REKLAMI GEÇ

VÜCUDUNUZU KURUTMAYIN

26 Ekim 2020 Pazartesi

Tüm yaşam su etrafında başlar ve döner. Su yoksa yaşam da yoktur. Su içmek ve iyi hidrasyon (sıvı desteği) sağlamak önemli bir sağlık ilkesidir. Gerçek şu ki, çoğu insan yeterince su içmiyor. Bunun yerine alkol, kahve, çay, soda, şekerli içecekler ve enerji içecekleri susuzluğu gidermek için içiliyor. Bu içecekler, vücutta hidrasyon sağlamak yerine vücudun suyunu daha fazla dışarı atar ve hücrelerin yeteri kadar su almasını engelleyerek vücudu kurutur. Uygun hidrasyon için bol miktarda suya ihtiyaç vardır.

Su, vücudun toksinleri atmasına, dokuların nemlendirilmesine, bağışıklık sisteminin güçlü olmasına ve enerji üretilmesine yardımcı olur. Susuz kalınca beyine ve kalbe yeterince kan pompalanamaz. Böylece, susuz vücut görevlerini yeterine getirmek için daha fazla çalışır ve yorulur. Susuz kalan vücut, su miktarını arttırabilmek için “histamin” denilen bir madde salgılar. Bu madde astım, alerji, asit reflü, gerilim tipi baş ağrıları, kabızlık, irritabl bağırsak, romatoid artirit, migren baş ağrıları ve vücudun çeşitli bölgelerinde kronik ağrı ile kendini gösterir.

Astım ve alerji durumunda, kullanılan anti-histaminikler vücudun hayati organ koruma sistemini kötü yönde etkiler. Anti-histaminikler, vücudun doğal dengeleme sistemlerini olumsuz etkiler. Vücudun kendi kendini iyileştirme mekanizmalarının işlevini uzun vadede bozar. Araştırmalar, düzenli anti-histaminik kullanımının bağışıklık sistemini bozduğunu ve kanserin gelişmesine katkıda bulunduğunu gösteriyor.

Susuzluk seviyesini iyileştirmeye çalışırken göz önünde bulundurulması gereken bazı önemli ipuçlarını paylaşmak istiyorum.

1. Saflık: Saf su kaynağı gereklidir. En iyi sistemler ters ozmoz, doğal iyonik alkalizatörler veya çok yüksek kaliteli bir karbon filtredir. Su içmek için plastik kaplardan kaçınmak için en iyisi (filatlar ve BPA gibi kimyasalların hormon işlevini bozduğu ve kanserojen özelliklere sahip olduğu bilinmektedir) mümkün olduğunca cam sise/kap kullanılmalıdır.

2. Su ile uyanın: Uyku, enerji ve su depolarını kullanır ve bizi sabah susuz bırakır. Boşalan su depolarını yenilemek, detoksifikasyon ve kolon temizliği amacıyla güne yarım litre veya daha fazla su ile başlayın. Bu durum, metabolizmayı hızlandıracak ve yağ yakmanıza yardımcı olacaktır.

3. Sürekli su içiniz: Gün içinde her 30 dakikada bir, en az 100 ml su içilmelidir. Bunu, her yemekten yaklaşık 15 dakika önce kesin ve yemeklerden yaklaşık 60 dakika sonra aynı şekilde devam ediniz.

4. Sağlıklı tuzlar kullanın: Doğal pembe tuzlar (Himalayan) eksiklikleri dolduran ve değerli alkali tamponlar sağlayan 60 ila 84 eser mineral içerir. Bu tuzlar, hücre içindeki sıvı hacmini düzenlemeye yardımcı olur. Yeterli su ile birlikte son derece verimli bir enerji kaynağı olan “hidroelektrik enerji” sağlar.

Enerji seviyenizi yüksek tutmak için yukarıda bahsettiğim şekilde saf su içilmelidir. İlave olarak, biraz yeşil sebze suları veya bitki çayı içilebilir. Ekstra mineraller ve vitaminler içeren sulu sebzeler ve taze meyve tercih edilmelidir. Susuz yaşam olmayacağı unutulmamalı ve suyun yeri başka içeceklerle değiştirilmemelidir.

Sağlıklı ve güzel günlere…

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı