REKLAMI GEÇ

BİTKİLERİN GÜCÜNÜ KEȘFEDELİM

8 Haziran 2020 Pazartesi

Günümüzde bitkisel ilaçlar oldukça ilgi gören ve sağlığın korunmasında, hastalıkların önlenmesinde ve tedavisinde doğal alternatif olarak önerilmektedir. Her ülkenin geleneklerine, inançlarına ve tecrübelerine göre bitkisel özler kullanılmaktadır. İlaç sektörünün daha gelişmediği ve yaygınlaşmadığı dönemlerde, Atalarımız bazı hastalıkları, yaraları kendi yöntemleri ile bitkilerin sayesinde iyileştirmişlerdir. Böylece bu bilgiler nesilden nesile geçerek günümüze kadar gelmiştir.

Çin’in Tianjin şehrindeki bir ilaç fabrikasına yaptığım ziyarette, ilaç yapımında kullandıkları bitkileri yetiştirdikleri büyük bir alan ayırdıklarını görmüştüm. Ürettikleri ilaç FDA onaylı ve kalp hastalıklarında kullanılmaktadır. Halbuki bizim memleketimiz şifalı bitkiler bakımından oldukça zengin ve köklü bir kültüre sahiptir.

Son bir kaç haftamı geçirdiğim Denizli’nin Beyağaç İlçesi’nin dağlarında, kırlarında, bahçelerinde ve su kenarlarında birçok şifalı bitkiler bulunduğunu gördüm. Köyün tecrübeli yaşlılarından bu bitkileri eskiden şifa olarak kullandıklarını dinledim. Kimyasal ilaçların kullanılmasının artması ile birlikte, bu şifalı bitkilerin eskisi kadar kullanılmadığını hatta kullanımının unutulduğunu üzülerek öğrendim.

Beyağaç’ta olduğu gibi, birçok yerde ve doğada kolayca bulunabilen şifalı bitkilerin bazılarını sizlerle paylaşmak istiyorum.

Dağ Kekiği: Kalsiyum, demir, manganez, A, B ve C vitaminleri zengindir. Zararlı bakterileri öldüren özel enzimler içerir. Baharat olarak yemeklerde kullanılır. Yağı cilt problemlerinde, karın ağrısında ve diğer ağrılarda kullanılır. Çayı savunma sistemini güçlendirir, enerji verir, sindirimi kolaylaştırır, idrar söktürücüdür. Kalp damar sağlığına katkıda bulunur. Ağrıları azaltır. Mutluluk hormonunu arttırır. Cildin ışıldamasına yardımcı olur.

Papatya: Oldukça yüksek antioksidanlar içerir. İçerisindeki özel maddeler gıdaların daha iyi emilmesini sağlar. Latince ismi “Bellis Perennis” dir ve sonsuza kadar güzellik demektir. Papatyalar genel cilt sağlığını iyileştirmek, ciltteki kırışıklık ve güneş hasarı gibi yaşlanma belirtilerinin çoğunu ortadan kaldırmak için kullanılabilir. Papatya çayı sinir sistemini rahatlatır, öksürük, bronşit, soğuk algınlığına iyi gelir. Sindirimi kolaylaştırır, gaz gidericidir. Bağırsak düzenine yardımcı olur. Kas gevşetici ve iltihaplanmaları azaltan özelliği vardır.

Kantaron Otu: Binlerce yıldır kullanılmaktadır. Yağı hücre yenileyici özelliğinden dolayı cilde uygulandığından cildi besler, yaraları iyileştirir ve dolaşımı arttırır. Kantaron yağının içilmesi karaciğer üzerinde olumsuz etki yapar. Yağı uzman kontrolü olmadan içilmemelidir. Çayı ve kapsülleri depresyon, endişe ve panik atak tedavisinde alternatif olarak kullanılması bilimsel olarak kabul edilmiştir. Güçlü bir bitki olduğundan kullanılan miktarın az olması önemlidir.

Limon Çiçeği (Melisa): Çayı yapılarak akşam içildiğinde uykusuzluğa iyi gelir. Daha birçok kullanım şekli ve alanları vardır. Çay olarak kullanıldığında başka otlarla birlikte karıştırılmamalıdır.

Biberiye, ada çayı, dağ çayı, yavşan otu ve daha birçok şifalı bitkiler dağlarda, bahçelerde, kırlarda, su kenarlarında bizim tarafımımızdan tanınmayı ve doğru kullanarak sağlığımıza hizmet vermeyi beklemektedirler. Doğaya dönelim ve keşfedelim.

Binlerce yıldan beri kullanılmakta olan şifalı bitkilerin çoğu ülkemizin birçok yerinde yetişmekte ve bulunmaktadır. Bu şifalı bitkileri “azı karar çoğu zarar” mantık çerçevesinde günlük hayatınıza geçirerek sinir sisteminize destek olmanızı ve sağlığınıza katkıda bulunmanızı tavsiye ederim.

Sağlıklı ve güzel günlere…

 

 

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı