BU NASIL MÜTEAHHİT?
14 Aralık 2009 Pazartesi
Bizim altyapı hizmetlerini ihale ettiğimiz kişiler acaba düşman milletlerin firma sahipleri midir?
Artık buna inanmak üzereyim…
Malumunuz Çaybaşı yeniden kazılıyor…
Geçen akşam saat 18:00 sıraları, kazı alanının yanından geçiyorum… Müteahhit firmanın çok becerikli çalışanları, her nasıl olduysa (yine) temiz su borularını patlatmış…
Maşallah o da billur akıyor, nasıl serin…
O sırada çalışanların bir kısmı mesaisini bitirmiş ekipmanı topluyor… Bir kısmı da akan suyun başında çareler düşünüyor gibi bir halleri var…
‘Herhalde sorunu çözerler’ diye düşünüp yoluma devam ediyorum…
**
Bu arada mahallede çeşmeler bir gidiyor bir geliyor…
İnsanlar sokakta cenabet dolaşıyor..
**
Saat 24:00’ü biraz geçiyor aynı noktadan geçiyorum tekrar, eve dönüyorum… Bir de ne göreyim… Kırılan borudan su şakır şakır akıyor…
Elemanların umurunda değil, tamir etmeden bırakmış gitmişler…
Böyle bir rezillik olabilir mi?
Belediyeyi arıyorum, arızayı bildiriyorum ancak haberleri oluyor… Çünkü o çok çalışkan müteahhit firmanın çalışanları kırdıkları boruyu belediyeye bildirme zahmetinde bile bulunmamışlar. Temiz su saatlerce boşa akmış…
Hem gelip Denizli’nin parasını alacak gideceksin, hem de ekmek teknesine sıçacaksın…
Böyle rezillik olmaz…
**
Vatan hainliği mi arıyorsunuz…
İşte Çaybaşı’nda…
Türkiye’deki temiz su kaynaklarının sadece yüzde 37’si yer altında…
Yer üstündekilerin yüzde 50’sini kirlettik zaten…
Üstelik Denizli’nin kullandığı çeşme suyunun önemli bir bölümü yer altı kaynaklarından geliyor…
Yani hiç bitmeyecek bir kaynak değil…
Hele ki temiz kalma olasılığı daha yüksek olduğundan şimdi kullanılacak bir kaynak değil. Dünyanın bütün önde gelen bilimcileri geleceğin en önemli materyalinin su olacağını on yıldır bağırıyor…
Dünyadan haberi olmayan bu kardeşlerimiz, alnımızın teri kadar kutsal suyumuzu boşa akıtıyor…
Ve bu kaçıncı oluyor bu kaçıncı…
Sayın başkan çekin artık şu adamların kulağını…