REKLAMI GEÇ

PUBAMBA BELEDİYESİ

5 Nisan 2010 Pazartesi

Bugün yazımda ülke sınırlarımızın da ötesine çıkacağım….

***

Bunlar olmuyor değil… İnsanoğlu kendini bile şaşırtmaya devam ediyor. Afrika’da bir memlekette, ki az gelişmiş bir memlekettir, bir belediye başkanı ahalinin parasını çar-çur etmekte, sittin senedir de o koltukta oturmakta… Krallar gibi de yaşamakta…
Üstelik yanından da şakşakçılar hiç eksik olmamakta…

Mesela; alın size bir örnek:

Kendi otomotiv firmasının önünden geçen çevre yoluna kavşak yaptırıp, sinyalizasyon döşetiyor ki, kendi dükkanına müşteriler rahat girip çıkabilsin.
Zaten belediyeden ihale alabilmek için başkanın satışını yaptığı iki marka araçtan birini kullanmanızı da şart koşuyorlar.
Diyor ki “nedir bu eski model araçlardan çektiğimiz, tamir-bakım derken ahalinin parasını sokağa attırmam ben”… Yapıyor bir ihale, giriyor araçları kiralama yöntemine… Hah tam hayırlı bir iş yaptı derken ahali, bir bakıyor ki kiraladığı firma tüm araçları başkanın dükkandan almış…
Zaten ihaleleri kendi partisi ‘Savana İnkılapçıları’ndan olmayan kimseye vermiyor… Bakıyor ki ahali ağır ağır işe uyanmakta, bir arıza yolda geliyor…

Hemen çıkarıyor bir ‘Ceza Yönetmeliği’ ki kafasını kaldırana dayasın para cezasını…
Kendi kurdurduğu televizyon ve gazeteye yılda 500 bin Pubamba parası ayırıyor ki her yaptığını şirin göstersinler. İşte her ne kadar muhalefetteki kanat buna isyan etse de belediye tarihinin en büyük tanıtım bütçesini kullanan belediye başkanı ki, kendisi kapkaradır, “Yaf bir türlü kendimizi anlatamadık” diyor…
E zavallı halk bunu da yiyor…

Zaten şehir planlaması, çevre düzenlemesi hak getire… Adam belediye meclisini rant divanına çevirmiş…
Kendisine yakın ne kadar vakıf, cemiyet varsa bir plan değişikliği, bir katakulli dünyanın cirosunu yaptırıyor.

Adam futbola da el atmış ki, milletin önüne oynayacağı bir top atmak lazım… Fakat ülkede bu futbol denen illetin kodamanları o kadar güçlü ki, 15 yıldır bir türlü ele geçiremedi şehrin takımını…
Bunda biraz atadığı beceriksizlerin de rolü var tabi…

Zaten buraya atadığı arkadaşına yaptığı kıyakların haddi hesabı yok. Söz gelimi dört mağazası vardı adamın o seçilmezden önce, şimdi 44 mağazası olmuş… E tabi karşılıklı bir hesap görme bir hisse paylaşımı…
Mesela bakkalcılık eden bu arkadaşın şehirde bir rakibi mi var… Hemen yıldırma, hemen bitirme girişimi… Ne siz sorun ne ben anlatayım çirkefliği…

Neye el attıysa kurutmuş…
Söz gelimi susuz savanda bir havuz yaptırmış kentin göbeğine… Tam 340 bin Pubamba parası… Doğrusu iki seramik ustası 15 günde 2 bin paraya yapardı bu işi ya…

Şimdi de tutturmuş şehrin altyapısının halledecem diye… Ama bu sözünde durmuş zar; altyapıyı halletmiş…

***

Tüm bunları araştırıp gördükten sonra şükrettim:
Şükür Türkiye’mde, benim memleketimde olmuyor böyle şeyler diye…

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı