SEÇİMİN ARDINDAN DENİZLİ

Yerel seçimleri tamamladık. Ancak, tartışmalar ve gündemi meşguliyeti konusunu henüz tamamlayamadık. Geçen yazımda genel bir değerlendirme üzerine birkaç şey söylemeye çalışmış, Denizli yorumlarını bir sonraki yazıya bırakacağımı söylemiştim. Gerçi, İstanbul gündemi hala sıcaklığını koruyor ama biraz kendimize ve kentimize yönelik şeylere kafa yormak gerekecek.

Denizli ve sonuçlarına odaklandığımızda, oldukça ilginç yorumlar yapılabilir aslında. Hatta her hangi bir yoruma geçmeden veriler üzerinden bir analiz yapılabilir:

Yukarıdaki tablo, son yapılan 24 Haziran genel seçimi ve cumhurbaşkanlığı seçimleri ile 31 Mart yerel seçimlerinin karşılaştırıldığı bir tablo. Buradaki en dikkat çekici nokta, 24 Haziran seçimlerine göre sandığa gitme oranındaki ciddi azalma. Yaklaşık 46.000 seçmen sandığa gitmemiş. Bunun birkaç farklı yorumu yapılabilir. Cumhur İttifakı açısından bir tepki, Cumhur İttifakı ve ağırlıklı olarak AKP’li seçmenin başka bir yere oy verememe refleksi ile kendi partisi ve ittifakına duyduğu tepkiyi sandığa gitmeyerek dile getirmesi ilk akla gelenlerden. Millet İttifakı ve doğal olarak CHP ağırlıklı seçmen ise aday belirlenme ve ittifak yapısı ile ilgili tepki duymuş ve diğer ittifaka oy vermeyeceği için sandığa gitmemiş olabilir. Bu tabloya baktığımızda, Millet İttifakı seçmeninin, Cumhur İttifakı’na göre daha tepkisel davrandığı ortaya çıkıyor. Çünkü ağırlıklı eksilme Millet İttifakı’nda göze çarpıyor.

24 Haziran’da Tayyip Erdoğan’a verilen destek ve Cumhur İttifakı’na verilen destek arasında ciddi bir azalma olmamasına rağmen, partiler bazında verilen destekte daha ciddi bir eksilme söz konusu. Oysa 24 Haziran’da Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adaylarına verilen oylar ile yerel seçimde Millet İttifakı partilerine verilen oylar arasında %5,3’lük bir azalma gerçekleşmiş. Denizli’de en kayda değer analizlerden biri de, HDP seçmeninin 1/3 oranında azalma kaydetmiş olması. Bu değerlendirmelerden sonra hangi kanadın seçmenini sandığa getiremediği, yaklaşık olarak ortaya çıkıyor.

Gelelim adaylar ve partilerin oy dağılımlarına:

Tablolarda görüldüğü üzere, Cumhur İttifakı’nın ilçe belediyelerde aldıkları oy ile Millet İttifakı’nın ilçelerde aldığı oy arasında yaklaşık % 3’lük bir fark olmasına rağmen büyükşehir adayları Osman Zolan ve Ümit Bahtiyar arasındaki oy farkı % 6,7 olarak gerçekleşmiş.

Diğer parti ve adayların oylarında çok fazla oynama olmaması, ilçe adaylarında Millet İttifakı’nı tercih eden yaklaşık 20.000 seçmenin büyükşehirde Osman Zolan’dan yana tercihte bulunması dikkat çekici. Sn. Zolan, bulunduğu ittifaktan yaklaşık 11.000 oy fazla almış durumda. Doğal olarak Millet İttifakı adayı Ümit Bahtiyar ise Millet İttifakı’ndan aynı oranda az oy almış bulunuyor.

Bütün bu matematik aslında ittifakların ve aday profillerinin seçim sonuçlarına nasıl yansıdığını görmek adına oldukça önemli. Siyasi partiler ve seçilen-seçilemeyen tüm adayların bu hesapları zaten biliyor olduklarını düşünüyorum. Ancak partiler ve adaylar bazında yaşanan oy geçişlerinin her kesim açısından önemli mesajlar barındırdığını, sandığa gitmeme oranının yüksekliğinin ise başlı başına bir mesaj olduğu kanaatindeyim.

Bu vesile ile göreve gelen başta Büyükşehir Belediye başkanı Sn. Zolan olmak üzere tüm belediye başkanlarını tebrik eder, başarılar dilerim. Bir sonraki yazımda önümüzdeki dönemin Denizli’si için bir şeyler söylemeye çalışacağım.

Sevgiyle kalın…