REKLAMI GEÇ

Dövün CHP’yi…

23 Mayıs 2009 Cumartesi

 



 


Kongre günü…


 


Adalet Dingil, Ali Kavak lehine başkanlıktan vazgeçmiş ortak bir liste hazırlanmış.


186 delege, divan başkanı İsmail Akbaba’ya seçimin blok liste ile yapılmaması için önerge vermiş…


Muzaffer Köse o alışık olduğumuz uzun konuşmalarından birini yapmış ‘parti içi demokrasi’ adına çarşaf listenin kaçınılmazlığını anlatmış.


Ardından da Kazım Arslan çıkıp Köse’yi desteklemiş… Onaylamış…


 


Zaten bir çılgınlık olacaksa bunu ondan başkası yapamazdı…


Adil Demir kürsüye çıkıyor.


Ağız tadıyla tamamlayamadığı, sürekli sağa sola dönüp yanıt veren bakışlar fırlattığı konuşmasının daha ilk bölümünde homurtular yükseliyor salondan…


Bir süre sonra konuşmasına, yüksek sesle tepki veriliyor, salon hareketleniyor.


Nihayet divan başkanı da dayanamayıp uyarıyor Demir’i…


 


O ise, “Dövün beni!.” diye bağırıyordu…


“Demokrasi adına her zaman dayak yemeye hazırım”


 


**


 


244 kişi  çarşaf listeye ‘evet’ dedi.


226 kişi ‘hayır’…


Ali Kavak 223 oy alabildi ama başkan seçildi…


 


**


 


İşte Kavak’ın yönetimi daha seçildiği ilk gün üç parçadan teşekküldü…


Kavak ve ekibi…


Adalet Dingil ve iki arkadaşı…


Nevzat Deniz’in listesinden yönetime giren Serdar Ekiz ve Arife Aybey…. Seçim döneminde istifalar nedeniyle bu ikiliye Hakan Kılınç ve Banu Doğru da katılacaktı…


 


Seçildiği ilk aydan itibaren homurtular yükseldi yönetim kurulu toplantılarında…


 


Seçime kadar Ali Kavak’a tahammül edenler seçim sonrasında istifa ederek resmen bir tuzak kurdular il başkanına…


Bu çok acı verici bir gelişmedir…


Beğenmiyorsan neden daha önce istifa etmedin diye sormazlar mı adama…


Sekiz kişiyi toplamadan neden istifa dilekçeni yazmadın diye sormazlar mı…


Toplu istifa ile görevden almak arasında bir fark mı var sanki…


 


Olay basittir… Milletvekilinin il kongresinde yapamadığını şimdilerde yapmak istiyorlar. Amaç Adalet Dingil’i il başkanlığı koltuğuna oturtmak…


 


Çünkü bir kısmının hiç dinmeyen yönetme arzusu, bir kısmının hiç bitmeyen yönetilme isteği mevcuttur.


Bu itiş kakış arasında hiç durmadan hırpalanan Ata’nın kurduğu CHP ve onun altı büyük hedefinden başkası değildir.


 


Çünkü o demokrasi adına her zaman dayak yemeye hazırdır.


Çünkü o, doğal seyrinden alıkonulmak için hep birileri tarafından çekiştirilip durmaktadır.


Çünkü o birilerinde beyin dediğin bir fındıktan daha büyük değil, anlayış bir mercimek tanesi, fedakarlık yok, çirkeflik bok kadar çok…


 


Hala umut varken susun…


 

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı