ZABITALAR, MARKETLER, BERBERLER

Hacı Halil Bektaş İlköğretim Okulu’nun öğrenci ders çıkış saatlerinde çocuklarını almaya giden velilerin ortak bir şikayeti var. 

Okul çıkışı Mimar Sinan Caddesi’ne yönelen ara sokağın içinden gerçekleşiyor. Daracık bir sokak. Okul servis araçları sokağı neredeyse tamamen kapatıyor. Bu yetmiyormuş gibi öğrencileri otomobille almaya gelen veliler de her akşam olası bir kazaya davetiye çıkarıyor. Sokağın iki çıkışı bulunuyor. Biri yine ara sokaklara açılan, otoparkların bulunduğu alana diğeri doğrudan caddeye çıkıyor. Veliler bir aracın geçmesinin bile zor olduğu bu bölgeyi ‘geçiş noktası’ olarak kullanıyor.
Mimar Sinan’a bağlanan bölümün kapatılamayacağı ortadayken, diğer girişin araç trafiğine kapatılması tüm sorunu çözecektir.
Büyükşehir Belediyesi burada korkunç bir kaza olmadan önlemini almalı, girişi araç trafiğine kapatmalı…

BERBERLER
Bu genelde kamunun alışkanlığıdır… Başa çıkamıyorsan yasaklarsın olur biter… Bizim Berberler Odası da bu ilkelliğe hizmet ediyor. Çok uzun süredir insanlar pazar günleri açık bir erkek kuaförü yada berbere rastlamıyor. Bu konuda odanın kararı bulunuyor. 

Çalışan insanların saç traşı olmaya zaman ayıracakları tek gün olan pazar günleri hizmet vermiyorlar. Çünkü bin berberi bir düzene sokamadıkları için 1 milyonluk kenti cezalandırıyorlar… Bu ilkelliği daha ne kadar sürdürecekler merak ediyorum… Sözde serbest piyasa var değil mi? Aklıma geldikçe küfrediyorum…

ZABITALAR
Şu Denizli Büyükşehir Belediyesi’nin arka bölümünde 24 saat kesintisiz nöbet tutan zabıtalar ne işe yarıyor bilen var mı? 

Çoğunlukla tanık olduğum manzara, zabıta aracının orada bulunduğu fakat içinde kimsenin olmadığı durumu… O bölgede dev gibi bir belediye otoparkı, hemen yakın çevresinde de üç dört kadar otopark bulunmasına rağmen, DEHA TV’nin bulunduğu bölge başta olmak üzere o alanda park yapan araçlar nedeniyle trafik her zaman felç.
İşin kötüsü bunları tespit edip, uyarmak, cezai işlem yapmakla sorumlu olan zabıta arkadaşlar ortada yok. Görseler de uyarıda dahi bulunmuyorlar. Kendi araçlarını da tamamen yayalara ait olan Meserret Sokağı’nın girişine park edip bırakıyorlar.
Hemen yanı başında otopark olmasına sokak cadde üzerine araç bırakan sürücüler ise otoparkı kullananlara göre uyanık… Nasıl olsa ceza yok, işlem yok, araç çekme yok…
Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan’a tavsiyem zaten hiçbir şeye faydası olmayan o zabıtalar için başka bir konaklama noktası bulsun da en azından onlar trafiği bir araçlık rahatlatsa…

MARKETLER
Ulusal markalara teslim olmamak için Gün ve Pekdemir gibi yerel süpermarketlerden olabildiğince faydalanmak istiyorum. Evime çok yakın olduğu için sıklıkla da Gün Süpermarket’i tercih ediyorum. Ama dikkatsizliğin, ilgisizliğin bu kadarına artık dayanamıyorum. Etiket ve kasa fiyat farklarına alıştım artık… Kasada sürpriz yaşamak sıradanlaştı ama ilgisizlik artık sınırları zorladı. 

Son örnek şu: Çınar mağazasının otopark çıkışında üç kasa bulunuyor. Kasaların üçü de boş…. Müşteriler bekliyor… Kuyruklar oluşmaya başlıyor ama ilgilenen kimse yok…
Kasiyer yok ama üç tane güvenlikçi sayıyorum… Bir iki de işleri kasa olmayan personel görüyorum… Bunlar boşta gördüklerim. Ayrıca reyon sorumluları filan var… İnsanlar kasiyer soruyor… İçeriden birine sesleniliyor… Beş dakika.. yok… On dakika… yok…
Anlaşılan o ki Gün Süpermarket’in paraya ihtiyacı yok… Müşteriye de istemiyorlar muhtemelen… Artık çok sıkıldım… Tercihlerimi değiştirmeyi düşünüyorum… Burnumun dibinde Şak ve Kipa da var… Hiç olmazsa daha seri, daha ilgililer…
Pekdemir’e gelince… Saymayacağım düşünürken sıkıldım… Ama kendi seranızda ürettiğiniz sebze meyve konusunda biraz daha insaflı fiyatlar koyun be kardeşim…