Sultan’ı bazı köylülerin; karanlık gecelerde, elinde feneri ile dışarıya çıktığını, dışarıdaki çeşmeden abdest aldığını, bazı insanlara ve çocuklara karanlık gecelerde yol arkadaşlığı ettiğini gördüklerini söylenmektedir.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı