YBB NEDİR YEP NEDİR?

Kısaltmalara alıştık uzun süredir. Ama bu kısaltmaların ömürleri uzun olsa keşke. Tam birine alışmışken, bir bakmışız o kaldırılmış, yerini bir başkası almış. Gelelim başlıktaki kısaltmalara. Birincisi Yap Boz Bakanlığı. O kadar çok şey yapılıp bozuluyor ki Milli Eğitim Bakanlığı’nda kısa sürelerde, adını değiştirelim bari, dedim. İkinci kısaltma YEP, yerleştirmeye esas puanın kısaltmasıymış. Buna da alışacağız bir süreliğine, sonra yine değişecek bir şeyler ve kısaltmaları. Bu kez ortaya çıkanlar bana göre çok can sıkıcı. Neresinden başlasam saymaya bilmiyorum? Anadolu Öğretmen liseleri kaldırılıyormuş. Kimi neden rahatsız etti bilemiyorum. Çok güzel işleyen kurumlardı halbuki. Dersanelerin kaldırılmasını hazmedememiştik daha aslında. Dönüştürme deniliyor adına gerçi de…

Liselere yerleştirmede A ve B tercihleri olacakmış. Birinin kontenjanı dolarsa diğerinden aldığı puana ve oturduğu yere göre en yakın okula yerleştirilecekmiş öğrenci. En yakın İmam Hatip, en yakın meslek lisesi deniyor. Artık şansına mı olacak bilemiyoruz. Belki de istedikleri okullara daha çok kayıt almak için hazırlanmış bir model, diye düşünüyorum.

Üniversite sınavları ile ilgili olarak da bir sürü değişiklikten söz edildi geçtiğimiz günlerde. Puanlar kontenjanlara göre inip çıkacak. Asansör gibi iniş çıkışlar olacak. Öğrenciler il il, okul okul koşturacak. Şaibeli kayıtların yapılabileceği bir sistem, diye düşünüyorum. Adam cebine kaç para koymalı ki yetişebilsin her yere. Yani tamamen zengin işi.

Müdürlükte dört yılını dolduranların -eğer başarılı sayılmazlarsa- müdürlükleri gidecekmiş. En tuhafı da gerekçeleri(!) Görevden aldıklarını yargı tekrar getiriyormuş. Yani arkadaşlar kadrolaşmalarının önünü tıkayan ne varsa kaldırma amacındalar. Sanırım bu madde de Anayasa Mahkemesi’nden döner.
Dileyelim böyle aceleye getirilen değişiklikler bir çok öğrencimizi kurban etmez. Ellerindeki legoları sisteme yerleştirmeye çalışıyorlar. Bir bakıyorlar ulaşamamışlar amaçlarına, hadi “sil
baştan” diyorlar. Olan öğrencilere ve velilere oluyor.

Telafi sınavları getirdiler. Ama asıl telafiyi hiç kimse düşünmedi. Çok kısa bir süre önce annesini ya da babasını kaybetmiş bir öğrencinin sınav başarısızlığı kaçınılmazdır. Bu öğrenci üniversite sınavına giriyorsa gelecek yıl tekrar girip telafi edebiliyor başarısızlığı. Ama öğrenci lise giriş sınavlarına bir sefer girebiliyor. Geleceği de o sınava göre belirleniyor. Bu konuda ne yapılabilir üzerinde çalışılmalı. O zamana kadar aldığı okul puanları ve notlarıyla bir değerlendirme yapılabilir mi ? Anne ya da babasını veya ikisini birden kaybeden öğrencilere bir şekilde sahip çıkılmalı. Bir yönetmelik ya da yasa asıl bu gibi durumlar için gerekli.

Dileyelim bakanlığımız günü kurtarmaya çalışan, siyasal düşüncelerinin çizgisini yansıtmayan, gerçekçi, bilimsel yasalar ve yönetmeliklerle çalışmaya başlasın. Yap boz bakanlığı olmaktan kendini kurtarsın.